İBB’ye yönelik tartışmalı soruşturma kapsamında Beyoğlu Belediye Başkanı İnan Güney, 19 Ağustos’ta tutuklandı. Güney tutuklandıktan sonra kısa sürede Beyoğlu’na yaptığı hizmetler gündeme gelmişti. Bunlardan biri de çocukların bir insan hakkı olan temiz suya ulaşmasıydı.

Güney, Beyoğlu’ndaki yoksul çocukların okul musluklarından su içtiğini görünce, okullara su sebili projesi başlatmıştı. İlçedeki okullara teker teker su sebilleri konmuştu. Böylece dar gelirli ailelerin de çocukları ücretsiz ve temiz suya ulaşmaya başlamıştı.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İnan Güney'in tutuklandığı gün şunları ifade etmişti: Beyoğlu'nda fakir öğrencilerin tuvalet musluğundan su içtiğini görmüş. Bunun üzerine bütün okullara su sebili koydu. Ben bunu gördüm, gözlerim doldu. Böyle bir belediye başkanını alıp tutukluyorlar.

Nejat İşler'e kafa atan muhabir işinden oldu!
Nejat İşler'e kafa atan muhabir işinden oldu!
İçeriği Görüntüle

AKP, tutuklu İnan Güney’in projesini örnek aldı.

İstanbul'da artık okullarda çocukların temiz su içebilmesi için su sebilleri konacağı öğrenildi.

Duyuruyu İstanbul Valisi Davut Gül yaptı.

300 OKULA SU SEBİLİ KONACAK

Sıfır Atık İstanbul İstişare Toplantısı'nda konuşan Davut Gül, 300 okula "Çocuklarımızın ücretsiz içme suyuna ulaşabilmeleri için arıtma cihazları koyacağız." dedi. Gül, ayrıca Milli Eğitim Bakanlığı'nın bir türlü üstesinden gelemediği 'temizlik krizi' için de Çevre Bakanlığı'nın finansman sağladığını ve 300 temizlik robotu alacaklarını duyurdu. Gül şunları ifade etti:

"Bu sene Sıfır Atık Vakfımızla birlikte, Çevre Şehircilik Bakanlığımızın bize verdiği finansmanla 300 okulumuzda farklı bir uygulama yapacağız. 5 kazanım olacak bu projenin sonunda. Birincisi robotlar alıyoruz temizlik robotları dolayısıyla da okullarımızdaki temizlikle ilgili önemli bir katkı olacağını ve insana dayalı temizliğin bu anlamda biraz daha makinalar tarafından yapılacağını tahmin ediyoruz, görmek istiyoruz bunu denemek istiyoruz.

İkincisi maalesef her sonbahar geldiğinde gazete haberlerine, televizyon haberlerine baktığımızda şunu görüyoruz; şu şehrin bu kadar suyu var, 4 günlük suyu kaldı, 30 günlük suyu kaldı, 20 günlük suyu kaldı. Bu ne demek şu demek sonbaharda 1 ay yağmur yağmasa ya da 2 ay geç yağsa İstanbul başta olmak üzere birçok yerde susuzlukla karşı karşıya geleceğiz. Demek ki suyun verimli kullanılması gerekiyor. Okullarımızda sensörlü harekete duyarlı musluklar, bataryalar oluşturacağız. Üçüncüsü var olan yerlerde zaten var özellikle büyük okullarımızda atıkların ayrıştırılmasıyla ilgili kutuları koyacağız oluşturacağız. Dördüncüsü okullarımızın bahçelerinde 8 yaşında, 10 yaşında boylu fidanların ağaçların olduğu ağaçlarımız olmuş olacak ve bununla birlikte çevre düzenlemelerini yapacağız. Son olarak da çocuklarımızın ücretsiz içme suyuna ulaşabilmeleri için arıtma cihazları koyacağız. Sonuç itibariyle her yaptığımız şey milyonda bir, milyarda bir, bir şeye olumlu katkı sağlasın istiyoruz. İnşallah bundan sonraki süreçte Sıfır Atık Vakfımızla birlikte, İl Müdürlüklerimizle birlikte, Kaymakamlıklarımızla birlikte daha önemlisi siz gönüllülerimizle birlikte, Hanımefendinin hedefi olan ve dünyada da kabul gören bu projenin başarılı olması için birlikte çalışacağız"