Mersin Mezitli’de Kaymakam Turgay Gülenç’in 20 yaşındaki oğlu K.G. ile 12-13 yaşlarındaki çocuklar arasında çıkan sözlü tartışma, iddiaya göre ertesi gün karakolda işkenceye dönüştü. Halktv. com.tr’deki haberde yer alan çocuk ifadeleri, karakolda yaşananları gözler önüne serdi.

BARO DEVREDE

Mersin Barosu Çocuk Hakları Merkezi olaya müdahil olarak Mezitli Kaymakamı Turgay Gülenç, oğlu K.G. ve karakoldaki polisler hakkında suç duyurusunda bulundu. Fiziki şiddete uğradığı belirtilen çocuklardan biri, aldığı darbeler sonucu kaburgalarında iki noktada kırık oluştuğu için hastaneye kaldırıldı. Kaburgasında yırtık oluştuğu belirtilen çocuk, bir süre yoğun bakımda tedavi gördü, halen hastanede gözetim altında tutuluyor. Çocuklar ifade vererek yaşadıklarını anlattı.

'ÇOK KORKTUK'

Bir çocuğun ifadesi şöyle:

“Bize ‘çok özel biri gelecek’ dediler. Daha sonra kaymakam, oğlu ve bazı polislerle birlikte içeri girdi. Oğlu K.G. bize ‘ne oldu lan lavuklar’ dedi. Kaymakam bize ‘sizi öldürürüm’ diye bağırdı. Oğlu sırayla hepimize tokat attı. İki arkadaşım tepki verince, daha sert şekilde dövdüler. Kaymakam da diziyle göğsüne vurdu. Hazır ol vaziyetinde bekliyorduk, çok korktuk.”

Eğitim üzerinden vurgun iddiası: 100 milyonluk alım, müdüre 700 bin liralık transfer!
Eğitim üzerinden vurgun iddiası: 100 milyonluk alım, müdüre 700 bin liralık transfer!
İçeriği Görüntüle

İfadeye göre çocuklar, darp sonrası polisler tarafından “Elini yüzünü yıka, bu olay olmamış gibi davran” diyerek hastaneye götürüldü. Çocuklara polis beyanına göre darp raporu düzenlendiği de iddia edildi.

İÇİŞLERİ BAKANLIĞI İNCELEME BAŞLATTI

Olaya ilişkin Mersin Valiliği'nden yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:

"26 Temmuz'da Mezitli ilçesinde meydana gelen ve bazı basın organlarında yer alan olayla ilgili kamuoyunu bilgilendirme ihtiyacı duyulmuştur Mezitli Kaymakamı'nın oğlu K.G'nin mağdur sıfatıyla yer aldığı söz konusu olayla ilgili olarak İçişleri Bakanlığımız tarafından inceleme başlatılmıştır."

İşte karakolda yaşananlar:

"ÖNEMLİ BİR KİŞİDEN TELEFON GELDİ"

Annemle birlikte saat: 09:30 sıralarında Mezitli Kuyuluk Caddesinde bulunan Mezitli İlçe Emniyet Müdürlüğüne gittik. Burada dünkü olayla alakalı çağrıldığımızı söylediler. Biz polis merkezine gittiğimizde üç arkadaşım ve aileleri de vardı. Hepimize aynı anda dünkü olayı anlatmamızı söylediler. Biz olayı anlatırken yanımızda herhangi bir avukat bulunmuyordu. Biz olayı anlattıktan sonra hepimizi ailelerimizle birlikte bir odaya aldılar ve saatlerce beklettiler. Daha sonra ben, ve üç arkadaşımı bir arabaya bindirdiler nereye gideceğimizi söylemediler. Biz arabada seyir halinde olduğumuz esnada ön tarafta yolcu konumunda oturan polise bir telefon geldi, telefon görüşmesi bittikten sonra bizlere 'önemli bir kişiden telefon geldi, geri dönüyoruz' dedi. Biz de ilk gittiğimiz polis merkezine tekrar geri döndük. Karakolda ismini M. ve S. olarak bildiğim polisler geldiler. Bizlere hitaben 'burada düzgün durun çok özel birisi gelecek şimdi' dediler.

"HAZIR OL VAZİYETİNDE BEKLEDİK"

Kaymakam, kaymakamın oğlu K. G., ve iki polis ile birlikte içeri girdi. Akabinde ismini bilmediğim bir kaç polis daha girdi. K.G. bizlere noldu lan..." dedi. Biz çok korkmuştuk ve ayakta hazır ol vaziyetinde bekliyorduk. Mezitli Kaymakamı da bizlere hakaret ve tehditlerde bulundu. Bize 'sizi öldürürüm' dedi. K.G. hepimize sırayla yüzümüze tokat attı. Ben hiç bir tepki vermedim, hakarette bulunmadım. İki arkadaşım kendisine tokat atmaya çalışırken kendisini korumaya çalıştı. K.G. bu defa bir arkadaşımı daha sert bir şekilde darp etti. Mezitli Kaymakamı da arkadaşımı darp etti, göğsüne dizi ile vurdular. Ancak ikisi de o kadar çok darp etti ki kimin neresine vurduğunu hatırlamıyorum.

"OLMAMIŞ GİBİ DAVRANIN"

S. isimli polis memuru olayı aralamaya çalıştı. Daha sonra Mezitli Kaymakamı ve oğlu odadan çıktılar ve çıkarken de bizlere hakaret ve tehditlere devam ettiler ancak ne söylediklerini hatırlamıyorum. Onlar çıktıktan sonra Polis memurları M. ve S. odada bizimle kaldılar ve bizlere hitaben 'hadi gidin elinizi yüzünüzü yıkayın' dediler. Daha sonra Mustafa ve Serdar isimli polis memurları dördümüzü arabaya bindirdiler ve bize 'bu olay olmamış gibi davranın' dediler ve darp raporu almak için bizi hastaneye götürdüler. Hastanede doktorun odasına girdik ancak ismini bilmediğim doktor bana bir tarafımda herhangi bir darp cebir olup olmadığını sormadan polislerin beyanına göre raporu yazdı ve polis memuru S. da bana 'hadi tamam çık dışarı' dedi. Daha sonra bizi çarşıda bulunan bir polis merkezine götürdüler, burada yaklaşık iki saat tutulduktan sonra ben ve iki arkadaşımı ailelerimize teslim ettiler ancak bir arkadaşımız orada kalmaya devam etti."

SUÇ DUYURUSUNDA BULUNULDU

Mersin Barosu Çocuk Hakları Merkezi olaya müdahil oldu. Avukatlar Mersin Mezitli Kaymakamı Turgay Gülenç, oğlu K. G. ve karakoldaki polis memurları hakkında suç duyurusunda bulundu.