Yeni yayımlanan belgeler, Newton’un 17. yüzyılda kaleme aldığı el yazmalarında, 2060 yılına kadar insanlık tarihinde “büyük bir dönüşüm” yaşanacağını öngördüğünü gösteriyor. Fakat Newton’un amacı, kıyametin ne zaman kopacağını tahmin etmekten çok, yanlış kehanetlerle kutsal metinlerin itibarını zedeleyen “fanciful men” yani hayalperest yorumculara karşı bir uyarı yapmaktı.
NEWTON’UN BİLİNMEYEN YÖNÜ: BİLİM ADAMI MI, MİSTİSİZM MERAKLISI MI?
Isaac Newton denince akla gelen genellikle elma, yerçekimi ve hareket yasaları olur. Oysa Newton, çağdaşlarının anlayamayacağı kadar farklı ilgi alanlarına da sahipti: simya, okültizm, İncil’deki gizli şifreler ve kıyamet kehanetleri. Kendine zarar verme pahasına deneyler yapan örneğin gözünün içine iğneler batırarak ışığın doğasını anlamaya çalışan Newton, aynı titizlikle kutsal metinlerde de “evrenin sonu”nu çözmeye çalıştı.
BİR DÖNEMİN SONU MU, YENİ BİR ÇAĞIN BAŞLANGICI MI?
Newton’un mektuplarında yer alan bir hesaplamada, “2060 yılı” dikkat çekiyor. Metinde, “zaman, zamanlar ve yarım zaman” olarak geçen ifadeleri 42 ay, yani 1260 gün sembolik olarak 1260 yıl şeklinde yorumlayan Newton, bu sürecin 800 yılından itibaren başladığını belirtiyor ve şöyle yazıyor:
“Bu dönem 2060 yılında sona erebilir. Daha geç olabilir ama daha erken olmasının bir nedeni yok.”
Ancak Newton’un niyeti, “dünyanın sonunu ilan etmek” değil, dini kehanetleri boşa çıkaran tahminlerin önüne geçmekti. Bir başka notunda, “Ben bunu dünyanın sonu zamanı budur demek için değil, hayal gücüyle hareket edenlerin kutsal kehanetleri itibarsızlaştırmasını önlemek için yazıyorum” ifadelerini kullanıyor.
BİR ELMANIN ARDINDA SAKLI KEHANET
Aradan üç buçuk asır geçmesine rağmen, Newton’un 2060 yılına dair notları hâlâ tartışma konusu. Bazıları bu tarihi teknolojik tekillik, ekolojik çöküş ya da yeni bir bilinç çağının başlangıcı olarak yorumluyor.