İçişleri ve Ulaştırma bakanlıkları, kamuoyunda tepkiye neden olan radar uygulamalarının ardından otoyollarda seyir hızını düşüren hız uyarı levhaları için inceleme komisyonu kurdu.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Ulaş Karasu, yaptığı yazılı açıklamayla radar ve seyir hızını düşüren hız uyarı levhası uygulamalarının artmasına ve kurulan inceleme komisyonuna tepki gösterdi.
İktidarın yolları radar tarlasına çevirip hazineyi doldurmaya çalıştığını belirten Karasu, ''Türkiye’yi batırdınız, gözünüzü vatandaşın cebine diktiniz. Madem bir komisyon kurdunuz, peki bunu neden radarları yerleştirmeden önce yapmadınız? O zaman aklınız neredeydi? Devlet vatandaşına tuzak kurmaz, fırsatçılık yapmaz'' dedi.
Kurban Bayramı boyunca otoyol ve karayollarında hız sınırlarının sıkça değiştirildiğine, ''yollardaki radar tarlasına'' karşın verilerin kazalarda anlamlı bir düşüş sağlamadığına dikkati çeken Karasu, 30 Mayıs-11 Haziran tarihleri arasında 1.485 mobil radar ile gece-gündüz hız kontrollerinin gerçekleştirildiğini belirtti. Karasu, “2 bin 688'i otoyollarda, 12 bin 465'i de diğer yollarda olmak üzere günde ortalama 15 bin 153 araca hız nedeniyle cezai işlem uygulandığı bilgisi paylaşıldı. Bir de bunun üstüne hız uyarı levhalarının incelemek için komisyon kuruldu. Peki, neden bu radarlar yerleştirmeden önce yapılmadı? Vatandaşın parasıyla yapılan bu otoyolları, yine vatandaşa bedelle kullandırılan iktidar, trafiği de işte bu şekilde 'tuzak kurarak' yönetmeye çalışıyor. Vatandaşa ağır para cezalarıyla ‘yolunacak kaz gibi’ bakılmaz. Devlet vatandaşına tuzak kurmaz, fırsatçılık da yapmaz” dedi.
İçişleri Bakanı’na “İşaret levhalarını usulüne uygun hale getirmeden, yol altyapısını güçlendirmeden ve kuralları standartlaştırmadan, üstelik vatandaşların en çok kullanacağının bilindiği bir dönemde, belli bir hazırlık yapılmadan otoyol ve yol üzerindeki her köşeye radar yerleştirmenin temel gerekçesi nelerdir” diye soran Karasu, “Trafik cezalarından tahsil edilen gelirlerin her geçen gün artması, iktidarınızın bu gelirleri vergi dışı bir gelir kalemi olarak görmesinden mi kaynaklanmaktadır? Cezaların caydırıcılıktan ziyade bir gelir kapısı olarak görülmesi vatandaşın devlete olan güveni zedelemeyecek midir?” sorusuna da yanıt verilmesini talep etti.