Rus milyarderler ve devlet şirketleri, Avrupa Birliği (AB) yaptırımları nedeniyle birliğe ve üye ülkelere karşı kapsamlı bir hukuk mücadelesi başlattı.
Avrupa Kurumsal Adalet Koalisyonu’nun raporuna göre, açılan davaların toplam büyüklüğü en az 53 milyar avroya ulaştı.
Yatırım tahkimi kapsamında yürütülen ve varlıkların dondurulmasını da içeren 28 ayrı davayı kapsayan bu tutar, AB’nin 2022 yılından bu yana Ukrayna’ya sağladığı askeri yardım hacmiyle yarışıyor.
Dikkat çekici bir diğer veri ise söz konusu davaların neredeyse yarısının 2025 yılı içinde açılmış olması.
ULUSLARARASI TAHKİM MEKANİZMASINA BAŞVURULDU
Rusya sermayesi, hukuki süreçlerde Yatırımcı-Devlet Uyuşmazlık Çözümü (ISDS) mekanizmasını kullanıyor. Bu sistem, yabancı yatırımcıların, ev sahibi devletin eylemleriyle zarara uğradıklarını düşündükleri durumlarda doğrudan devletlere karşı dava açmalarına olanak tanıyor.
Başlangıçta yasa dışı kamulaştırmalara karşı bir koruma kalkanı olarak tasarlanan bu araç, mevcut konjonktürde uyuşmazlıkların ulusal veya Avrupa mahkemeleri dışında ele alınmasını sağlıyor.
FRİDMAN’DAN LÜKSEMBURG’A REKOR TAZMİNAT TALEBİ
En yüksek tutarlı dava, serveti Forbes tarafından 15,2 milyar dolar olarak tahmin edilen Alfa Group kurucusu Mihail Fridman’dan geldi.
Fridman, varlıklarının dondurulması nedeniyle Lüksemburg hükümetinden 16 milyar dolar talep ediyor. Rus milyarder ayrıca İngiltere’ye karşı da benzer bir hukuki süreç yürütüyor.
Mahkemeye başvuran isimler arasında Roman Abramoviç, Pyotr Aven, Aleksey Mordaşov, Alişer Usmanov ve Aleksey Kuzmiçev gibi önde gelen iş insanları yer alıyor.
Şirketler cephesinde ise en ses getiren hamle Rosneft’ten geldi. Rus petrol devi, Almanya’nın Schwedt kentindeki rafineri de dahil olmak üzere varlıklarını kaybetme riski nedeniyle Berlin yönetimine karşı 7 milyar dolarlık dava tehdidinde bulunuyor.
Hukuk savaşına sadece milyarderler değil, özel yatırımcılar da katılıyor. Fonları Euroclear nezdinde tutulan dört Rus yatırımcı, Eylül ve Ekim 2025 tarihlerinde Belçika’ya dava açma niyetlerini resmen bildirdi.
Bu hukuki adımlar, Rusya’nın AB içinde dondurulan varlıklarının Ukrayna için “tazminat kredisi” olarak kullanılması tartışmalarıyla eş zamanlı gelişti.
Belçika Başbakanı Bart De Wever, söz konusu planlara karşı çıkarken olası dava risklerini gerekçe göstermişti.
BRÜKSEL TAHKİM KARARLARINI ENGELLEMEYE HAZIRLANIYOR
Artan dava sayısı karşısında Avrupa Birliği, ISDS kapsamında alınacak kararların uygulanmasını engellemek için harekete geçti.
Uluslararası Sürdürülebilir Kalkınma Enstitüsü’ne göre, Rusya’ya yönelik 18. yaptırım paketi bu konuda yeni tedbirler içeriyor.
Yeni düzenleme, yaptırımların etkinliğini zayıflatması durumunda, Rusya ile ilgili uyuşmazlıklarda verilen tahkim kararlarının AB içinde tanınmasını ve icra edilmesini reddetmeyi öngörüyor.





