Muğla’nın Milas ilçesine bağlı İkizköy ve Akbelen’de, YK Enerji / Limak-İçtaş ortaklığıyla yürütülen termik kömür projesi ve maden sahası genişletme hamlelerinin ardından, bölgedeki zeytinlikler ve ormanlar yeniden ciddi tehdit altında bulunuyor.

Altı yıldır süren hukuki ve fiili direnişe rağmen, bu sabah kömür şirketi ve muhtar işbirliğiyle zeytin ağaçlarının “taşınması” gerekçesiyle kesime başlandığı iddiası, yörede büyük tepkiyle karşılandı.

AKBELEN’E SABAH BASKINI

Akbelen için mücadele edenlerin seslerini duyuran Akbelen Yuvamız Vermeyeceğiz isimli X hesabından yapılan çağrıda, “Zeytinlikler için geldiler” denildi.

Çağrı şu şekilde:

"Bu sabahın erken saatinde kamyonlar, kesim ekipleri ve jandarma personeli Akbelen'e gelerek zeytin kıyımına başladı. Giriş çıkışlar tutuldu. Engelleniyoruz!"

ÇAĞRIDA BULUNDULAR

Ağaç kıyımını durdurmaya çalışan köylüler ve çevre gönüllüleri direnişe geçti ve sosyal medya üzerinden destek çağrılarıyla seslerini duyurmaya çalışıyor.

TÜM TÜRKİYE'YE ÇAĞRIMIZDIR!

Köyümüz, zeytinlerimiz yeniden ablukada. Ağaçlarımız üzerlerinde meyveleriyle sökülüyor. Bu ülkenin geleceğini 1 şirketin çıkarına satıyorlar! Buna izin veremeyiz, buna asla izin vermeyeceğiz! Tüm herkesi dayanışmaya çağırıyoruz!

"HER YERİ ASKERLE ÇEVİRMİŞLER, SANKİ TERÖRİSTİZ"

Muğla’nın Milas ilçesine bağlı Akbelen Köyü’nde kesim ekipleri, zeytin ağaçlarının sökümüne başladı.

İkizköy Mahalle Muhtarı Nejla Işık, "Her yeri askerle çevirmişler, sanki teröristiz, öyle bir durum. Herkesten yardım ve destek istiyoruz. Bu zeytinler sadece bizim değil, bunu anlatmaya çalışıyoruz. Herkesin emeğine çökecekler. Bütün siyasi partiler, bunu istemeyen bütün vatandaşları çağırıyoruz. Durdurmaya çalışacağız” dedi.

Bölgeye çevik kuvvet ve jandarma sevk edildiğini, köylülerin alana yaklaştırılmadığını belirten İkizköy Muhtarı Nejla Işık, yaptığı değerlendirmede şunları söyledi:

"Sabahın erken saatlerinde başladılar. Her yeri askerle çevirmişler, sanki teröristiz, öyle bir durum. Zeytin sökülen yeri korumaya almışlar, sökümü kolay yapabilsinler, kimse müdahale etmesin diye. Biz sökümün olduğu yere ulaşmaya çalışıyoruz, 8-10 kişiyiz, şu anlık hiçbir yerden gelen yok. Çağrıya çıktık, çıkmaya da devam edeceğiz. Herkesten yardım ve destek istiyoruz. Bu zeytinler sadece bizim değil, bunu anlatmaya çalışıyoruz. Herkesin emeğine çökecekler. Bütün siyasi partiler, bunu istemeyen bütün vatandaşları çağırıyoruz. O kadar sinirliyim ki, söyleyecek söz bulamıyorum. Hatay’da gördük, yaşadık. İnsanları yerlerde sürükleyerek narenciye ağaçlarını söktüler, aynısı şu an burada. Biz de şu an gidiyoruz, çok geniş bir alan oraya ulaşmaya çalışıyoruz. Köyde de herkes yaşlı, herkes işte, kimseye ulaşamadık fazla. Kıyımı göstermek istiyoruz, ne kadar gösterebilirsek. Biraz zor görünüyor çünkü her yeri çevirmişler. Durdurmaya çalışacağız.”

GÖZALTINA ALINDIK

Kızılcık Şerbeti'ne soruşturma… Yapımcılardan açıklama!
Kızılcık Şerbeti'ne soruşturma… Yapımcılardan açıklama!
İçeriği Görüntüle

Akbelen’de tüm tepeler jandarmalar tarafından kuşatılmış durumda. Zeytinlerin kesildiği alana ulaştık. Bu katliam bitene kadar gitmeyeceğimizi söyledik, gözaltındayız.

ZEHRA NİNE DÜN YAŞAMINI YİTİRDİ

Akbelen Ormanı’nın maden sahasına dönüştürülmesine karşı yürütülen çevre mücadelesinin simge isimlerinden 79 yaşındaki Zehra Yıldırım dün yaşamını yitirmişti.

Akbelen ormanlarını korumak için akrabası Esra Işık ile birlikte asırlık çam ağaçlarına sarılarak korumaya çalışan Zehra Nine’nin ölümü İkizköylüleri yasa boğmuştu.

Kanser nedeniyle yaşamını yitiren Zehra Nine dün İkizköy Mezarlığı’nda toprağa verilmişti.

CHP'Lİ MAHMUT TANAL'DAN PAYLAŞIM

Akbelen'deki hareketlilik sonrası CHP milletvekili Mahmut Tanal'dan da bir paylaşım geldi.

X hesabından bir paylaşım yapan Tanal, "Şafak vakti jandarma eşliğinde Akbelen’e girildi, zeytin ağaçları kökünden kesiliyor. Üstelik şu an zeytin ağaçlarının sökülüp yeniden dikilmesi için uygun dönem bile değil. Bu koşullarda yapılan her kesim, ’yeniden dikeceğiz’ yalanının maskesini düşürmektedir” dedi.

Tanal şöyle devam etti:

"Mahkeme süreci beklenmeden, halkın sesi duyulmadan, cenaze günü yapılan bu girişim; doğa katliamının yanı sıra hukuk ve vicdan katliamıdır.

Zehra Nine’nin mirasına, köylülerin iradesine ve toplumun geleceğine saldırıdır. Zeytin, bu toprakların bereketi ve yaşam kaynağıdır. Onu yok etmek, köylünün ekmeğini, halkın geleceğini yok etmektir. Akbelen’de yapılan zulüm, sadece ağaçlara değil, adalete ve demokrasiye de yöneliktir.”