1892’den beri göçmen kültürünün izlerini taşıyan hamam, Amerikalı sanatçı Rashid Johnson’ın sahnelediği Amiri Baraka’nın ünlü oyunu Dutchman’a ev sahipliği yaptı.

Telefonların yasaklandığı, izleyicilerin bornoz ve mayolarla içeri alındığı performans, New York performans sanatları bienali Performa’nın 20. yılı kapsamında düzenlendi. Johnson’ın yönettiği yapım, seyirciyi hamamın sıcağında, ter ve buharın ortasında Baraka’nın 1964 tarihli sert metniyle buluşturdu.

1-29

Dutchman, siyah bir erkek (Clay) ile beyaz bir kadının (Lula) metro vagonunda karşılaşmasıyla başlar. Flört ve erotik gerilim kısa sürede ırkçılık ve şiddet içeren bir hesaplaşmaya dönüşür. Johnson, bu sıkışık ve bunaltıcı atmosferi, Rus ve Türk hamamlarının klostrofobik odalarına taşıyarak izleyicinin yalnızca zihinsel değil, bedensel olarak da oyunun parçası olmasını sağladı.

Yaklaşık 40 seyirci, ahşap banklarda sıcağa katlanırken oyuncular Jerod Haynes (Clay) ve Tori Ernst (Lula) sadece birkaç santim uzaklıkta sahne aldı. İzleyiciler sıcaktan nefes almakta zorlandı, kimileri bornozlarını çıkarıp yalnızca mayo ile kaldı. New York Times'a konuşan Johnson, “Asıl başrol sıcaklık,” diyerek deneyimin amacını özetledi.

Hayko Cepkin’in iki konserine valilik iptali: Kalp kırıklarını neyleyeceğiz!
Hayko Cepkin’in iki konserine valilik iptali: Kalp kırıklarını neyleyeceğiz!
İçeriği Görüntüle

2-22

Amiri Baraka’nın 1964’te yazdığı oyun, ABD’de sivil haklar mücadelesinin doruğunda sahnelenmiş ve o dönemde büyük yankı uyandırmıştı. Beyaz Amerika’nın siyahlara yönelik şiddetini sahneye taşıyan eser, bugün hâlâ güncelliğini koruyor. Oyunun finalinde Lula’nın Clay’i öldürmesi, seyirciyi metro yolcusundan cinayetin tanığına dönüştürüyor.

2013’te aynı hamamda oyunu sahneleyen Johnson, bu yıl Performa Bienali ve Guggenheim’daki retrospektifiyle birlikte yeniden aynı mekâna döndü. Johnson, “Bir izleyiciden belli bir duygu beklemem; ama onları gerçekten orada, o anın içinde tutacak koşulları yaratmaya çalışıyorum,” dedi.

East Village’daki Russian and Turkish Baths, New York’un en eski hamamlarından biri. Rus, Doğu Avrupalı ve Türk göçmenlerin kurduğu mekân, yıllar boyunca sanatçılar ve entelektüeller için buluşma noktası oldu. Mermerli Türk odası, yoğun buharlı Rus odası ve soğuk havuzuyla bilinen hamam, bu kez tiyatro sahnesine dönüştü.

Performa Bienali’nin ruhuna uygun olarak tiyatro sahnesi, klasik mekânların dışına çıkıp farklı bir kamusal alanı işgal etti. Burada sanatseverler yalnızca izleyici değil, oyunun fiziksel ve psikolojik geriliminin ortakları oldu.

3-14

Hamamın içinde geçen 45 dakikalık bu deneyim, izleyicilere hem Baraka’nın keskin diyaloglarını hem de terin, sıcağın ve nefes darlığının gerçekliğini yaşattı. Oyuncular alkışlar eşliğinde gül demetlerini alıp sahneden ayrılırken, seyirciler soğuk havuzlara koştu.