CHP'de Kemal Kılıçdaroğlu’nun genel başkanlığı kaybettiği 38. Olağan Kurultay'ın iptali talebiyle açılan ve olası her sonucu Türk siyasetinin geleceğini etkileyecek olan davanın duruşması bugün Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde yapıldı. Mahkeme, görevsizlik kararının kesinleşmesini bekleyeceğini ve menfaat temini sebebiyle irade sakatlığının olup olmadığına bakacağını söyleyerek duruşmayı 8 Eylül'e erteledi.

Türkiye siyasetinin geleceğini etkileyecek davanın bugünkü duruşmasında yaşananlar şöyle:

"10.08 - CHP Parti Meclisi üyelerinin celse arası yaptıkları ayrı ayrı müdahillik talepleri zapta geçirildi.


10.14 - Lütfü Savaş'ın avukat Onur Yusuf Üregen: "PM üyelerinin Feri müdahale taleplerine itiraz ediyoruz, yargılamayı uzatmaya yöneliktir. Sözlü yargılamaya geçilmelidir. Dosya karar vermeye yeterlidir. Kurultay divan başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tarafsız davranmaması sebebiyle mutlak butlanla batıldır. Kurultayda divan başkanı Ekrem İmamoğlu koordinasyonunda, Özgür Özel’in kazanması için çok sayıda failin içinde yer aldığı çok sayıda suç işlenmiştir. Kurultayda birçok delegeye nakit para rüşvet verilmiştir. Bu konuda savcılık soruşturması vardır. Asliye Ceza Mahkemesinin Görevsizlik kararı ile bu durum sabittir.

ÖZGÜR ÖZEL'İ DESTEKLEMEYENLERİN İŞTEN ÇIKARILACAKLARI SÖYLENMİŞTİR

Kurultayda delegelere baskı yapılmıştır. Özgür Özel’i desteklemeyenlerin işten çıkarılacakları söylenmiştir. Tüzükteki 3 saatlik süreye riayet edilmemiştir. Kılıçdaroğluna adaylıktan çekilmesi yönünde organize baskı yapılmış ve çekildiği yönünde yalan bilgi yayılarak delege ve kurultay iradesi sakatlanmıştır. Divan Başkanı tarafından oy sayım dökümüne müdahale edilmiştir. Özgür Özel’in kazanacağı algısı oluşturulmuştur.

MUTLAK BUTLAN KARARI VERİLMELİDİR

İradeye fesat karıştırılması durumuna Siyasi Partiler Kanunu M.21/10-11 maddelerinin dışında değerlendirilmeli Türk Medeni Kanunu ve Dernekler Kanunu uygulanmalıdır. 6 Nisan 2025 tarihli CHP olağanüstü kurultay kararı yetkisiz Genel Başkan tarafından alınmıştır. Bu davamız kabul edilirse olağanüstü kurultay da yok hükmünde sayılmalıdır. Olağanüstü kurultay, kanuna karşı hile yapmak amacıyla yapılmıştır. Olağanüstü kurultayın yapıldığı salon elverişsizdir. Bu kurultayda Gayrimeşru Genel Başkan kendini kurtarmak için bir mizansen sergilemiştir. CHP Genel Başkanı Sn. Özgür Özel’in ifade ettiği gibi seçilmeyen bir kişi partiyi yönetemez. İvedilikle Özgür Özel görevden el çektirilmelidir. Karar kesinleşene kadar Kemal Kılıçdaroğlu’na yetki verilmesini talep ederiz. Bu davaya konu usulsüzlükler milli güvenlik sorunudur. Mutlak butlan kararı verilmelidir. Kemal Kılıçdaroğlu ve önceki karar organları göreve çağrılmalıdır. Dosyaya gelen PM üyeleri ve kurultay delegelerinin feri müdahale talepleri kabul edilmelidir."

10.36 CHP AVUKATI ÇAĞLAR ÇAĞLAYAN: "Dava Divan Başkanı İmamoğlu’nun taraflı davranmadığına dayandırılmıştır. Ancak divan 9 kişiden oluşur ve kararlar oy çokluğu ile alınır. Ayrıca davacının beyanları iddianamede dahi yoktur. Seçimde Divan Başkanı görevi Seçim Hakimine devretmiştir. Ceza davası beklenmelidir. Ceza davasında Masak, Tapu Müdürlüğü, SGK ve dosyaya sunulan kamera kayıtlarından bir kişiye menfaat sağlandığı ortaya konamamıştır. İhale ve işten çıkarma iddiası bile yoktur ceza davasında.

Milli Eğitim Bakanı 10 Kasım sorusuna öyle bir yanıt verdi ki…
Milli Eğitim Bakanı 10 Kasım sorusuna öyle bir yanıt verdi ki…
İçeriği Görüntüle

MAHKEMENİZ SEÇİM YARGISINI İNCELEYEMEZ

Bu yargılamayı iki seçim arası süre konusu belki ilgilendirebilir. O süreyi de Divan Başkanı değil seçim hakimi belirler. Bundan da iptal sebebi çıkarılması mümkün değildir. Hukuken. Davacı vekili milli güvenlik sorunu dedi. Milli güvenlik sorunu lafını bir tanık da kullanmıştı ceza dosyasında. Neyin ne olduğu, tanığın kimin tanığı olduğu neyi amaçladığı şimdi açıkça anlaşılmıştır. Mahkemeniz bu yargılamayı Seçimleri Hakim gözetiminde yapılmayan Dernekler Kanununa göre yapamaz. Siyasi Partilerin seçimleri hakim gözetiminde yapılır ve davaya konu kurultay hakim gözetiminde yapılmıştır. Mahkemeniz Seçim Yargısını inceleyemez. Burada tek yetki YSK’dadır. Mahkemeniz görevsizlik kararı vermelidir. Anayasa m.2,67,68 ve 90. Maddeleri ile güvene altına alınan siyasi parti kurma özgürlüğü tam da bunun için getirilmiştir.

DAVANIN REDDİNİ İSTERİZ

Siyasi Partiler Kanunu’na göre Siyasi Partiler Kongrede seçilenler tarafından yönetilir. Mahkemenin Kongre yerine geçip partiyi kimin yöneteceğine karar vermesi mümkün değildir. Siyasi Partiler Kanununda kayyum usulü yoktur. Düzenlemeler sadece kurultaya gitmeyen yönetimlere ilişkindir. Siyasi Partiler Kanunu seçilmişlerin sürekli olarak mahkemelerde baskı altında kalmamaları için vardır. Mutlak butlan iddiası hukuk tekniği açısından da yanlıştır. İrade sakatlanması Hata, aldatma, tehdit olması halinde mümkündür. Olağanüstü kurultay sonrası bu dava konusuz kalmıştır. Siyasi partilerde önemli olan delegenin önüne sandık götürülmesidir ve bu sandık götürülmüş, tekrar Özgür Özel seçilmiştir. Davacı vekili Genel Başkanımız için Gayrimeşru Genel Başkan ifadesini kullanmışsa de, Genel Başkan meşruiyetini ikinci kez delegelerden almıştır. Mahkemeniz seçimlere karışır ise Yüksek Seçim Kurulunun varlık sebebi ortadan kalkacaktır. Bu beyanlarımıza ilişkin Yargıtay kararlarını ve bilimsel görüşleri yazılı olarak sunuyorum. CHP Demokratik ve yasal hakların kullanılabildiği bir partidir. Daha önce partimize açılan bir davaya ilişkin Yargıtay’ın adliye mahkemelerinin bu davalara bakamayacağına ilişkin kararı da sunuyoruz. Davanın reddini isteriz. Davacı taraf sadece Genel Başkan seçimi yönünden bir kısım iddialarda bulunmakta, bu beyanlarla yapılan Parti Meclisi ve Yüksek Disiplin Kurulu seçimlerinin de iptalini istemektedir. Bu durum dürüstlük kuralına aykırıdır. Anayasa Mahkemesi kararlarına göre de Olağanüstü kurultay çağrısı yenilik doğuran bir işlemdir. Tüm taleplerin reddini isteriz."

11.11 - Mahkeme: "Feri müdahale taleplerinin kabulüne karar verildi."

11.24 - Davalı CHP vekili : Biz tanıklar dinlenmesin demedik, tanıklar yalan söylüyor dedik. Davacı kayyum istemiyorum diyor ama öyle olsaydı kurultay yapılsın diye talepte bulunurlardı. Zapta geçsin.

11.28 - Mahkeme : "Ceza davasına bakacağız. Menfaat temini sebebiyle irade sakatlığı var mı ona bakacağız. Sadece menfaat varsa olmaz. Siyaset bir bakıma menfaat işidir. 8 Eylül 2025 saat 11:00 e ertelendi. Bir sonraki celse bitireceğiz. Görevsizlik kararının kesinleşmesini bekleyeceğim."