Komünist partilerin yönettiği, Himalaya eteklerinde yer alan 30 milyonluk Güney Asya ülkesi Nepal, tüm dünyanın gündeminde. Başbakanı deviren, sarayları yakan, gençlerin çoğunluğu oluşturduğu kitlesel protestolar yeni bir yol arayışında. Ordunun önderlik ettiği geçiş hükümeti tartışmaları belirsizlikler içeriyor. Kendisini “Z Kuşağı” olarak tanıtan protestocular arasında ise fikirbirliği yok. Kimileri komünist partiler içerisinde bir reform savunuyor, kimileri ise monarşiye geri dönülmesini. Ortak talepleri ise yolsuzluğun, kayırmacılığın son bulması. ABD, Çin, Hindistan jeopolitik rekabetinin tam ortasında kalan ülkelerden biri olan Nepal’de eylemlerin “dış güçler” tarafından kışkırtılıp kışkırtılmadığı da yine uluslararası basının gündeminde.

Katmandu Hukuk Fakültesi’nde yardımcı doçent olan, Nepalli avukat Puja Silwal, ülkesinde yaşananları harici.com.tr’den Elif İlhamoğlu’yla söyleşisinde anlattı. İlhamoğlu ile Silwal’ın söyleşisi şöyle:

Z 2 768X653

GEÇİŞ SÜRECİNİ ORDU YÖNETİYOR’

Nepal’de tam olarak neler olduğunu özetleyebilir misiniz? Şu anda son durum nedir?

Protestolar 8 Eylül’de başladı ve 20 gencin ölümünün ardından şiddetlendi. Devletin öğrencilere karşı uyguladığı zulmü gösteren çeşitli videolar dolaşıma girdi. Bu masum gençlerin öldürülmesi grevi daha da şiddetlendirdi ve grev 9 Eylül’e kadar devam etti.

10 Eylül’den itibaren Nepal Ordusu kontrolü ele aldı. Ordu şu anda protestoyu yöneten Z Kuşağı ile müzakerelerde kilit bir rol oynuyor. 9 Eylül’de Discord’daki (online platform) Z Kuşağı üyeleri, geçici hükümetin kurulmasında liderlik yapması muhtemel eski Başyargıç Sushila Karki’yi önerdi.

‘YOKSUL NEPALLİLER, YÖNETİCİLERİN LÜKS YAŞAMINA KARŞI AYAĞA KALKTI’

Protestoları ne tetikledi? Olaylar yeni mi başladı? Eylemlere yol açan sebepler neler? Protestocuların talepleri neler?

Sosyal medyada “Nepo Kids” etiketiyle birdenbire çok sayıda video dolaşmaya başladı. Bakanların lüks ürünler giyen çocuklarının yaşam tarzını gösteren TikTok videoları protestoları tetikledi. Bu videolar dikkat çekti ve gençler, kendi Instagram hesaplarından üst düzey bakanların çocuklarının fotoğraflarını ve lüks yaşam tarzlarını paylaşmaya başladı, bu da halkı öfkelendirdi. Yoksul Nepallilerle karşılaştırmalar da öne çıktı ve bazı yetkililerin, sıradan insanlar asgari yaşam standartlarının altında yaşarken, iktidarlarını kötüye kullandıkları ortaya çıktı. Hareket, ilk olarak güzellik kraliçesi Miss Nepal Shrinkhala Khatiwada ve geçmişte Sağlık ve Nüfus Bakanı olan babası arasındaki bağlantıyla dikkat çekti. Bazı kişiler Shrinkhala’nın özel fırsatlara, lüks yaşam stiline ve görünürlüğe bu siyasi bağlantısı sayesinde eriştiğini düşünüyor.

8 Eylül’de yolsuzluğa karşı protesto çağrısı yapan rastgele mesajlar dolaşmaya başladı. 7 Eylül’den itibaren, sosyal medyayı yasaklayan ek hükümet düzenlemeleri, o sırada hala erişilebilir olan TikTok’a daha fazla dikkat çekti. Aniden getirilen hükümet yasakları, bu videolarla birleşince gençlerin öfkesini daha da körükledi.

Protestolar başlangıçta barışçıl bir şekilde devam etti. Z Kuşağı, bunun hükümetin sert tepkilerini önleyeceğine inandığı için gençlerin üniversite üniformalarıyla gelmeleri çağrısında bulundu. Ancak durum hızla tırmandı. Saat 14:00-15:00 arasında öğrencilerin vurulduğu haberleri geldi ve İdari İşler Başkanı sokağa çıkma yasağı ilan etti. Gece boyunca polislerin gençleri vurması ve hastanelere saldırması videoları dolaşmaya başlayınca durum daha da kötüleşti.

Gençler yolsuzluğa son vermek istiyordu. Barışçıl protesto değişimi amaçlıyordu, ancak hükümetin otokratik eylemleri ve 20’den fazla gencin ölümü kitlesel öfkeyi tetikledi. Protesto, bakanların ve hatta başbakanın evlerini yakarak 9 Eylül boyunca devam eden bir isyana dönüştü. Sokağa çıkma yasağına rağmen durum o kadar kötüleşti ki, başbakan Nepal’den kaçmak zorunda kaldı ve eski başbakan saldırıya uğradı.

Bu protestoların önceki monarşi yanlısı gösterilerle herhangi bir bağlantısı var mı?

Protestonun monarşi yanlısı gösterilerle bağlantısı olup olmadığından emin değiliz. Bildiğimiz şey, Z Kuşağının eylemlerin sadece kendileri tarafından oluşturulmadığını, sahtekarların da içinde olduğunu iddia ettiği.

Eylemlere 14 ila 28 yaş grubu dahil oldu. Z kuşağı liderlik etti, ancak hareket gençlerin ölümünden sonra genişledi. Aileleri de katıldı ve birçok başka grup da fırsattan yararlandı.

‘EYLEMLERE LİDERLİK EDEN BİRÇOK FİGÜR ABD TARAFINDAN FİNANSE EDİLİYOR’

Sizce bu protestolarda herhangi bir dış güç rol oynuyor mu? Örneğin, ABD, Hindistan veya Çin gibi güçlü aktörlerin eylemleri etkilediğini düşünüyor musunuz?

Benim hissettiğim, algoritmaların önemli bir rol oynadığı. TikTok’umda “nepo kids” ile ilgili videolar doluydu. Bir dereceye kadar bu beni öfkelendirdi bile, ama şimdi bunun beni ve diğer birçok genci etkileyenin algoritma olabileceğini anlıyorum. Bunun kasıtlı bir manipülasyon olup olmadığını bilmiyorum, ancak diğer ülkeler Nepal’de istikrarsızlık yaratan güçlerden fayda sağlayabilir.

Şu anda lider olduklarını iddia eden birçok Z kuşağı figürü, ABD tarafından finanse edilen uluslararası ve ulusal sivil toplum kuruluşlarıyla ilişkili görünüyor. Bu durum şüphe uyandırıyor. Durumdan emin değiliz ve yabancı güçlerin olası müdahalesini daha dikkatli bir şekilde değerlendirmemiz gerekiyor.

Nepal’de uyumsuzluk yaratmak, ABD’nin büyüyen ekonomiler olan Hindistan ve Çin’i daha güvenli bir konumdan izlemesini kolaylaştırıyor.

‘ÜLKE SORUNLARI YERİNE, KOLTUK PEŞİNE DÜŞTÜLER’

Yapay zekayı kabineye bakan olarak atadılar!
Yapay zekayı kabineye bakan olarak atadılar!
İçeriği Görüntüle

Hükümet ülkenin bu noktaya gelmesine yol açan hangi hataları yaptı?

Başbakan KP Oli, gençlerin öfkeli olduğunun farkında değildi. Bunun olabileceğini hiç düşünmemişti. Gençler, yönetimin yolsuzlukla gerçekten mücadele etmek yerine, sadece birkaç yaşlı liderin başbakanlık koltuğunu kovaladığını gördü. Nepal’in sistemi bu yüzden başarısız oldu. Gerçek sorunları ele almak yerine, bir sonraki başbakanın kim olacağına dair siyasi bir oyun oynuyorlardı.

Hükümet ayrıca sosyal medyayı kontrol etmeye ve yasaları kendi lehine değiştirmeye çalıştı. Bu, gençler sessizce izleyip giderek daha fazla hayal kırıklığına uğrarken, öfkeyi yükselten ek bir itici faktör oldu.

‘HALKIN KOMÜNİSTLERE GÜVENİ AZALDI’

Ordu protestolarda ve geçiş süreci planlamalarında nasıl bir rol oynuyor? Ne tür bir geçiş hükümeti kurulacak? Öne çıkan isimler var mı? Komünist partiler nasıl bir rol oynayacak?

Ordu durumu yatıştırmaya çalışıyor. Z Kuşağı ve diğer paydaşların yanında duruyorlar.

Gençlerin net bir lideri ve kesin sayıda temsilcisi olmadığı için, kendi aralarında çatışmalar çıktı. Henüz anayasayı deviremediler, bu da başkanın hala iktidarda olduğu ve Nepal ordusunun başkanın emri altında olduğu anlamına geliyor.

Gençler, eski başyargıç Sushila Karki’nin adını öne sürdü, ancak o liderlik için uygun değil. Birçoğu, kocası da aynı partiden olduğu için onun Nepal Kongre Partisi ile bağları olduğunu iddia ediyor. Ancak, açık sözlü cesareti nedeniyle Z Kuşağı onun adını öne çıkarmayı tercih etti.

Katmandu Belediye Başkanı Balen, geçici hükümeti yönetmek istemiyor. Sosyal medyasında, seçimlerden sonra başbakan olmak istediğini ifade etti.

Halk da Komünist Parti’den memnun değil. Komünist lider Pushpa Kamal Dahal’ın torununun lüks yaşam tarzı kısa süre önce ortaya çıktı. Bir kalabalık, Bharatpur Belediye Başkanı olan Dahal’ın kızının evini tahrip etti.

Halkın komünistlere olan güveni azaldı ve kriz doğru bir şekilde yönetilmezse, daha fazla isyan çıkabilir. Bu koşullar altında Nepal’deki durum daha da kötüleşebilir.

‘YENİ BİR BAŞLANGIÇLA YENİDEN AYAĞA KALKACAĞIZ’

Eklemek istediğiniz, başka bir şey var mı?

Bu hareket, yolsuzluğa karşı barışçıl bir protesto olarak başladı, ancak Başbakan’ın görevden alınmasıyla sonuçlandı. Bu tarihi bir olay. Halkımızın neler yapabileceğini görmek için bekliyoruz. Fırsatçıların öfkeyi suistimal ettiğini de gördük; bazıları iş adamlarına ait fabrikaları ve evleri soyup yakıyordu. Öte yandan liderler ise evlerinde para destelerini saklıyorlardı; yozlaşmış liderlerin neler yapabileceğini de gördük. Bu tarihsel bir olay. Yeni bir başlangıçla yeniden ayağa kalkacağız.