Avrupa Parlamentosu (AP) Türkiye Raportörü Nacho Sanchez Amor, yıllık Türkiye raporunun hazırlıkları kapsamında gerçekleştirdiği Ankara ziyaretinde demokrasi ve hukuk devleti konularında sert açıklamalarda bulundu. Türkiye’nin demokratik standartlarının “çok kötü durumda” olduğunu belirten Amor, “Hukuk devleti konusu tam bir felaket” ifadelerini kullandı.
ANKARA’DA YOĞUN TEMAS TRAFİĞİ
AP Türkiye Raportörü Amor, ziyaret kapsamında hükümet kanadı, siyasi partiler ve sivil toplum temsilcileriyle görüştü. CHP Genel Başkanı Özgür Özel ile yaptığı görüşmenin ardından basın toplantısı düzenleyen Amor, son seçim sonuçlarıyla birlikte CHP’nin iktidar tarafından “ciddi bir rakip” olarak görüldüğünü söyledi.
“AYM KARARLARINA UYULMAMASI İNANILMAZ”
Türkiye’de hukuk devleti ilkesinin ağır biçimde zedelendiğini vurgulayan Amor, Anayasa Mahkemesi kararlarının alt derece mahkemeleri tarafından tanınmamasını şaşkınlıkla karşıladığını ifade etti.
Amor, “Anayasanız, AYM kararlarının yürütme, yasama ve yargı için bağlayıcı olduğunu açıkça yazarken alt düzey mahkemelerin bu kararlara direnmesi, halkın haklarını ortadan kaldırıyor. AYM ile ilgili gelişmeler inanılmaz” dedi.
Raportör, özellikle Tayfun Kahraman ve Can Atalay davalarının, yargının siyasi yaklaşımındaki farklılıkları gözler önüne serdiğini vurguladı.
“ANAYASA BİR MENÜ DEĞİL”
Türkiye’de hukukun siyaset karşısında taraflı işletildiğini savunan Amor, “Anayasa bir menü değil; içinden işinize geleni seçemezsiniz. Siyasi hayatın pek çok alanında çifte standart görüyoruz” ifadelerini kullandı.
AİHM KARARLARI HATIRLATILDI
Basın toplantısında, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) Selahattin Demirtaş kararına ilişkin beklentileri de sorulan Amor, Türkiye’nin AİHM yükümlülüklerine uymak zorunda olduğunu hatırlattı.
“Üyesi olduğunuz bir mahkemede davanızı kaybettiyseniz, karara uymak zorundasınız. Türkiye şu anda AİHM’de dava biriktiriyor” sözleriyle Ankara’ya net mesaj verdi.
RAPOR HAZIRLIKLARI SÜRÜYOR
AP’nin Türkiye raporu çalışmalarının devam ettiği belirtilirken, Amor’un açıklamaları raporun içeriğine dair önemli ipuçları sundu. AB ile ilişkilerde temel kriterin “demokratik standartlar” olduğunu vurgulayan raportör, reform beklentilerinin sürdüğünü söyledi.
