7 Temmuz’da tutuklanan CHP’li Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar için hazırlanan itiraz dilekçesi İstanbul 8. Sulh Ceza Hakimliği’ne sunuldu. Dilekçede, Karalar hakkında öne sürülen iddiaların soyut ifadelere dayandığı ve herhangi bir somut delil içermediği belirtildi. Özellikle Karalar’ı suçlayan Baki Nugay’ın ifadesindeki tutarsızlıklara dikkat çekildi.
Dilekçede, İstanbul Bilgi Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Adem Sözüer’in bilimsel görüşüne de yer verildi. Sözüer, Baki Nugay’ın ifadelerinin güvenilir olmadığını, ayrıca soruşturmanın usule aykırı yürütüldüğünü vurguladı.
“NE ZAMAN, NEREDE GÖRÜŞTÜĞÜ BİLE BELİRSİZ”
Baki Nugay ifadesinde, temizlik işlerini alan şirketin belediye ile sorun yaşamaması için Karalar’ın kendisinden ödeme talep ettiğini öne sürmüştü. Ancak itiraz dilekçesinde bu iddiaların tarih, yer, tanık ya da belge içermediği, yalnızca soyut bir anlatımdan ibaret olduğu savunuldu. Ayrıca soruşturmada ifade veren diğer kişilerin hiçbirinin bu görüşmeden haberdar olmadığının altı çizildi.
“KARALAR YALNIZCA GÖRÜŞTÜ, HERHANGİ BİR TALEPTE BULUNMADI”
Avukatlar, Karalar’ın söz konusu kişiyi yalnızca müteahhit olarak tanıdığını ve seçim sonrası görüşme talebine yanıt verdiğini, ancak bu görüşmede herhangi bir yasa dışı teklifin olmadığını belirttiğini ifade etti.
“TUTUKLAMA ÖLÇÜSÜZ VE HUKUKA AYKIRI”
Dilekçede, Karalar’ın sabıka kaydının bulunmadığı, sağlık sorunları olduğu ve 67 yaşında olduğu vurgulanarak tutuklama kararının orantısız olduğu ifade edildi. CMK 109. madde uyarınca farklı adli kontrol yöntemlerinin uygulanabileceği hatırlatılarak tutuklamanın hak ihlali olduğu ileri sürüldü.
BİLİMSEL MÜTALAA: “İDDİALAR SOYUT, BAKİ NUGAY MAĞDUR DEĞİL”
Prof. Dr. Adem Sözüer tarafından hazırlanan mütalaada, Baki Nugay’ın etkin pişmanlıktan yararlanan bir faile değil, ancak iddiaların mağduru konumunda olduğu öne sürüldü. Sözüer, beyanlarının çelişkili ve inandırıcılıktan uzak olduğunu, bu nedenle soruşturmanın temel dayanağı olamayacağını belirtti.
“BAZ KAYITLARI TEK BAŞINA YETERLİ DEĞİL”
Sözüer ayrıca, dosyada yer alan HTS kayıtlarının Karalar’la doğrudan bir bağ kurmadığını belirtti. Yargıtay kararlarına da atıf yapan mütalaada, aynı baz istasyonundan sinyal alınmasının kişilerin aynı yerde bulunduklarına dair yeterli delil oluşturmadığı vurgulandı. Özellikle Karalar’ın danışmanı Özcan Zenger’e yönelik suçlamaların da bu verilere dayanmasının hukuki açıdan sakıncalı olduğu dile getirildi.