Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Suat Kılıç, CHP İstanbul İl Yönetimi'nin görevden uzaklaştırılmasına tepki gösterdi.
Kılıç kararın doğru olmadığını belirterek, "Alınan kararın, yasaya uygun olsa bile siyasal hukukumuza ve toplumun ihtiyaçlarına uygun olmadığı kaanatindeyiz." dedi.
YENİDEN REFAH'TAN KAYYUMA NET TAVIR
CHP 38. İstanbul İl Kongresi hakkında açılan davada mahkeme ara karar vererek il yönetimini görevden uzaklaştırarak yerlerine Gürsel Tekin dahil 5 kişiyi atadı.
Kayyum olmayı Gürsel Tekin 'Göreve hazırım' diyerek kabul ederken beraberindekilerden Hasan Babacan bu görevlendirmeyi reddetti. Öte yandan CHP'den, kayyumu kabul eden kim olursa olsun ihraç edileceği yönünde açıklama geldi.
"SİYASAL BELİRSİZLİĞİN İLK HALKASI"
Söz konusu kayyum kararına Yeniden Refah Partisi'nden de tepki geldi. Genel Başkan Fatih Erbakan başkanlığında gerçekleştirilen MYK toplantısı sonrası konuşan Genel Başkan Yardımcısı Suat Kılıç, kararın siyasal belirsizliğin ilk halkası olduğunu belirtti.
İstanbul 45. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin verdiği kararın toplumun ihtiyaçlarına uygun olmadığı kanaatinde olduklarını ifade eden Kılıç konuya dair şunları söyledi:
• "Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul İl Başkanlığı’na kayyum atanmasını siyasal belirsizliğin ilk halkası olarak görüyoruz. Doğru bulmuyoruz."
• "Refah Partisi ve Fazilet Partisi kapatıldığında bile yargı kararlarına saygılıyız dedik. Ama yargı kararlarına saygı başka hukuka uyulması başka. Hukuk karşısında boynumuz kıldan ince ama mesele zaten burada. Yasal olan, hukuki mi değil mi, vicdani mi değil mi mesele burada. Alınan kararın, yasaya uygun olsa bile siyasal hukukumuza ve toplumun ihtiyaçlarına uygun olmadığı kaanatindeyiz."
• "Alev Alatlı’nın Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde ayakta alkışlanan sözlerini hatırlayalım: 'Her yasal hak, helal değildir'. Yargı kararlarıyla Türkiye demokrasisini 1946 öncesine döndürmek doğru değildir. Alınacak kararlar, atılacak adımlar demokrasiyi geriletmemeli, geliştirmelidir. Bu konuda Cumhuriyet Halk Partisi kadar, AK Parti'ye düşen görevler de vardır. Hepimize düşen görevler vardır ama temelde çağrımız yargı makamlarınadır. Yargı makamlarını etkileme durumu var ise siyaset kurumunadır."