TBMM Başkanı Kurtulmuş’un başkanlığında toplanan Milli Dayanışma Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nda, işçi ve memur sendikası konfederasyonlarının temsilcilerinin dinlenmesinin ardından komisyon üyeleri söz aldı.

CHP’li milletvekilleri, İstanbul İl Başkanlığı’nda yaşanan olaylara tepkilerini dile getirdi.

CHP Ankara Milletvekili Okan Konuralp, AKP'li Cüneyt Yüksel'in, "yaşananların CHP'nin iç işi" olduğu sözlerine tepki gösterdi.

Okan Konuralp'ın konuşması sırasında AKP’lilerin “Bize hesap soramazsınız” diyerek tepki göstermeleri üzerine gerginlik yaşandı.

Numan Kurtulmuş’un araya girmesinin ardından, CHP’li vekiller ile diğer partilerin temsilcileri konuşmalarına devam etti.

KURTULMUŞ'TAN KAPANIŞ KONUŞMASI

Komisyon üyelerinin konuşmalarının tamamlanmasının ardından Numan Kurtulmuş, kapanış konuşmasını yaptı.

"İmralı'dan gelen çağrı üzerine, Sayın Devlet Bahçeli'nin, Sayın Özgür Özel'in, diğer siyasi partilerin, Yeni Yol Grubunun herkesin 'Meclis'te bir grup kurulsun' kanaati ortaya çıktı. Sayın Cumhurbaşkanımızın başından itibaren 'Bu işi ben siyasi hayatımın en önemli işlerinden birisi olarak görüyorum ve bu işin içerisine elimi, ruhumu koyuyorum' dediği sürecin başlaması sonucu bu toplantılar buraya kadar geldi" diyen Kurtulmuş, komisyona ana akım kuruluşların hepsini davet ederek görüşlerini almaya çalıştıklarını ifade etti.

Kurtulmuş, "Hatta bugün buraya memurlarda da işçilerde de ilk üç sendikayı çağıralım diye düşündük. Çünkü ismi bilinmese bile üyesi olan çok sayıda sendika var. Fakat bir partimiz, bir başka grubun da davet edilmesini istedi. Aralarındaki üye sayısı farkı az olduğu için 'tamam' dedik, onu da çağırdık. Ve memur sendikalarından dört tane sendikayı çağırdık. Ama bir tanesi son anda toplantıya katılmadı. Yani büyük bir hassasiyetle, biz bu işi yapacaksak toplumun geniş mutabakatının sağlandığı bir işi yürütmek mecburiyetindeyiz" ifadelerini kullandı.

"BUNLARI KONUŞACAĞIZ AMA ANA ODAĞIMIZI KAYBETMEDEN BUNLARI SÜRDÜRMEK ZORUNDAYIZ"

Numan Kurtulmuş şöyle devam etti:

"Tabii ki biz bu komisyonda demokrasiyle ilgili meseleleri konuşacağız, Türkiye'nin kardeşliğini nasıl çoğaltabiliriz, bunları konuşacağız ama ana odağımızı kaybetmeden bunları sürdürmek zorundayız. Ben ilk açış konuşmamda ifade ettim, arkadaşlar Doha'daki saldırı hepimizin gözünü açsın. Sıradan bir saldırı değildir. Amerikan üslerinin yanında aslında 'Adam sen beni tutmaya mecbur ve mahkumsun' diyerek Amerika'ya da o bombayı atarken mesaj vermiştir. 'Sen bu bölgede hiçbir ülkeyi senin yanında bile olsa korumazsın, koruyamazsın' mesajı vermiştir. Bir kere daha söyleyeyim, Allah aşkına gözünüzü açalım.

Konuşan bütün misafirlerimizin hepsi emperyalizmin bölge politikalarından, bunun Türkiye'ye ve bölge halklarına vereceği zarardan bahsetti. Şundan emin olun; bu emperyalistlerin kim olduğunu hepiniz en az benim kadar biliyorsunuz. AK Partilileri çok seviyor da CHP'lileri hiç sevmiyor değil veya tam tersi değil. DEM Partilileri çok seviyor da MHP'lileri sevmiyor değil. İnanın ki Türk'ten de Kürt'ten de Arap'tan da Sünni'den de Aleviden de nefret ediyorlar, Dürzi'den de, kim varsa bu bölge halkında.

"TEDİRGİNLİKLERİN VAR OLDUĞU, SÜRDÜĞÜ GÖRÜLÜYOR. BUNLARI AŞMAMIZ LAZIM"

Dolayısıyla bunu görmek lazım. Önümüzde tarihi bir fırsat çıkmış. Burada konuşan arkadaşlarımızın siyasi background'ları hepsinin farklıydı ama çok sevinerek gördüm ki hepsi bu emperyalist oyunun farkına vakıf olmuş. Şimdi biz bu oyunu bozma gücüne sahip olduk. Elimizde bir fırsat var. Ya biz bu fırsatı çok kısa sürede, tekraren söylüyorum, birtakım provokasyonların bunu heba etmesine imkan vermeden kısa sürede toplumun büyük kesimlerince kabul edilecek bir üslupla bunu tamamlayacağız. Ya da Allah korusun bu tarihi fırsatı heba edeceğiz. Bir arkadaşımız söyledi, toplumsal desteğin ben hala çok yüksek olduğunu görüyorum. Tedirginliklerin var olduğu, sürdüğü görülüyor. O da aşikar. Bunları aşmamız lazım. Bunun için neler yapmamız gerekiyorsa yapmamız gerekiyor. En başta da bu komisyonu siyasi partiler arasında bir atışma ya da hesaplaşma platformuna çevirmememiz lazım."

Komisyonun bugünkü açılışında CHP Grup Başkanvekili Murat Emir'in İstanbul İl Başkanlığı'nda yaşananlarla ilgili konuşma yaptığını anımsatan Kurtulmuş, "Murat Bey'le ilk konuştuğumuzda, dedim ki 'Bu durum karşısında Cumhuriyet Halk Partisi'nin pozisyonunu kamuoyunun önünde, gazeteci arkadaşlarımız da burada, bunu ifade etmeniz çok doğaldır.' Ama bunun müsebbibi burada karşı tarafta oturan arkadaşlarımız değildir, sizin açınızdan söylediğiniz konuların da. Dolayısıyla burada tabii ki hepimizin parti kimliği var ama sonuç itibarıyla bu meseleyi özellikle bölge meselelerine bakarak daha yukarıdan bir gözle görmek ve çözüm için hızlı bir şekilde adımlarımızı atmak mecburiyetindeyiz" dedi.

Numan Kurtulmuş, yarın saat 14.00'te dokuzuncu toplantıda işveren gruplarının, odaların, borsaların, ziraat odalarının dinleneceğini belirterek, toplantıyı tamamladı.

Beykoz'daki istifalara karşı CHP'den çağrı: 'Şerefleri var ise...'
Beykoz'daki istifalara karşı CHP'den çağrı: 'Şerefleri var ise...'
İçeriği Görüntüle