Kültür Radyo Televizyon (KRT) bünyesinde çalışan basın emekçileri, 28 Mart'tan bu yana maaşları ve üç aylık yemek ücretlerinin ödenmemesi nedeniyle dün iş bıraktı. Nöbet eylemine başlayan emekçiler, dayanışma çağrısında bulundu.
KRT TV binası önünde öğle saatlerinde toplanan KRT çalışanları ve basın meslek örgütleri, yaşanan sürece ilişkin basın açıklaması yaptı. Kanal yönetimine tepki gösteren çalışanlar, "Neredeyse her hemen her gün ülkenin gündemi olan yoksulluk haberi yapan KRT emekçileri kendi haklarını savunmaktan aciz hale düşürülmüş ve güvencesiz bırakılmışlardır" diyerek, 9 maddelik taleplerini kamuoyuyla paylaştı.
KRT emekçilerinden Fatih Yapıcı, şunları söyledi:
"Bizler Kültür Radyo Televizyon bünyesinde çalışan basın emekçileriyiz. Bu metni çalıştığımız televizyon kanalında yaşanan çalışan hukukunu, iş barışını ve basın meslek ilkelerini hiçe sayan ve biz emekçileri maddi-manevi büyük hak kayıplarına uğratan süreci kamuoyu ile paylaşmak adına hazırladık. Şu an yaşadığımız kriz temelde bir ödeme krizi olmakla beraber salt bir ödeme krizi değildir.
Gelinen noktanın kamuoyu tarafından daha iyi anlaşılabilmesi ve tahliye edebilmesi adına kanalın el değiştirmesiyle başlayan ve bugüne kadar gelen sürece değinmemiz şart. 2023 yılı sonbaharında Kültür Radyo Televizyon Anonim Şirketi el değiştirmiş ve şimdiki sahibi Fırat Bozfırat tarafından satın alınmıştır. Kanal bu el değiştirmeden bugüne kadar ne kadro istikrarı; benim sayabildiğim üç genel müdürü, üç genel yayın yönetmeni sayısını bilmediğim kadar da haber müdürü ve koordinatörü değişmiştir.
"67 GÜNDÜR MAAŞ ALAMAYAN ÇALIŞANLAR KENDİ SORUMLULUKLARINI AKSATMADI"
Şu an bir genel müdürü ve genel yönetmeni de yoktur. Ne kadro istikrarı ne yayın politikası istikrarı ne de huzurlu bir çalışma ortamı yakalayamayan bir kanal olarak bugüne kadar varlığını sürdürdü. Gazeteciliğin temel dinamiklerinden biri olan en basit editöryal tartışmaların dahi yapılamadığı, düşük ücret politikalarının bilinçli şekilde dayatıldığı ve çalışanların değersizleştirildiği KRT çalışanlarına karşı teminat altında alınan hiçbir sorumluluğunu tam ve zamanında yerine getirmemektedir.
Bütün bunlara rağmen son ödeme krizi de 67 günü bulmasına rağmen çalışanlar kendi sorumluluklarında olan hiçbir işi aksatmamışlardır. Ne haber merkezi ne sosyal medya ekibi ne programlar ekibi ne reji ne ulaştırma, hiçbiri işi aksatmadan iyi niyetle devam etmiş ve bugüne kadar gelmiştir.
YEMEK KARTLARI BLOKE OLDU
Kanal çalışanlarının hesaplarına en son 28 Mart'ta maaş girişi olmuştur. Bugün 5 Haziran, yarın bayram. Tam üç adet yemek parası alacakları birikmiş çalışanların ve son olarak yemek kartları içindeki bakiyelerle birlikte bloke olmuştur. Ramazan inançlı olsun inançsız olsun insanlar için kutsaldır bu ülkede ama Ramazan ayı boyunca da yemek kartlarına herhangi bir ücret yatırılmamış, insanlar Ramazan'da da yemek ücretlerini tahsil edememişlerdir. Bu ödeme ve muhatap alınmama krizi içerisinde hiçbir kusuru olmadan küçülme adı altında kanalla ilişkisi kesilen çalışma arkadaşlarımızın hiçbir hak edişleri, tazminatları değil sadece maaşları da taraflarına ödenmemiş çalışanların uzlaşma talepleri de kanal yönetimi tarafından reddedilmiştir.
Bu sürdürülemez durumun düzeltilmesi adına ilgili yöneticiler vasıtasıyla kanal patronu Fırat Bozfırat ile görüşme talep edilmiş, ancak dün geceye kadar bu talepler karşılanmamıştır. Gazetecilik, habercilik herhangi bir iş değildir. Her iş kendi içinde kendine göre kutsaldır. Ama gazetecilik entelektüel kapasite, politik birikim ve kamu yararı bilinciyle yapılması gereken özel bir iştir. Neredeyse her hemen her gün ülkenin gündemi olan yoksulluk haberi yapan KRT emekçileri kendi haklarını savunmaktan aciz hale düşürülmüş ve güvencesiz bırakılmışlardır.
"KANAL SAHİBİ ÇALIŞANLAR MUHATTAP ALMADI"
KRT çalışanları zam oranlarını hiçbir şekilde müzakere edememiş konuyla ilgili Fırat Bozfırat tarafından muhatap dahi alınmamış ve zam oranlarını maaşlarının hesabına yatmasıyla öğrenmişlerdir. Bu bir gazeteci için büyük bir aşağılamadır. KRT çalışanlar olarak geçen 1,5 yılı özetlememiz için bir kelime seçmemiz istense en uygun kelime muhakkak ki değersizlik ve değersizleştirme olurdu. Kanal daha önce defalarca telaffuz ettiği ve yerine getirmediği ödeme günü sözlerine son olarak 4 Haziran Çarşamba tarihini eklemiştir. Ancak bu tarihte herhangi bir ödeme yapılmadığı ve yapılmayacağı da ilan edilmiştir.
"KADEMELİ İŞTEN ÇIKARMA TEKLİF EDİLDİ"
Ve çalışanlara hak kaybı yaşamamaları ve işsizlik maaşı alabilmeleri için kanalı da yıkıma uğratmamaları adına kademeli işten çıkartma teklif edilmiştir. İki maaş alacağı olan çalışanlara üç yemek parası alacağı olan çalışanlara 'kademeli işten çıkın' denmiştir. Bu teklifin reddi ve işten kaçınma hakkının iş kanunu madde 34 kullanılmasıyla birlikte kanal patronu Fırat Bozfırat ilk defa çalışanlardan oluşan temsilcilerle muhatap olmuş ve sonrası ilgili yöneticiler aracılığıyla kanal emekçilerine 10-15 bin TL arası bayram harçlığı, 27 Haziran tarihli maaş ödemesi teklif edilmiştir. Bu teklif 4 Haziran gecesi yapıldı. Ayın sonu teklif edildi. 27 Haziran geldiğinde iki olan maaş ödemesi üçe, üç olan yemek parası ücreti de dörde çıkacaktır.
KRT çalışanları olarak bu kabul edilemez ve güvenilemez tarihi reddetmiş ve bayram öncesi alın terimiz olan maaşlarımızın yatırılması talebimize yinelemiş bulunmaktayız. Arkadaşlar bu bir toplu sözleşme görüşmesi krizi değil. Buradaki insanlar emeklerinin karşılığı olan maaşlarının peşinde, yemek paralarının peşinde, burasının iyi anlaşılması gerekiyor.
MÜCADELE SÜRECEK
Şu saat itibarıyla vaat edilen 10-15 bin TL'lik bayram ödemesi de kimsenin hesabına yatırılmamıştır. Kanal yöneticileri tarafından dün bazı çalışanlara işten kaçınma hakkından feragat ve yayını sürdürme baskısı yapılmış ve KRT emekçilerinin hukuki temeli olan direnişleri gayri ahlaki bir yöntemle kırılmak istenmiştir. Ne tatmin edici bir maaş paketine ne tatmin edici bir kariyer yapma imkanına ne de en önemlisi askeri insani muameleye muhatap olmayan KRT emekçileri mesleklerini gazetecilik onuruyla sürdürebilmek, hak ettikleri maaşlarını ve yemek ücretlerini alabilmek, işten çıkarılan arkadaşlarının hukukunu savunmak ve kamunun doğru güvenilir haber alma hakkına sahip çıkmak için hukuki ve ahlaki sorumlulukları gereği mücadelelerini sonuna kadar sürdürme kararlılığındadır.
"TALEPLER MAKUL TAKVİM İÇİNDE YERİNE GETİRİLMELİ"
Aşağıda sıraladığımız taleplerin makul bir takvim içerisinde amasız, fakatsız yerine getirilmesini bekliyor ve istiyoruz. 28 Mart’ta bu yana yapılmayan maaş ve yemek ücreti ödemelerinin ivedi şekilde yapılması. Yemek kartı içerisinde bloke edilen yemek ücretlerinin ayrıca ödenmesi. Yaşadığımız maaş gecikmesi sonucu başta bankalara olan borcumuzun faizi ile birlikte karşılanması. İşten 'tazminatınız ödenecek' denerek çıkarılan arkadaşlarımızın tazminatlarının mahkeme beklenmeden ödenmesi. İki ayı aşkın bir süredir ödenemeyen maaşlar sebebiyle çalışanların kendi imkanlarıyla karşıladığı yol ücretlerinin ödenmesi. Kazanılmış tüm haklarımızın verilmesi. Eksik yatırılan sigorta primlerinin tam yatırılması. Süreç içerisinde ve sonrasında haksız işten çıkarmaların yapılmaması."