Pençe-Kilit Harekât bölgesinde 6 Temmuz 2025 tarihinde yaşanan ve 12 askerin metan gazı nedeniyle şehit olmasının ardından, kamuoyunda yükselen tepkiler ve sorular Meclis gündemine taşındı.
CHP Kayseri Milletvekili ve Millî Savunma Komisyonu Üyesi Aşkın Genç, yaşanan elim olayla ilgili Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler’in yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesinde, kamuoyunda oluşan ciddi soru işaretlerine dikkat çekti. Genç, olayın operasyonel planlama süreçlerindeki zaaflar ve alınması gereken önleyici tedbirlerin yeterliliği açısından irdelenmesi gerektiğini vurguladı.
Metan gazının görünmeyen, kokusuz ve patlayıcı özellik taşıyan bir gaz olduğunu anımsatan Genç, bu gazın özellikle havalandırması yetersiz mağara gibi kapalı alanlarda oksijenin yerini alarak solunum yetmezliğine ve ölüme yol açabileceğini hatırlattı. Ayrıca belli bir yoğunluğun üzerine çıktığında patlama riski taşıdığını belirten Genç, bu tür alanlara girişte çok sıkı güvenlik prosedürlerinin uygulanmasının zorunlu olduğunu kaydetti.
“Gaz ölçüm cihazlarının kullanılması, oksijen seviyesinin izlenmesi, havalandırma sistemlerinin kurulması, kişisel koruyucu donanımın sağlanması, acil durum senaryolarının önceden hazırlanması ve uzman desteğinin alınması gibi temel önlemlerin alınmadığına dair iddialar, olayın ihmal boyutunu gündeme getirmektedir” ifadelerini kullanan Genç, askerlerin şehit olmasına yol açan koşulların tüm açıklığıyla ortaya konmasının, varsa sorumluların tespit edilmesinin ve kamuoyunun tatmin edici şekilde bilgilendirilmesinin hem şeffaflık hem de benzer olayların tekrarlanmaması açısından hayati önem taşıdığını ifade etti.
GENÇ’İN YÖNELTTİĞİ SORULAR
-Pençe-Kilit Harekâtı’nda 6 Temmuz 2025 günü metan gazı nedeniyle hayatını kaybeden asker sayısı kesin olarak kaçtır?
-Söz konusu mağaraya operasyon öncesi gaz ölçümü yapılmış mıdır? Ölçüm varsa kim tarafından, hangi cihazlarla yapılmıştır?
-Mağarada metan gazı riski olduğuna dair bir ön değerlendirme, risk analizi ya da istihbarat çalışması gerçekleştirilmiş midir?
-Personel gaz ölçümü yapılmadan ya da oksijen seviyesi belirlenmeden mi mağaraya gönderilmiştir?
-Gaz maskesi, oksijen tüpü gibi kişisel koruyucu donanımlar askerlerimize sağlanmış mıdır?
-Olayın ardından Millî Savunma Bakanlığı tarafından idari ya da teknik bir soruşturma başlatılmış mıdır?
-Mağarada oksijen değeri yetersiz çıkmışsa, yapay havalandırma sistemi kurulmuş mudur?
-Operasyon sırasında iletişim altyapısında bir arıza veya eksiklik yaşanmış mıdır?
-Mağara girişinde sağlık personeli bulundurulmuş mudur?
-Bakanlık kamuoyuna şeffaf bir rapor yayımlamayı planlamakta mıdır?”
