Kadınlar, Van’da KYK yurdundan çıktıktan 18 gün sonra cansız bedeni bulunan üniversite öğrencisi Rojin Kabaiş’in şüpheli ölümünün birinci yılında Türkiye’nin birçok ilinde eylem düzenledi. Soruşturmanın şeffaf yürütülmesi, ihmali olanların yargılanması ve kadınların üniversite ve yurtlarda güvenliği için somut adımlar atılması çağrısı yapıldı.
İSTANBUL
İstanbul’da Kadın Zamanı Derneği’nin çağrısıyla Tarlabaşı’nda bir araya gelen kadınlar “Rojin Kabaiş’e ne oldu?” pankartı taşıdı. Basın açıklamasında, Adli Tıp raporlarındaki eksikliklere dikkat çekilerek Rojin’in bedeninde tespit edilen morluklar ve DNA bulgularının görmezden gelindiği vurgulandı. Kadınlar, “İntihar iddialarını kabul etmiyoruz, Rojin’in ölümünün üzeri örtülemez” dedi.
DEM Parti İstanbul Kadın Meclisi Sözcüsü Kamile Kandal, Rojin için yürütülen adalet mücadelesini büyüteceklerini ifade etti.
Rojin İçin Adalet Komisyonu’ndan Hivda Kılıçaslan ise “Bir yıldır soruyoruz ama yanıt alamıyoruz. Rojin için adalet demek, birçok kadın için adalet demek” diye konuştu.
DİYARBAKIR
Diyarbakır’da da Amed Şiddetle Mücadele Ağı’nın çağrısıyla yüzlerce kadın “Rojin için adalet” sloganıyla yürüyüş yaptı. Kadınlar, dosyanın “intihar” denilerek kapatılmasına izin vermeyeceklerini haykırdı.
ADANA
Adana Kadın Platformu, İnönü Parkı’nda açıklama yaptı.
Platform adına konuşan Zehra Aydın, Rojin Kabaiş’in ölümünün intihar denilerek kapatılmaya çalışıldığını ifade etti. Kadın cinayetlerinin politik olduğunu vurgulayan Aydın, "Devlet, kadın ve LGBTİ+ cinayetlerinin üzerini örtüyor, failleri koruyor. Üniversiteler kadınların özgürleşeceği alanlar olması gerekirken şiddetin yeniden üretildiği mekânlara dönüşüyor. Rojin’in, Şule Çet’in, Pınar Gültekin’in, Gülistan Doku’nun ve öldürülen tüm kadınların ölümünden erkek egemen düzen ve devlet politikalara sorumludur" diye konuştu.
İstanbul Sözleşmesi’ne geri dönülmesi ve 6284 sayılı kanunun etkin uygulanması çağrısında bulunan Zehra Aydın, “Katillerden ve onları koruyanlardan hesap soracağız” dedi.