Bilim insanları, Mars’taki zaman akışının Dünya’ya kıyasla nasıl değiştiğini ilk kez hassas bir şekilde hesapladı. ABD Ulusal Standartlar ve Teknoloji Enstitüsü’nden fizikçiler, Einstein’ın görelilik teorisini temel alarak Mars’ta zamanın Dünya’ya göre daha hızlı aktığını ortaya koydu.
Einstein’ın genel görelilik teorisi, zamanın her yerde aynı hızda ilerlemediğini; yerçekimi, hız ve konuma göre değiştiğini gösteriyor. GPS dahil pek çok modern teknolojinin çalışması bu ilkelere dayanıyor.
Yeni hesaplamalar, Mars’ta saatlerin Dünya’dakilere göre günde ortalama 477 mikrosaniye daha hızlı ilerlediğini ortaya koydu. Bu fark, gezegenin yörüngesel konumuna göre 226 mikrosaniyeye kadar değişebiliyor.
Bijunath Patla ve Neil Ashby liderliğindeki ekip, hesaplamalarında Mars’ın yüzey yerçekimini, eliptik yörüngesini ve Güneş, Dünya ve Ay’ın gezegen üzerindeki etkilerini dikkate aldı. Mars’ın yerçekimi Dünya’nınkinin yaklaşık beşte biri olarak ölçüldü.
MARS’TA ZAMAN FARKININ SONUÇLARI
Araştırma, Mars’ta uzun süreli yaşam ve iletişim teknolojileri için önemli sonuçlar barındırıyor. Bilim insanlarına göre, Mars’ta 50 yıl yaşayan biri, Dünya’da kalan birine göre 9 saniye daha yaşlı oluyor. Bu küçük fark, gezegenler arası iletişimde büyük öneme sahip.
Şu anda Dünya ile Mars arasındaki iletişim, mesafeye bağlı olarak 4 ila 24 dakika gecikmeyle gerçekleşiyor. Patla, zaman senkronizasyonunun sağlanması halinde bu gecikmelerin büyük ölçüde azaltılabileceğini ifade ederek, “Gerçek zamanlı, kayıpsız bir iletişim mümkün olabilir” dedi.
Ay’da zamanın günde 56 mikrosaniye daha hızlı aktığı biliniyor. Ancak Mars için durum daha karmaşık. Patla, “Mars’ın Güneş’e uzaklığı ve eliptik yörüngesi zaman farklarını daha büyük yapıyor. Üstelik Güneş, Dünya, Ay ve Mars’ın etkilerini aynı anda hesaba katmamız gerekiyor” diye konuştu.
Neil Ashby ise “GPS gibi navigasyon sistemleri hassas saatlere dayanır ve bu saatlerin hızları Einstein’ın teorileriyle analiz edilebilir. Mars için de benzer bir altyapı gerekecek” değerlendirmesinde bulundu.
Araştırma sonuçları The Astronomical Journal dergisinde yayımlandı. Bilim insanları, bu çalışmanın gelecekteki Mars görevleri için iletişim ve navigasyon sistemlerinin senkronizasyonunda kritik rol oynayacağını belirtiyor.
