Güllü, 26 Eylül gecesi Yalova'daki evinin penceresinden düşerek hayatını kaybetmişti.
Güllü'nün cenazesi Yalova Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ndeki otopsinin ardından İstanbul'da toprağa verilmişti. Hazırlanan ön otopsi raporunda 'darp' ve 'cebir' izine rastlanmamış olsa da, olaydaki bilgi kirliliği ve ortaya çıkan bulgular, durumu "şüpheli ölüm" kategorisine taşıdı.
Güllü'nün ölümüyle ilgili soruşturma sürerken, olaydaki şüphe unsurları nedeniyle dosya cinayet masasına devredildi.
CİNAYET BÜROYA DEVREDİLMESİNİN 7 NEDENİ
Kanal D'de yayınlanan Neler Oluyor Hayatta adlı programda, dosyanın cinayet büroya devredilmesine neden olan 7 madde açıklandı:
1- Ses kayıtlarında ortaya çıkan çelişkiler ve bilgi kirliliği
2- Olayın "şüpheli ölüm" olarak değerlendirilmesine yol açan bulgular
3- Güllü'nün kızının feryatları ve psikolojik durumunun kaza ihtimalini zayıflatması
4- Yakınlarının, olayın "cinayet" ya da "yanlışlıkla düşme" olmadığını düşünmeleri
5- Canlı yayında yapılan canlandırmada "roman havası oynarken düştü" iddiasının fiziksel olarak imkansız bulunması
6- Yatak ve komodin arasındaki dar alanda gençlerin Güllü'yü çekmiş olabileceği şüphesinin ortaya atılması
7- Güllü'nün sağlık durumu ve belindeki platin nedeniyle cam kenarında oynayacak bir gerekçenin bulunmaması
"O GÜN O KIZLARIN ARKASINDAN İKİ ADAM GELDİ"
Güllü'nün ölümünün ardından ilk kez konuşan Komşu Reyhan Hanım, çarpıcı açıklamalar yaptı:
"Asla intihar edecek biri değildi. Benim evimin tam önünde düştü. Oğlu ve kızıyla yaşıyordu, hatta torununu büyütüyorlardı. Ailelerinde hiçbir huzursuzluk yoktu. Hâlâ inanamıyorum.
O gün o kızların arkasından iki adam geldi. Güllü'nün yatak odasından çıktılar. Müdür bile, 'O beyaz ayakkabı kadın ayakkabısı değildi, erkek ayakkabısıydı' dedi. İndiler ve gittiler. Ben sabaha kadar uyuyamadım."