AKP içerisinde Recep Tayyip Erdoğan sonrasına hazırlık kavgası sürüyor. AKP içerisindeki kliklerin kimisi kavgasını su altından yürütürken kimisi de açık açık kavga ediyor. Bu kavgalar nedeniyle AKP'nin 'mahrem' sırları da sızıyor.

Birgün'de yer alan analizde yer alan ifadelere göre; ülkenin her önemli başlığı dönüp dolaşıp iktidarın ayağına dolanıyor. Son olarak diploma skandalında da benzer bir durum yaşandı.

Hatırlanacağı gibi diploma skandalından 15 gün önce Fahrettin Altun görevden alınmış bu durum iktidar içi kavgaya yorulmuştu. Altun'un ismi diploma skandalıyla birlikte yeniden gündeme geldi. Ama bu kez diploma üzerinden yaşanan yandaş kavgasında alt başlık olarak kendine yer bulabildi.

Skandal sırasından en çok tartışılan isim Dışişleri Bakanı Hakan Fidan oldu. Fidan, aynı zamanda konunun muhatabı olarak da gündeme geldi.

YANDAŞ NASIL GÖRDÜ?

Ülkedeki çürümüşlüğü göz önüne seren sahte diploma ve e-imza skandallarını her konuda neredeyse tek kalemden çıkmış manşetlerle sunan yandaş medyada bu kez farklı yaklaşımlar gördük.

Skandalı sürekli manşetine taşıyan gazete yandaşın amiral gemisi Hürriyet oldu. Hürriyet gazetesi 5 Ağustos günü “Her şey yalan her şey sahte” manşetiyle çıkarken, dün de aynı haberi birinci sayfada görmeyi sürdürdü.

Anlaşılan o ki Hürriyet olayın Saray'a ve bazı iktidar odaklarına dokunulmadan tartışılmasını istiyordu. Bu tutumunu sadece manşetlerle değil köşe yazarlarıyla da destekledi. Dün Ahmet Hakan'ın konuya dair yazdıkları bunun diğer bir göstergesi.

Aynı tarihlerde öne çıkan bir başka gazete de Türkiye gazetesi oldu. Gazete, daha ilk günden meselenin abartıldığına dair yayınlar yaptı. Skandalın patladığı ilk gün “Çete, 1 yıl önce çökertildi. Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (DMM) sahte diploma skandalı üzerinden topluma yayılmaya çalışılan yalanları 10 maddede sıraladı. DMM, açıklamasında kamu kurumlarının eşgüdüm içinde yürüttüğü operasyonlardan bahsediliyor” diyerek meseleye son noktayı koydu. Artan haberleri de FETÖ'ye bağlamayı ihmal etmedi. Türkiye gazetesine göre bu haberlerin yapılmasının en önemli nedeni iktidarı yıpratma girişiminden başka bir şey değildi.

KALIN MI FİDAN MI?

Tesadüf mi bilinmez aynı günlerde farklı iki isim sürekli birinci sayfayı süsledi. MİT Müsteşarı İbrahim Kalın Hürriyet'ten övgüler alırken Türkiye gazetesinin tercihi Hakan Fidan oldu.

Abdulkadir Selvi 4 Ağustos günü köşesinde yazdığı yazısında “İbrahim Kalın farkı” başlığını atmayı uygun görüyor ve şunları söylüyordu: “MİT görevlilerinin kurtarıldığı operasyonda İbrahim Kalın’ın kullandığı yöntemler etkili oldu. İbrahim Kalın MİT başkanı olduğu günden bu yana teşkilata kendi tarzını yansıtmaya başladı.”

10 yıl boyunca konuşmak yasak: Gizli toplantıda kimler konuştu
10 yıl boyunca konuşmak yasak: Gizli toplantıda kimler konuştu
İçeriği Görüntüle

Hürriyet bu yazıyla da yetinmeyip birçok haberle Kalın'ın başarılarından söz etmeyi hiç ihmal etmedi.

D1-2
Aynı günlerde Türkiye Gazetesinde köşe yazarlarından Yücel Koç “Fidan’ı yedirmeyiz” demişti.

Eski yeni her AKP’li yönetici artık yüksek sesle Erdoğan sonrasına hazırlık cümleleri kurabiliyor. Hakan Fidan'ın isminin öne çıkmasından rahatsız olan AKP'lilerin varlığı Ankara'da artık sır değil. Fahrettin Altun'la ilgili tasarrufun da bu kavganın parçası olduğunu söyleyenler bügün de aralarında Fidan, Kalın, Yerlikaya ve Bilal Erdoğan'ın da olduğu yeni gerilimlerden bahsediyor.

AKP çok kırılgan bir döneme girdi. Memleketteki her sert gündem çatlağı büyütüyor. Sahte diploma skandalının yandaş medyada farklı açılardan yankı bulması ve kavganın silahı olarak sahaya sürülmesi kavganın şiddetini göstermeye yeter de artar bile.