2 Eylül’de alınan ara kararla, CHP 38. Olağan İstanbul İl Kongresi’nde seçilen İl Başkanı Özgür Çelik ve yönetimi tedbiren görevden uzaklaştırılmış, yerine Gürsel Tekin ve beş kişilik bir heyet kayyum atanmıştı. Beş kişilik heyetten bazı isimler istifa etmişti.
Gürsel Tekin çok sayıda polisler CHP İstanbul İl Başkanlığı'na giriş yapmış, polis CHP'lilere çok sert müdahalede bulunmuş ve bibergazı sıkmıştı. Bunun üzerine CHP yönetimi Gürsel Tekin'e tepki göstermişti. CHP Genel Merkezi, Sarıyer'deki İl Başkanlığı'nı Bahçelievler'e taşımış, polisin işgal ettiği binayı da Genel Başkan Çalışma ofisi yapmıştı.
CHP 24 Eylül’de olağanüstü il kongresini gerçekleştirmiş, tek aday olan Özgür Çelik bin 386 delegenin oyuyla yeniden il başkanlığına seçilmişti.
Bu gelişmenin ardından İstanbul 45. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne CHP kayyumun geri çekilmesi için başvuru yapmış, ve mahkeme tarafından reddedilmişti. Tekin, 'CHP İstanbul İl Başkanı' sıfatını kullanmaya devam etmişti. Tekin'in açıklamalarına partililerden tepki gelmişti.
Tepki gösteren isimlerden biri de CHP'nin 7. Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu döneminde CHP Genel Başkanlık İletişim Koordinatörü merhum Baki Özilhan'ın kardeşi Cafer Özilhan oldu. Özilhan, Tekin'e bazı eleştirilerde bulundu.
"AKP İKTİDARI UYUYAN HÜCRETLERİNİ UYANDIRDI"
Özilhan, "Evet tam da bu işte. Toplum buna hazırken, ana muhalefet partisi CHP halkın desteğini dalga dalga arkasına alırken, halk CHP ye düş önümüze diye her gün bağırırken, AKP-MHP-HUDAPAR iktidarı ana muhalefet içinde Truva atlarından oluşan " Uyuyan hücrelerini, yeter uyutup beslediğimiz " diyerek UYANDIRDI ve düne kadar AKP olan bugün AK PARTİ oldu değil mi Barış Yarkadaş, Gürkan Hacır, Gürsel Tekin, Berhan Şimşek ve onların aparatı maskeli CHP'liler sözde demokrat KAZteciler, Nasıl bari uykunuzu aldınız mı?" diye yazdı.
"BENİM SÜLALEM HARAM YEMEZ!"
Bu eleştirinin ardından Tekin, Özilhan'a Özel'den yanıt verdi. Özilhan'la Teki arasından hararetli bir tartışma yaşandı.
Özilhan, "Söyledim yazdım anlamadılar. Dedim ki, yüreğiniz varsa sosyal medyada yazdıklarınıza yorum yapıyorsam orada saklanıp bana özelden yazmayın. Hele yalan hakaret hiç bugüne kadar yapmadığımı yapar sosyal medyada açıklarım. Yok, ya beyinleri almıyor ya da özel olduğu için nasılsa açıklamaz diyorlar. İktidarın atama memuru işgalci Gürsel Tekin'le başlayayım bu gün. 48 saat önce yazdı cevap verdim. Sustu çekti gitti. Bekledim sosyal medya da da yazsın yok. Hadi başlıyoruz.." başlıyoruz diyerek mesajları ifşa etti.
Tekin, "Benim onurumun sadakası ile yedi sülalen geçinir Cafer" diye yazdı. Özilhan ise şu yanıtı verdi:
Buradan değil benim yazdığım yerden yazacaksın Gürsel. Ben senin yedi sülalenin nerelerden geçindiğini biliyorum ve aylardır yazıyorum susuyorsun, ne oldu? İki kardeşin Ataşehir belediyesinde hangi yıllar çalıştı, görevleri neydiden başlayalım mı? Bana ismimle hitap etmen de saygısızlık önce bunu öğren, zekat konusunda da sıkma canını benim sülalem haram yemez.
Tekin'in, "Soyguncuları savunup benimle derdin ne onu çok merak ediyorum" sözlerine Özilhan, "Ben son derece terbiyeliyim. Sen ve adamların gibi küfür, hakaret etmiyorum. Yorum yazıyorum, bilgilerimi yazıyorum. Terbiyeli ve ahlaklı olmalarını tetikçilerine söyle Gürsel efendi." diye karşılık verdi.
"Gürsel abindim, Gürsel Efendi oldum, öyle mi?" sözleri üzerine Özilhan şunları yazdı:
Benim seninle ve sen gibilerle kişisel derdim, sorunum olmaz. Olamaz da. Ben sosyal medyayı izleyen yazan bir seçmenim. Bir siyasi partinin, kişinin uydusu değilim. Yanındakilerle karıştırma.
Sana hiçbir zaman abi demedim. Sizinle hiç yan yana gelmedim, gelseydim de abi demezdim. Abi benim için çok değerlidir, o nedenle boşver bu abiyi, vs.'yi. Ve sorunun varsa sosyal medyadan yaz, özelden zamanımı çalma. tetikçilerine de söyle bundan sonra tek kelime hakaretlerine onların çukuruna inmeden bin kelime cevapvereceğim. Kendinizle kalın.
