Gazeteci Zafer Arapkirli, BirGün gazetesindeki köşe yazısında Türkiye’de sıkça gündeme gelen “yeni anayasa” tartışmalarını ve mevcut anayasaların darbelerle ilişkilendirilmesini sert bir dille eleştirdi. Arapkirli, AKP iktidarının “askeri vesayet” söylemiyle meşrulaştırmaya çalıştığı anayasa değişikliklerinin, esasen 1982 Anayasası’ndan çok daha vesayetçi bir yapıyı beraberinde getirdiğini savundu.
Arapkirli, 2002’den bu yana AKP iktidarının sistematik olarak yürüttüğü anayasa değişikliklerinin, özellikle 2010 referandumuyla yargının siyasi iktidar denetimine sokulması ve 2017’deki tartışmalı başkanlık sistemi referandumu ile “rejim değişikliği darbesi”ne dönüştüğünü belirtti. 1982 Anayasası’nın askeri bir vesayet ürünü olduğu iddiasını reddetmeyen Arapkirli, bugünkü anayasal yapının ise “Saray’daki oligarşi” lehine işleyen, gerçek bir vesayet düzeni kurduğunu ileri sürdü.
Arapkirli yazısında, 2017 referandumunu Yüksek Seçim Kurulu’nun şaibeli onayıyla dayatılan bir “rejim değişikliği darbesi” olarak tanımladı. Darbelerin yalnızca tankla, topla yapılmadığını vurgulayan gazeteci, yargı bağımsızlığının fiilen sona erdirilmesi, anayasa hükümlerinin keyfi biçimde ihlal edilmesi ve özgürlüklerin sistematik şekilde bastırılması gibi uygulamaları da modern darbe pratikleri olarak nitelendirdi.
Özellikle milletvekili seçilmesine rağmen cezaevinde tutulan Can Atalay örneğini hatırlatan Arapkirli, Anayasa Mahkemesi kararlarının tanınmamasının “süzme darbeci bir zihniyetin” ürünü olduğunu belirtti. AKP ve MHP’nin “sivil anayasa” çağrısının samimiyetsiz olduğunu savunan Arapkirli, bu çağrının Kürt siyasi hareketini de kandırmaya yönelik olduğunu, sahte özgürlükçü bir söylemle toplumun bir kez daha aldatılmak istendiğini öne sürdü.
Yazısında 2015 sonrası Türkiye’de yaşananlara da dikkat çeken Arapkirli, AKP’nin “barış havarisi” söylemini hızlıca terk ederek otoriterleştiğini hatırlatarak, Kürt siyasi hareketinin yeni anayasa oyununa alet olmaması gerektiği uyarısında bulundu. Mevcut siyasi iktidarın özgürlükleri sistematik olarak boğduğunu vurgulayan Arapkirli, AKP’nin gerçek amacının tükenen iktidar ömrünü uzatmak olduğunu ifade etti.