İBB iddianamesi Cumhurbaşkanı Adayı ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun tutuklanmasından 237 gün sonra tamamlandı. 3 bin 742 sayfalık iddianamede hakkında 2 bin 352 yıla kadar hapsi istenen İmamoğlu'nun babası Hasan İmamoğlu ve oğlu Selim İmamoğlu da yer alıyor.

İddianamenin yayınlanmasının ardından tarafsız yargılanma çağrısı yapan Ekrem İmamoğlu'nun eşi Dilek İmamoğlu, AKP ve MHP'nin de aralarında bulunduğu tüm siyasi partilere ve hukuk örgütlerine seslendi.

"GELİN, HUKUKUN SESİNİ HEP BİRLİKTE YÜKSELTELİM"

Bir ailenin yürek yakan acısında 4 kişi tutuklandı
Bir ailenin yürek yakan acısında 4 kişi tutuklandı
İçeriği Görüntüle

"Ne yazık ki Türkiye’de adaletin nefesinin kesildiği bir dönemin tam ortasındayız. Haksızlığın, hukuksuzluğun, siyasetin gölgesinde verilen kararları artık vicdanların bile kabul etmediği bir süreç yaşıyoruz" diyen Dilek İmamoğlu sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda şunlara yer verdi:

"Bu süreç sadece bizim değil; eşi, evladı, kardeşi hukuksuzca özgürlüğünden edilen tüm tutuklu yakınlarının ortak çığlığıdır. Ben buradan, tüm siyasi parti genel başkanlarına, tüm hukuk örgütlerine, tüm sivil ve mesleki toplum temsilcilerine, sanatçılara açık ve net bir çağrı yapıyorum: Bu suskunluk artık kabul edilemez. Bu hukuksuzluk artık kaldırılamaz. Bu ülkede adaleti hep birlikte ya savunacağız ya da hep beraber kaybedeceğiz."

"Bugün yaşanan haksızlık, sadece bir kişiye, bir aileye yapılmıyor. Bugün adalet terazisiyle oynayanlar, aslında 86 milyonun hukukuyla oynuyor. Ve ben, bu ülkede adil yargılanma hakkı tesis edilene, kararlar siyasetin değil hukukun ışığında verilene, herkesin gözü önünde açık, şeffaf ve tarafsız bir yargılama yapılana kadar susmayacağım. Bu hakkı her gün, her yerde, her mecrada tekrar edeceğim. Çünkü adalet, bir grubun değil; ülkenin vicdanıdır. Ve bugün o vicdanı yaşatmak, hepimizin boynunun borcudur.

"Çağrım nettir: Gelin, hukukun sesini hep birlikte yükseltelim. Gelin, adaleti siyasi hesaplara kurban eden bu karanlığa hep birlikte karşı duralım. Gelin, bu ülkenin çocuklarına onurlu bir gelecek bırakmak için sorumluluk alalım. Bugün susan, yarın konuşacak bir ülke bulamayabilir. Ben konuşuyorum. Ve inanıyorum ki, benim sesim yalnızca bana ait değil; adalet bekleyen yüz binlerin, milyonların sesidir. Ve bu ses, halkın gözü önünde canlı yayınla yapılacak Tutuksuz, Adil, Şeffaf yargılanma hakkı sağlanana kadar susmayacaktır."