TÜİK'in açıkladığı enflasyon oranları son yıllarda oldukça tartışma yaratıyor. ENAG'ın açıkladığı enflasyon verileri ile TÜİK açıkladığı veriler arasında uçurum olması, TÜİK'in enflasyon verilerini nasıl hesapladığını da tartışmalı hale getirdi.
TÜİK, TÜFE'yi oranını belirlerken TÜFE'deki ağırlıklar şimdiye kadar hanehalkı bütçe anketi sonuçlarından elde ediliyordu. Ancak yapılacak değişiklikle artık GSYİH’deki hanehalkı nihai tüketim harcamaları esas alınacak.
DAR GELİRLİNİN GIDA HARCAMASI SEPETTE DÜŞTÜĞÜNDE İNANACAK MI?
Ekonomim'den Alaattin Aktaş'ın yazısı göre, TÜİK söz konusu değişiklik için "Endeksin hem bütünsel hem de ayrıntılı tüketim kalıplarını daha iyi yansıtması hedeflenmektedir" dedi. Acaba durum böyle mi?
TÜFE'deki hesaplama değişikliğinin Avrupa Komisyonu'nun aldığı karara göre şekillendiğinin belirtildiği yazıda, "Bu yeni düzenlemeyle birlikte tüketici fiyatlarındaki artış Avrupa ülkelerinin genelinde daha iyi ölçülecek olabilir. Kaldı ki o ülkelerde enflasyon hangi düzeyde ki daha iyi bir ölçüm kayda değer bir fark yaratsın.
Peki ya Türkiye’deki ölçümün kalitesi ne olacak; daha sağlıklı oranlar mı göreceğiz, yoksa Türk halkının çoğunluğu için daha aleyhte oranlar mı çıkacak ortaya?" diye soruldu.
Özellikle dar gelirlinin harcamalarında gıdan, barınma gibi zorunlu kalemlerin büyük yer tuttuğunun ifade edildiği yazıda, yeni hesaplamayla bu kalemlerin daha düşük çıkması halinde, dar gelirlinin bu verilere nasıl güveneceği soruldu.





