CHP’den istifa ederek AK Parti'ye geçen Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’na, "milli iradeyi gaspetti" sözleriyle tepki gösteren CHP Aydın Milletvekili Süleyman Bülbül, ANKA Haber Ajansı’na konuştu.

Bülbül, "Yazıklar olsun. AK Parti Genel Merkezi'ndeki fotoğrafını gördüm. O selam verdiği, elini kaldırıp ‘merhaba’ dediği milletvekilleri, il başkanları onun hakkında neler neler söyledi. Böyle bir şey olamaz" ifadelerini kullandı.

"Bugünden itibaren de AK Parti'ye üye olacaksınız' diye talimat veriyorlar"

Özlem Çerçioğlu'nun, "milli iradeyi gasbettiğini, halkın verdiği oyu bir kenara ittiğini" söyleyen Bülbül, "Şimdi çıkmış, ‘Ben, anti demokratik uygulamalara karşı partimden istifa ediyorum’ diyor. Cumhuriyet Halk Partisi'ne... Hangi antidemokratik uygulamalara karşı partinden istifa ediyorsun? İki gündür Büyükşehir Belediyesi'nin çalışanları, CHP üyeliğinden istifa ettirilmek için talimatlar alıyor. Talimatta şu yazıyor: 'Başkanın talimatı gereği CHP'den istifa edin, e-devlet’ten çıktısını alın, bize gönderin. Bugünden itibaren de AK Parti'ye üye olacaksınız' diye talimat veriyorlar. Önce kendine bakacaksın, ekmekle, işle, açlıkla çalışanları tehdit etmeyeceksin. Antidemokratik uygulamalar bunlardır. İnsanların ekmeğiyle, işiyle, işten atılma tehdidiyle oynamaktır" değerlendirmesini yaptı.

"Bu belediye başkanları yumruk gibi, onurlu bir şekilde girdiler"

Çerçioğlu'nun, muhtarlara da "CHP’li muhtarlar istifa etsin" dediğini aktaran Bülbül, şöyle devam etti:

"AK Parti, açıkça hukuk devletinin olmadığı, demokrasi ve özgürlüklerin yaşanmadığı, anayasal hak ve özgürlüklerin yaşanmadığı bir Türkiye’de, haksız ve hukuksuz bir şekilde 17 belediye başkanımız ve bürokratlarını cezaevinde tutuyor. Bu belediye başkanları yumruk gibi, onurlu bir şekilde girdiler. Ne yaptı Özlem Çerçioğlu? ‘Ya içeri gireceksin ya da AK Parti’ye katılacaksın...’ Aktaş denilen, 491 ihaleye giren kişi, CHP’li belediyelerin sadece yüzde 13’ünde iş yaptı. Geri kalan yüzde 87’si AK Parti belediyelerinde. Bu durumda direneceksin. Yani ‘ya içeri gir ya da bize katıl’ talebini reddedeceksin. Bu nedenle Özlem Çerçioğlu, CHP’nin bir adayı olarak iki dönem milletvekilliği, dört dönem belediye başkanlığı yapmış bir kişi olarak CHP’ye verilen oyları, Aydınlı hemşehrilerimizin oylarına yani milli iradeye ihanet etmiştir. Vatandaşlar AK Parti’ye değil, CHP’ye oy verdi. Bu kadar gücünüz vardı da bağımsız aday olsaydı. Özlem Çerçioğlu’nun sokağa çıkacak yüzü kalmayacak."

“Cezaevi tehdidiyle ya da başka baskılarla parti değiştirenlere yazıklar olsun”

CHP'nin devlet kuran, Cumhuriyet kuran bir parti olduğunu, CHP’de politika yapanların, hukuksuzluğa, haksızlığa karşı direnmeleri gerektiğini ifade eden Süleyman Bülbül, "Cezaevinde haksız, hukuksuz yere tutulan belediye başkanlarımıza buradan selam olsun. Zorluklar karşısında, cezaevi tehdidiyle ya da başka baskılarla parti değiştirenlere de yazıklar olsun" ifadesini kullandı.

Bülbül, Nazilli Belediye Başkanı Kürşat Engin Özcan'nın, CHP'nin ve Millet İttifakı’nın oylarıyla seçimi kazandığını, daha sonra AK Parti’ye geçtiğini hatırlatarak, "O zaman da ‘sana verilen oylara ihanet ettin’ diye bağırdım. Aynı şeyi, Özlem Çerçioğlu da o dönem meclis konuşmasında ‘Kürşat Engin Özcan’ın AK Parti’ye geçmesine hakkımı helal etmiyorum’ diyerek bağırdı. Sayın Özlem Çerçioğlu, sana verilen oyları, CHP’ye verilen oyu bir kenara itip AK Parti’ye geçiyorsun. Biz de CHP’ye oy vermiş vatandaşlar olarak diyoruz ki: Hakkımızı helal etmiyoruz" dedi.

“Her şeyin zamanı var, vakti var, hesabı var”

CHP'nin, direnenlerin partisi olduğunu, açılan kurultay davaları, İstanbul’daki davalar, 19 Mart darbesi ile Ekrem İmamoğlu ve belediye başkanlarının haksız, hukuksuz cezaevine konulması gibi müdahalelere karşı her yerde ayakta durduklarını söyleyen Bülbül, şunları söyledi:

"31 Mart 2024’te Ege’de illeri kıpkırmızı oldu. Hiç kazanamadığımız yerlerde yıllar sonra kazandık. Vatandaş, ‘Bu iktidarın yargı aparatlarıyla yaptığı müdahalelerin sonu gelmiştir. Sandık zamanı gelmiştir. Bu iktidar gidicidir’ diyor. Bu saray iktidarının, yargı aparatlarıyla Türkiye’de hukuku bitiren ve siyasette rakiplerini saf dışı etmeye kalkan siyasi iktidara artık ‘Yetti gari’ diyor. Oraya gidenlere de ‘Yetti gari’ diyor. Büyükşehir’de çalışanları CHP’den istifa ettirip AK Parti’ye üye olmaya zorlayanlara diyorum ki: Her şeyin zamanı var, vakti var, bunların da hesabı var.”

"Yaptığınız hukuk dışı uygulamaların hesabını hukuk önünde vereceksiniz”

Süleyman Bülbül, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in, İBB Borsası'na ilişkin açıklamalarına da değinerek, şunları kaydetti:

Halit Yukay'ın teknesine ait yeni bir parça bulundu!
Halit Yukay'ın teknesine ait yeni bir parça bulundu!
İçeriği Görüntüle

“Ben TBMM’de Adalet Komisyonu Sözcüsüyüm. Türkiye’de uygulanan hukuk, kişilere uygulanan hukuk, kişilere yönelik hukuktur. Adil yargılanma ihlalleri vardır. Sayın Özgür Özel de bugün gizli tanık ifadeleriyle hukuksuz biçimde cezaevinde tutulan belediye başkanlarının durumunu belgeledi. ‘Bunları söylersen, kabul edersen dışarıdasın’ demek ne demek? Bu, Ortaçağ ceza hukukundaki ‘kişiden delile gitme’ anlayışıdır. Bu işkencedir, kötü muameledir, hukuk dışılıktır. Adalet Komisyonu grup sözcüsü olarak söylüyorum: Anayasa dışına çıkanlar, kanunsuz emir verenler ve uygulayanlar hukuk önünde hesap verecek. CHP iktidarında, 14. Cumhurbaşkanımız Ekrem İmamoğlu döneminde bu hesap sorulacaktır. Halkımız endişe etmesin. 47 yıl sonra CHP birinci parti olmuştur. Genel Başkanımızı tehdit edenlere sesleniyorum: Yaptığınız hukuk dışı uygulamaların hesabını hukuk önünde vereceksiniz. Biz bu işin peşini bırakmayacağız."