Ankara’da Uğur Mumcu suikastı ile 22 faili meçhul cinayeti kapsayan “Umut Davası”nın 13. duruşması bugün görüldü. Duruşma 9 Şubat'a ertelendi.

MEHMET AĞAR DA KATILDI

Dava kapsamında eski İçişleri Bakanı Mehmet Ağar’a ilk kez resmi tebligat ulaştı. Ağar bugünkü duruşmaya SEGBİS ile katıldı ve soruları yanıtladı.

Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesi, bu yılın başında Mumcu Ailesi’nin talebi üzerine Ağar’ın tanık olarak dinlenmesine karar vermişti. Ancak daha önceki duruşmalarda Ağar’a tebligat yapılamadığı belirtilmişti.

Ağar’ın sistemde kayıtlı iki adresine yeniden gönderilen tebligatlardan biri bu kez ulaştı. Tebligatta Ağar’ın 22 Eylül’deki duruşmada hazır bulunması, Ankara’ya gelememesi durumunda ise bulunduğu ildeki adliyeden SEGBİS yoluyla bağlanması istendi.

AĞAR'IN MAHKEMEYE ÇAĞRILMASINA NEDEN OLAN O DİYALOG

Mumcu Ailesi tarafından mahkemeye sunulan dilekçede Uğur Mumcu suikastı ardından aileyi ziyaret eden Mehmet Ağar arasındaki tarihi diyalog aktarılmış ve bunun Mehmet Ağar'a sorulması istenmişti. Mahkeme bu talebi kabul etmiş ve Ağar duruşmaya çağrılmıştı.

Ailenin avukatı Emin Değer'in de tanık olduğu o konuşma şöyle:

Bir sonraki Komisyonda kimler dinlenecek? O kurum ve kuruluşlar belli oldu
Bir sonraki Komisyonda kimler dinlenecek? O kurum ve kuruluşlar belli oldu
İçeriği Görüntüle

Güldal Mumcu: Karşımıza sürekli engeller çıkarılıyor. Bir duvar örülüyor sanki.

Mehmet Ağar: Evet bir duvar örülüyor.

Güldal Mumcu: O zaman bir tuğla çekin duvar yıkılsın.

Mehmet Ağar: Çekemem.

Güldal Mumcu: Tuğlayı çekin kenara çekilin.

Mehmet Ağar: Yapamam, onu da yapamam.

Güldal Mumcu: Soruşturma için yeni bir ekip kurulmasını sağlayabilirsiniz belki.

Mehmet Ağar: Kusura bakma yapamam.

O DİYALOG SORULDU

Gazeteci Alican Uludağ'ın aktardığına göre mahkemede o diyalog sorulan Mehmet Ağar şunları söyledi:

“Bu konu tamamen yanlış anlaşıldı. Öyle bir söz söylemedim. Yalnızca keşke bu cinayeti ucundan yakalasak, arkasından Bahriye Üçok ve Muammer Aksoy cinayetleri de çözülürdü. Ne duvardan ne de tuğla çekmekten korkarım. O dönem görevimizi yasal sınırlar içinde yaptık.”