HİLAL SOLMAZ / BABAOCAĞI

Şair Nevzat Çelik’in cezaevine düşmesinin ardından annesi tarafından kaleme alınan şiir, uzun yıllar bestelenmemişti. İlkokul birinci sınıfa kadar eğitim almış bir işçi kadını olan Fahriye Çelik’in yazdığı bu duygu yüklü şiir, 12 Eylül 1980 askeri darbesinin acılarını ve o dönemin travmalarını yaşatırken, aynı zamanda umut ve direnç mesajı taşıyor.

Türkiye Turizminin gözbebeği Peribacaları'ndan biri yıkıldı...
Türkiye Turizminin gözbebeği Peribacaları'ndan biri yıkıldı...
İçeriği Görüntüle

Demans hastası olan Fahriye Çelik’e şiirin bestelenmiş halinin dinletilmesi, Nevzat Çelik için hem mutluluk hem de hüzün kaynağı oldu. Oğluna hasret duygusunu çok güçlü şekilde yansıtan şiir, Tekin Turan’ın dikkatini çekti ve sanatçı, günlerce stüdyosunda çalışarak eseri tamamladı.

Tekin Turan, farmakolog olmasına rağmen çocukluk yıllarından beri müzikle iç içe olduğunu belirtti. Almanya’da piyano, gitar ve şan eğitimi alan Turan, abisi Mahsuni Turan’ın grubuyla Avrupa sahnelerinde yer aldı. Film müziği eğitimi sonrası edebiyatımızın büyük ustalarının şiirlerini besteleme yoluna gitti.

Sanatının amacını “Daha güzel ve yaşanılır bir dünya için besteler yapıyorum” sözleriyle açıklayan Turan, sanatın adaletin sağlanmasında önemli bir araç olduğunu vurguladı. Ancak kariyer baskısı nedeniyle sanatçıların taviz vermek zorunda kaldığını belirten Turan, “Bu ülkede sanatçı olmak da sanatçı kalmak da zor” dedi.