Fransa, Suriye'deki krize yönelik müdahale çabalarını yoğunlaştırdı. Paris’te düzenlenen temaslarda, Suriye PKK'sı ile yeni bir müzakere sürecinin başlatılması kararlaştırıldı. Görüşmeler, ABD ve Fransa’nın ortak inisiyatifiyle yürütülürken, özellikle 10 Mart Anlaşması'nın uygulanması yeniden gündeme alındı.
Söz konusu antlaşma, 10 Mart 2025 tarihinde Suriye Demokratik Güçleri (SDG) ile cihatçı HTŞ örgütünün kontrolündeki Suriye Geçici Yönetimi arasında imzalanan sekiz maddelik bir mutabakat metni olarak biliniyor.
Mutabakatın, geçiş sürecinin hukuki temellerinin yanı sıra, siyasi ve idari entegrasyonu sağlamayı amaçladığı öne sürülse de sahadaki gerçekliğe ve diplomatik dengelere uygun şekilde şekillendirilmediği yönünde eleştiriler bulunuyor.
PARİS'TE MÜZAKERE OTURUMU
Fransız basını, Fransa ve ABD’nin himayesinde yürütülen çabalar kapsamında gerçekleşen görüşmenin ardından, 10 Mart Anlaşması’nın uygulanması amacıyla Paris’te yeni bir müzakere oturumu düzenleneceğini bildirdi.
Oturumda, terör örgütü HTŞ'nin kontrolündeki Suriye geçiş hükümeti ile PKK'nın Suriye'deki çatı örgütü SDG temsilcilerinin bir araya gelmesi planlanıyor.
Fransa Dışişleri Bakanı, görüşmede ülkesinin Suriye’nin toprak bütünlüğüne ve Suriye'nin kuzeydoğusundaki siyasi geçiş sürecine dahil edilmesine bağlı olduğunu belirtti. Ayrıca, Kürt halkının haklarının güvence altına alınmasını içeren müzakereli ve barışçıl bir çözümden yana olduklarını savundu.
BU NE ANLAMA GELİYOR?
Paris’te düzenlenmesi planlanan yeni müzakere oturumu, PKK'nın Suriye kolu SDG'nin yalnızca askeri değil, siyasi bir muhatap olarak da kabul edildiğine işaret ediyor. Görüşmede Fransa, Suriye’nin toprak bütünlüğüne olan bağlılığını yineledi ve Suriye’nin kuzeydoğusundaki Kürt nüfusunun siyasi geçiş sürecine katılımını desteklediğini dile getirdi.
Görüşmenin hemen öncesinde ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi ile yapılan temaslar, Fransa’nın bu diplomatik girişimini Washington ile eşgüdüm içinde yürüttüğünü ortaya koyuyor.
Görüşmelerin temelini oluşturan 10 Mart Anlaşması’nın yeniden gündeme getirilmesi ise Suriye’nin geleceğine ilişkin geçiş sürecinde Kürt grupların daha görünür olacağının habercisi.
Paris’teki yeni oturumda, geçici yöneticiler ile SDG temsilcilerinin doğrudan temas kurması planlanıyor. Bu, sahada fiilen aktif olan ABD destekli SDG’nin siyasi masada da yer alma arzusunun, uluslararası destek gördüğünü gösteriyor.
Bu tutum ve Fransa'nın desteği, Suriye’nin yeniden inşa sürecinde Kürt unsurların anayasal temsiliyetini gündeme getirebilir.