Yeni Şafak yazarı İsmail Kılıçarslan hem İsrail hem de Türkiye vatandaşı şarkıcı Linet'in konserinin iptal edilmesiyle başlayan polemiğe dahil oldu. Kılıçarslan, şarkıcıya destek çıkarak protestoculara tepki gösteren eski AKP vekili Naci Bostancı'yı hedef alarak "AK Partililer pek çoğunuzdan hoşlanmıyoruz" dedi.
Babası Yahudi, annesi Türk olan ve hem İsrail hem Türkiye vatandaşlığı bulunan şarkıcı Linet konser vereceği alana gelip kendisini protesto eden kitleyi görünce sahneye çıkamamış ve paylaştığı bir video ile Cumhurbaşkanı Erdoğan'a seslenerek "Can güvenliğim yok" demişti.
Bunun üzerine eski AKP milletvekili, Hacı Bayram Veli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Naci Bostancı, "Ses sanatçısı Linet'i beğenir ya da beğenmezseniz, fakat İsrail zulmüne gösterilecek tepkinin adresi Linet'in konseri olamaz. Bu tür kastını aşan eylemlerin Filistinlilere faydası değil zararı var. Kaynağı ancak ve sadece kabilecilik olan konser engellemesi asla kabul edilemez" ifadeleriyle bir paylaşım yaptı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın başdanışmanlarından Oktay Saral ise Bostancı'yı sert ifadelerle sözlerle hedef aldı ve istifasının alınarak, hakkında tahkikat yapılmasını istedi.
[powerkit_posts title="" count="1" image_size="csco-thumbnail" ids="10721" template="list"]
Tartışmaya dahil olan Yeni Şafak gazetesi yazarı İsmail Kılıçarslan ise "Linet’i de savunmazsın be" başlıklı köşe yazısında Naci Bostancı özelinde bazı "AK Partililere" tepki gösterdi.
"B PLANIMIZ OLSA BİLE İÇİNDE SİZ YOKSUNUZ"
Kılıçarslan şunları yazdı:Değil mi ki sizi o makamlara, o mevkilere Reis getirdi, “vardır bir bildiği” deyip susuyoruz. Yineliyorum: Aslında pek çoğunuzdan hiç hoşlanmıyoruz. Üstelik, Recep Tayyip Erdoğan sonrası Türkiye’ye hazırlık yapmanız da gözümüzden kaçmıyor. B planı yapıyorsunuz sürekli. Size muhteşem bir haber vereyim: Bizim B planımız yok. B planımız olsa bile o planlarımız içerisinde siz yoksunuz. Olmayacaksınız. Allah acısını göstermesin, başımızdan eksik etmesin ama Recep Tayyip Erdoğan sonrası döneme erişirsek sizin gibi kompleksli eziklerle değil, Recep Tayyip Erdoğan gibi kendisine güvenen, milletine güvenen, seçmenine güvenen isimlerle devam edeceğiz yolumuza.
Dolayısıyla şunda bir kez daha anlaşalım. Siz bizden hoşlanmıyorsunuz anlıyoruz da bizim de sizden hiç hoşlanmadığımızı da bilmenizi arzu ediyoruz artık.
Bu burada bir dursun.
"ERDOĞAN SONRASINA VAZİYET ALIYOR"
Eski Akepeli, eski vekil, eski meclis bilmem nesi, yeni rektör, Şalom yazarı Naci Bostancı’nın bize “kabileci” diye hakaret etmesinin ne anlama geldiğini biliyoruz. Bostancı’nın ne yapmaya çalıştığını da ayan beyan görüyoruz. Tayyip Bey zamanında iktidarın bütün nimetlerinden yararlanıp, Tayyip Bey sonrası dönemde de “pembeliğine bir şey olmasın” diye vaziyet alıyor.
Şöyle yazdı adam: “Ses sanatçısı Linet’i beğenir ya da beğenmezsiniz, fakat İsrail zulmüne gösterilecek tepkinin adresi Linet’in konseri olamaz. Bu tür kastını aşan eylemlerin Filistinlilere faydası değil zararı var. Kaynağı kabilecilik olan konser engellemesi asla kabul edilemez.”
Herif, Linet’in tepkiler sonucu iptal edilen konseri yüzünden hepimize “antisemit” diyecek demesine de o kadar cesareti olmadığı için “kabileci” diye yuvarlıyor lafı.
Anlayacağını pek sanmamakla birlikte Bostancı’nın anlayacağı şekilde anlatmayı deneyeyim: Linet, askerliğini İsrail’le yapmış, çifte pasaport taşıyan, Cumhurbaşkanımızın “Kuvayı Milliye gibidirler” dediği Hamas’a “terörist” demiş; üstelik Gazze sürecinin başından beri Filistin duyarlılığı olan insanların ne yaptığını ne söylediğini takip ettiği biri. Terör örgütü İsrail’e yönelik tek bir cümlesi yok.
"SİYONİSTLERDEN DE TİKSİNECEĞİZ, SENİN GİBİ EZİKLERDEN DE"
Bizler de yani başından beri bu çifte pasaportlu Siyonistlerin Türkiye vatandaşlıklarının iptal edilmesini isteyen Filistin yanlıları da bu bebek katili, insanlık düşmanı Siyonist destekçilerinin ülkemizde rahatça hareket edememeleri için şiddet içermeyen eylemler yapmaya devam ediyoruz. Üstelik bu eylemlere karşı Türk polisinin tavrı da bildiğin polis şiddeti şeklinde tezahür ediyor. Yine de bildiğimiz yolda yürümeye, demokratik hakkımızı kullanmaya devam ediyoruz. Linet’in de diğer Siyonist destekçilerinin de vatandaşlıklarının iptali için, Türkiye’de rahatça hareket edememeleri için elimizden geleni yapmaya da devam edeceğiz. Boykotu da gücümüz yettiği nispette sürdüreceğiz. İsrail’e mal satan herkese engel olmaya, engel olamazsak “Elleriniz kurusun!” diye beddua etmeye devam edeceğiz.
Bu işlerin Filistinlilere faydasına gelince… Filistinliler bu Siyonist destekçilerinin hayatlarını felç etmemizi de İsrail mallarını boykot etmemizi de Gazze’yi gündemde tutmamızı da büyük bir memnuniyetle karşılıyorlar. Ancak onları asıl memnun edecek şeyin Siyonistleri paramparça edecek silahlar temin etmemiz olduğunu da biliyoruz. Nihai amacımız da bu zaten. Dünyada tek bir Yahudi Siyonist, Hıristiyan Siyonist, Müslüman Siyonist, Hindu Siyonist kalmayana kadar bu Siyonistlerle mücadele etmek.
O yüzden Bostancı’ya bir çift lafım olsun: Sen B planı yapmaya, Tayyip Bey sonrası döneme yatırım yapmaya devam et. Biz kalın kafalılar, “Olmasalar daha iyi olur” dediğiniz kitleler hiçbir plan yapmayacağız. Zuhurat ne olursa olsun Siyonistlerden de tiksineceğiz, senin gibi eziklerden de. Hadi şimdi kapat kapıları ve başla “Zaten bu İslamcılar da” diye zırlayıp zırvalamaya. Siyonist sevici seni.