Sakarya’nın Hendek ilçesinde 5 yıl önce meydana gelen, 7 işçinin hayatını kaybettiği havai fişek fabrikası patlamasıyla ilgili davanın karar duruşması Sakarya 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.

Aileler, duruşmadan basın açıklaması düzenledi. Aileler, adalet istediklerini dile getirdi. Ailelere EMEP Genel Başkanı Seyit Aslan ve TİP Genel Başkanı Erkan Baş, CHP PM üyesi Baran Seyhan, CHP Sakarya Milletvekili Ayça Taşkent, Sakarya İstanbul ve Kocaeli baroları destek verdi ve davayı takip etti.

Adalet-2

Baran Seyhan sosyal medya hesabından, "Sakarya'dayım. Hendek Havai Fişek Fabrikası Katliamı'na ilişkin mahkeme kararının Yargıtay tarafından bozulması sonrası ilk derece mahkemesinin karar duruşmasını Sakarya Milletvekilimiz Ayça Taşkent ile birlikte partimiz adına takip ediyoruz." açıklamasını yaptı.

ABD ve Trump için Heybeliada Ruhban Okulu neden önemli?
ABD ve Trump için Heybeliada Ruhban Okulu neden önemli?
İçeriği Görüntüle

Davanın avukatlarından Gülşen Uzuner, "Yargıtay ilamına uyulmasını talep ediyoruz. Müştekilerin de belirttiği gibi göz göre göre gelen bu olaya biz hukuk biliminde olası kast diyoruz. Yargıtay’ın dosyamıza ilişkin kurduğu bozma kararının amacı; üretim organizasyonunun riski arttıran fonksiyonları büyüttüğünü göstermektedir" dedi.

Sanıkların son sözlerinin ardından Mahkeme, Yargıtay ilamına direnilmesine karar verdi. Fabrika sahibi tutuklu tek sanık Yaşar Coşkun, tahliye edildi.

Duruşma salonunda tepkiler yükseldi. Karar sonrası işçilerin yakınları salon çıkışında fenalık geçirdi. Bayılanlar oldu.

Bir işçi yakını mahkemenin sermayeyi koruduğunu belirterek Türkiye Cumhuriyeti2ne hakkını helal etmediğini söyledi.

CHP'Lİ TAŞKENT İSYAN ETTİ

CHP Sakarya Milletvekili Ayça Taşkent duruşma sonrasın yaptığı açıklamada Yargıtay kararına rağmen yerel mahkemenin direnmesine tepki gösterdi. Taşkent, "7 kişinin ölümünden 10'larca kişinin yaralanmasından sorumlu kişiler sadece 5 sene yattıktan sonra tahliye edildiler. Adalet adına üzgünüm. Bu ülkede mağdurların yoksulların adalet mücadelesi vermesi çok zor. Hem Yargıtay'ın kararını hiçe sayan hem halkın vicdanını dikkate almayan, işçinin, emekçinin ölümüne yol açan böyle bir kararın alınması adına üzgünüm" dedi.

NE OLMUŞTU?

Davanın ilk aşamasında, ikisi fabrikanın patronu olan üç sanık hakkında bilinçli taksirle insan öldürme suçundan ceza verilmiş, diğer dört sanık için ise taksirle ölüme sebep olma suçundan hüküm kurulmuştu. Aileler ve müşteki avukatlarının verdiği mücadele sonucu Yargıtay 12. Ceza Dairesi, fabrika sahibi tutuklu tek sanık Yaşar Coşkun’a olası kastla insan öldürmek suçundan ceza verilmesi gerektiğini belirterek kararı işçiler lehine bozmuştu.

Yargıtay’ın cezayı bozmasının ardından savcı, üst mahkemenin aksi yöndeki kararına rağmen Coşkun’un olası kastla değil, bilinçli taksirle insan öldürme suçundan yargılanması yönünde mütalaa sunmuştu.