20 Temmuz Kıbrıs Barış Harekâtı’nın yıl dönümünde Eğitim Uzmanı Ali Taştan, bağımsızlık mücadelesinin unutulmaz lideri Rauf Denktaş’ı kalpten bir yazıyla anıyor.

20 Temmuz 1974 tarihinde Başbakan Bülent Ecevit’in emriyle Türk Ordusu, Kıbrıs Barış Harekâtı’nı başlattı. Kıbrıs Barış Harekâtı ile Kıbrıslı Türklerin can güvenliği sağlandı. Türkiye bu harekâtıyla, kendi güvenliğini ve Kıbrıslı Türklerin güvenliğini tehlikeye atacak girişimlere hiçbir zaman seyirci kalmayacağını, Başbakan Bülent Ecevit’in öncülüğünde dünyaya fiilen kanıtlamış oldu.

20 Temmuz 1974 yılına kadar yaşanan acılara tanıklık eden bir başka kahraman daha vardı: Rauf Denktaş. Tüm ömrünü Kıbrıs Türklerinin bağımsızlık mücadelesine adadı.

Kıbrıs Barış Harekâtı’nın yıl dönümünde sizlere, Kıbrıs ve Türk tarihinin ölümsüz lideri, saygıdeğer Rauf Denktaş’tan bahsetmek istiyorum.

Rauf Denktaş…
27 Ocak 1924 yılında Kıbrıs’ta dünyaya gözlerini açan saygıdeğer Rauf Denktaş’ın, Kıbrıs’ın ve Kıbrıslı Türklerin geleceğini şekillendireceğini o tarihte kim bilebilirdi? 1878’de Türk bayrağının indirilişini dedesinden dinlemişti. Ve o günden sonra tüm hayatını Kıbrıs’a ve Kıbrıslı Türklere adadı.

Ona biçilen yaşam içerisinde hep mücadele var oldu. Türlü zorluklar yaşamasına rağmen, iyi eğitimli ve çok yönlü bir lider olmayı başardı. Tutuklandı, sınır dışı edildi; ancak yılmadı, korkmadı, ümitsiz olmadı. Erken yaşta kaybettiği çocuklarının bile yasını tutamadı. “Dünyaya bir daha gelsem, şartlar aynı olursa yine aynı şeyleri yapardım kuşkusuz.” sözleriyle sonraki kuşaklara nasıl bir yol izlemeleri gerektiğini işaret etti.

Verdiği mücadele ile Kıbrıslı Türklerin örgütlenmesinin en büyük öncüsü oldu. Kıbrıs politikasına yaklaşımıyla farklı bir vizyon geliştirdi. Saygıdeğer Denktaş, Türk halkının ve Türk dünyasının ölümsüz lideri oldu.

15 Kasım 1983’te Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin ilan edilmesi için gösterdiği dirayetli duruş, gözlerini yaşama kapadığı ana kadar KKTC’nin varlığına ve devamına duyduğu inanç, saygıdeğer Denktaş’ı hafızalarımıza kazıdı. Siyasi yaşantısında karşı karşıya geldiği kişileri arayıp “aday olun” çağrısı yapması, alçakgönüllülüğünü ve mütevazılığını ortaya koydu. Sayın Denktaş, “önce Türkiye” diyebilecek kadar Anavatan Türkiye sevgisine sahipti. Çünkü Rauf Denktaş’a göre Türkiye olmazsa, Türkiye güçlü kalmazsa zaten Kıbrıs Türkü özgür ve egemen olamazdı.

Dünyada pek az lider, Sayın Denktaş kadar sevildi, halkının saygısını ve gönlünü kazandı. O, gelecek nesillere anlatmamız ve tanıtmamız gereken şerefli bir devlet adamıydı. Rauf Denktaş, Kıbrıs aşığı bir vatansever; bunlardan da öte, Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün “Bağımsızlık benim karakterimdir” sözünde ifade ettiği gibi, bağımsızlıktan ve egemenlikten yana devletçi bir dava adamıydı.

Verdiği zorlu mücadeleler sonrası, 1878’de indirilen şanlı bayrağımızın sonsuza dek yeniden Kıbrıs’ta dalgalanmasını, Kıbrıs’ın ve Kıbrıs Türklerinin özgürleşmesini sağladı.

Saygıdeğer Denktaş, korkusuz ve cesur bir kahramandı. Türk dünyasının ebedi ışığı, Kıbrıs Türklerinin bağımsızlık mücadelesinin meşalesi, Türk ve Kıbrıs tarihinin ölümsüz lideri saygıdeğer Rauf Denktaş’ı bir kez daha minnet ve şükranla anıyorum.