CHP’nin gazeteci kökenli milletvekillerinden Utku Çakırözer Silivri’de bulunan Marmara Cezaevi’nde aylardır tutuklu olan Gazeteciler Fatih Altaylı, Ercüment Akdeniz ve Furkan Karabay ile görüştü. Çakırözer gazetecilerin mesajlarını paylaştıktan sonra “Onların özgürlüğü 86 milyonun özgürlüğü demektir” dedi. Silivri’nin adaletsizlikler kalesine dönüştüğünü belirten Çakırözer herkesi ifade ve basın özgürlüğüne sahip çıkmaya davet etti.
ÇETELERİN ARASINDA TUTUYORLAR
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen Kent Uzlaşısı soruşturmalarına ilişkin haberleri nedeniyle Cumhurbaşkanına hakaret ve terörle mücadelede görev yapanları hedef gösterme suçlamalarıyla hakkında soruşturma başlatılan Gazeteci Furkan Karabay 3 aydır cezaevinde. Gazetecilik yaptığı için cezaevine konulduğunu belirten Karabay şunları aktardı:
“Kent uzlaşısı soruşturmalarında kararları alanların kimliği haberlerimde geçtiği için buradayım. Ayrıca bu İBB davasının Balyoz, Ergenekon davalarına benzerliğini anlattığım haberde Erdoğan’ın o dönemdeki sözlerini hatırlattım diye ‘Cumhurbaşkanına hakaret var’ diye beni cezaevine koydular. Toplam 4-5 haber nedeniyle buradayım ama üç ayda iddianamem yazılmadı. Üstüne üstlük, tüm bunlar siyasi suçlamalar olmasına rağmen beni burada adi suçluların, çetelerin arasında tutuyorlar. Sorun değil. Ben gazeteciyim, işimi yaparım. Burada dört duvar arasında da yapıyorum, dışarıdaymış gibi çalışıyorum. Üretmeye, duyurmaya devam ediyorum. Hepimiz kendi alanımızda bu demokrasi mücadelesini veriyoruz, vermek zorundayız.”
İKTIDARIN BOŞ KOLTUKLA MÜCADELESİ
Youtube yayınında yaptığı değerlendirmelerden Cumhurbaşkanına fiili tehdit suçu işlediği iddiasıyla tutuklanan Altaylı 54 gündür cezaevinde. Tutukluluğun üstüne cezaevinden gönderdiği değerlendirmelerinin paylaşıldığı YouTube kanalına da erişim engeli getirilen Altaylı tepkisini “Ortada büyük hukuksuzluk var. Bir yorumu beğenmediniz diye koca yayın kanalına sansür getirilir mi? Henüz uygulanmış değil. Çünkü alınan karar da alınış biçimi de tamamen hukuksuz. İtiraz ettik. Türkiye’de hala bağımsız bir yargı varmış gibi düşünüp hukuk mücadelemizi sürdürmeye devam edeceğiz!” dedi. Tutukluluğuna sadece muhalefetten değil iktidar kanadından da tepkiler geldiğini söyleyen Altaylı, “Bu iktidarın bir ‘boş koltukla’ mücadelesi tüm dünyanın gündeminde” dedi.
OLMAYAN TANIKLARLA ÖZGÜRLÜĞÜMÜ ÇALIYORLAR
HDK soruşturması kapsamında tutuklanan İlke TV programcısı Ercüment Akdeniz, temmuz ayında yapılan ilk duruşmasında tanıklar dinlenemediği için yeniden cezaevine gönderildi. 175 gündür özgürlüğünden mahrum bırakılan Akdeniz, “Yargının durumu içler acısı! 5 ay yatırdılar sonra ilk duruşmaya geçen hafta çıkardılar. Ama ortada tanıklar yok. Tanık olarak yazdıklarının biri ölmüş, biri Amerika’da. Diğeri de SEGBİS bozuk diye başka ilden bağlanamadı. 3 ay daha özgürlüğümden çalıyorlar. Tüm bunların bedelini bana ödetiyorlar” dedi.
Çakırözer ziyaretleri sonrasında çağrıda bulunarak şöyle dedi: “Silivri artık adaletsizlik, hukuksuzluk ve vicdansızlık kalesine dönüşmüş durumda. Belediye Başkanlarımız haksız, hukuksuz cezaevinde. Gazeteciler, hak savunucuları cezaevinde. Zindana atmakla da yetinmiyorlar, kanalları bile toptan kapatmak istiyorlar. Böyle adalet olmaz! Basın meslek örgütleri başta olmak üzere herkesi bu üç gazetecinin ifade ve basın özgürlüğüne sahip çıkmaya çağırıyorum. Onların özgürlüğü 86 milyonun özgürlüğü demektir.”