“Dünden bugüne halkçı belediyeler” başlıklı yazı dizimizin ikinci bölümünde halkçı belediyeciliğin sembol isimlerinden, “işçisi açken tok yatılmaz” diyerek açlık grevine giren, Adnan Menderes'in “Ne istiyorsunuz?” sorusuna, yakasına yapışarak “Hürriyet istiyoruz!” sözleriyle çıkışan Ankara Belediye Başkanı Vedat Ali Dalokay'la devam ediyoruz. Göbek yapmak için Genelkurmay’ın bahçesine kepçe ile giren ve öfkeden köpüren kurmay kadroyu, “Kıbrıs’tan o kadar yer aldınız; 8 metrenin lafı mı olur” esprisiyle yatıştıran bir Belediye Başkanı düşünün... Ankara ulaşımını kavşaklar yoluyla düzenlemesi nedeniyle "Göbekçi Dalokay", "Göbek Vedat" lakabıyla anılan Vedat Ali Dalokay 10 Kasım 1927'de Elazığ'da dünyaya geldi. İlk, orta ve lise öğrenimini Elazığ'da tamamlayan Dalokay, 1949'da İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Mimarlık Fakültesi'ni bitirdi.

1950-1951 yılları arasında PTT ve Bayındırlık Bakanlığı'nda mimar olarak görev yaptı. 1951-1952 yılları arasında Paris Sorbonne Şehircilik Enstitüsü'nde lisansüstü çalışması yaptı. 1964-1968 yılları arasında Ankara Mimarlar Odası şube başkanlığı ve Mimarlar Odası genel sekreterliği yaptı.

Dalokay, 1973 Yerel Seçimlerinde Ankaralı seçmenin %62 oyunu alarak Belediye Başkanı oldu, görevini 1977 yılına kadar sürdürdü. Ankara ulaşımını kavşaklar yoluyla düzenlemesi nedeniyle kendisine "Göbekçi Dalokay" denildi. Sıhhiye'deki "Hitit Güneşi Anıtı ve Lozan Meydanı" Dalokay'ın başkanlık döneminde yapıldı. Ankara belediyesinin amblemi onun döneminde Hitit güneşi olarak kullanılmaya başlandı. I. Milliyetçi Cephe Hükümeti, Dalokay’ı (Ve İstanbul, İzmir ve İzmit Belediye Başkanlarını) çalıştırmamak için kaynaktan "kesinti" yapma yoluna gitmişti. 1975’te, iki ay üst üste, mayıs ve haziran aylarında işçilerin maaşını ödeyemez hale gelindi. Tam da o günlerde Vedat Dalokay, yolda dönemin Başbakanı Süleyman Demirel’in arabasının geçtiğini görür ve Demirel'in arabasının önüne atlar... Dalokay, Demirel'e meramını anlatır: “Maliye Bakanlığının kesintisi nedeniyle 6 bin 500 işçimin maaşını iki aydır ödeyemiyorum.” Demirel, istemeyerek de olsa ödeme sözü verir ama o söz bir türlü tutulmaz. "Başbakanı, başkanı tok, işçisi aç bir ülke olamaz. Simgesel de olsa bu amaçla açlık grevine gidiyorum" diyen Dalokay, 29 Temmuz 1975 günü, makam odasında açlık grevine başlar.

Dalokay’ın direnişi karşısında hükümet, geri adım atar ve açlık grevinin ikinci gününde işçilerin maaşlarını öder.

Şair Cemal Süreya'nın aktardığına göre 555K eylemlerinde Vedat Dalokay, Adnan Menderes'in “Ne istiyorsunuz?” sorusu üzerine başbakanın yakasına yapışarak “Hürriyet istiyoruz!” der...

Dalokay eylemci belediye başkanlığında sembol bir isme dönüşür... Nâzım Hikmet’in mezarına Deniz Gezmiş’in mezarından toprak taşır. İspanya'da beş Basklı eylemcinin idam edilmesi nedeniyle Ankara’yı ayağa kaldırır. Diktatör Franco’yu protesto için İspanya Elçiliğinin suyunu, elektriğini ve gazını dahi keser...

Atatürk Bulvarını genişletmek için ABD Büyükelçiliği'nin duvarını yıkmış. bunun üstüne kriz çıkınca da "yanlışlıkla oldu" diyerek geçiştirir...

Dalokay Ankara’nın betonlaşmasına karşı çıktı, yeşil alanları artırmayı ve kenti daha yaşanabilir hale getirmeyi hedefledi. Altınpark, Abdi İpekçi, Kuğulu ve Seğmenler Parkları onun başkanlığı döneminde yapıldı; Uydukent, Batıkent projeleri hazırlandı. Sakarya ve Güvenpark yaya bölgelerini düzenledi, Ankaralıların sosyalleşebileceği açık alanlar oluşturdu.

Dünyanın en büyük camilerinden olan Pakistan’ın başkenti İslamabad’daki Kral Faysal Camii’nin mimarıdır. Pakistan Başbakanlık Kompleksi, Pakistan Ulusal Anıtı, Suudi Arabistan’ın Cidde şehrindeki İslam Kalkınma Bankası Genel Merkezi ve İstanbul Taksim Alanı da Dalokay’ın birincilik alan projeleri arasındadır.

"Kolo" adlı çocuk romanı ile 1980'de TDK Çocuk Yazını Ödülü'nü ve bu kitabın İngilizce çevirisiyle 1995'te "ALSC Mildred L. Batchelder Onur Ödülü"nü kazandı. Bu romanda Keban Barajı'nın suları altında kalan bir köyde yaşayan Şeko Bacı ile keçisi Kolo'nun hikâyesini anlattı.

21 Mart 1991'de Kırıkkale yakınlarında geçirdiği bir trafik kazasında hayatını kaybetti.

Saygıyla anıyoruz...

'Eskişehir Modeli' ile baştan yaratılan şehir...
'Eskişehir Modeli' ile baştan yaratılan şehir...
İçeriği Görüntüle

[powerkit_posts title="" count="1" image_size="csco-thumbnail" ids="2263" template="list"]

babaocagi.com