Türkiye'de kiralık konut arayanlar, bakımsız ve yaşanılabilirlik sınırlarının altında olduğu ifade edilen evlerin dahi yüksek bedellerle ilana konulduğunu belirtiyor. Duvarları dökülen, tesisatı arızalı, rutubetli ve temel onarımları yapılmamış dairelerin bakımlı evlerle benzer fiyatlardan kiraya verilmesi tepki çekiyor.
Kiracıların geçmişte başvurduğu "onarımı kiradan düşme" uygulamasının neredeyse tamamen ortadan kalktığı belirtilirken, taşınma masrafı, depozito ve emlakçı komisyonuna ek olarak onarım giderlerinin de kiracılara yüklenmesi, tabloyu ağırlaştırıyor. İstanbul, Ankara ve İzmir gibi büyük şehirlerde kiralık ev arayışının "yarışa" dönüştüğü, öğrenciler ve dar gelirli kesimlerin özellikle üniversite bölgelerinde makul fiyatlı ve bakımlı konut bulmakta zorlandığı ifade ediliyor.
"KİRALIK EV İÇİN ZORUNLU STANDART YOK"
Türkiye gazetesinde yer alan habere göre, gayrimenkul hukuku uzmanı Av. Derya Kozal, kiralık konutların yaşanılabilirlik açısından denetlenmesinin zorunlu olmadığını belirterek, "Kiraya verilecek evlerin sertifikalandırılması veya uygunluk raporuna tabi tutulması gerekmiyor" dedi. Kozal, Avrupa'da pek çok ülkede minimum yaşam standardı şartlarının uygulandığını, ABD'de ise bunun yasal bir zorunluluk olduğunu belirtti.
Emlak danışmanı Serdar Kurtoğlu da sahada kimi evlerin "kiralanamayacak durumda" olabildiğini söyleyerek, "Bazen eve girdiğimizde biz bile şaşkınlık yaşıyoruz. Müşteriler yüksek fiyatı görünce tepki gösteriyor ve çoğu zaman bizi suçluyor. Oysa fiyatı belirleyen kişi ev sahibi" ifadelerini kullandı.
Şehir plancısı Dr. Fikret Aktürk, onarım ve bakım maliyetlerinin kiracıya yüklenmesinin ekonomik eşitsizliği artırdığını belirterek, kiralık konutlarda standartların belirlenmesi ve denetim mekanizmalarının güçlendirilmesi gerektiğini ifade etti.
Kozal ise kira sözleşmelerindeki "girdiğin gibi bırakacaksın" maddesi ve depozitonun pratikte çoğu zaman yetersiz kaldığını, resmî hasar tespit süreçlerinin ise zaman ve maliyet nedeniyle tercih edilmediğini söyledi. Kozal'a göre çözüm, kiraya verilecek evlerde yaşanılabilirlik, tesisat ve güvenlik açısından standartlara uygunluğun denetlenmesi, kiracı çıkışında da bağımsız ekspertizle teslim durumunun objektif biçimde raporlanması.
Haberde, piyasadaki sorunların yalnızca kiracıları etkilemediği, ev sahiplerinin de bazı kiracıların bıraktığı hasarlar nedeniyle yüksek onarım maliyetleriyle karşılaştığını dile getirdiği aktarılıyor. Bir ev sahibi yaşadığı durumu şöyle anlattı: "Kiracı çıkarken evin ne hâle geldiğini görseniz, ev sahibinin nasıl mağdur olduğunu anlarsınız. Her kiracı çıkışında eve yaptığım bakım, toplam kira gelirimin yarısı kadar tutuyor. Bir de kira gelirinin vergisini ödüyorum. Sonuç olarak bana neredeyse hiçbir şey kalmıyor."





