Bayrampaşa Cezaevi’nde 19 Aralık 2000 tarihinde düzenlenen operasyonla ilgili dava sürecinde, mahkemenin verdiği düşme kararı yargıyı yeni bir aşamaya taşıdı. BirGün’ün aktardığına göre, kararı istinaf mahkemesine taşıyan savcılık, bir gün sonra 18 Kasım 2025’te itiraz dilekçesini dosyaya sundu. Savcılık, sanıkların görev sınırlarını aşarak 12 kişinin ölümüne neden olduğunu ve yargılamanın idari gecikmelerle uzatıldığını belirtti.
OPERASYONDA 12 KİŞİ ÖLDÜ, 29 KİŞİ YARALANDI
Savcılığın itiraz dilekçesinde, operasyon sırasında sanıkların aşırı güç ve silah kullanarak 12 kişinin ölümüne ve 29 kişinin yaralanmasına sebep oldukları vurgulandı. Dilekçede, ölümlerin “faili gayri muayyen” şekilde gerçekleştiği ifade edildi.
OPERASYONA KATILAN PERSONELİN İSİMLERİ GİZLENDİ
Savcılık, yargılamanın tıkanmasında en büyük engelin, operasyona fiilen katılan özel birliklerin kimliklerinin mahkemeden gizlenmesi olduğunu belirtti. Ankara Jandarma Özel Asayiş Komutanlığı’ndan gelen yanıtlarda personel listesine ulaşılamadığı ifade edildi.
SORUŞTURMA İZNİ 6 YIL SÜRDÜ
Askeri personelin yargılanabilmesi için gereken soruşturma izni süreci 6 yıl sürdü. Bu süre boyunca Jandarma, personelin yetkili mercilerin talimatıyla görev yaptığını, aşırı güç kullanmadığını savundu. İstanbul Valiliği, 2 Nisan 2005 ve 10 Nisan 2006 tarihlerinde bu raporları gerekçe göstererek soruşturma izni vermedi. Yargılamanın önü ancak 21 Eylül 2006’da açılabildi.
DOSYA 10 YIL BOYUNCA SAVCIDA BEKLEDİ
Müdahil avukatlar, davanın zamanaşımına girmesinde soruşturmayı yürüten eski Eyüp Cumhuriyet Savcısı Ali İhsan Demirel’in dosyayı 10 yıl boyunca işlem yapmadan bekletmesinin etkili olduğunu belirtti. Demirel, "görevi kötüye kullanmak" suçundan yargılanmış, önce 1 yıl hapis cezası almış, Yargıtay tarafından bozulan ceza sonucu beraat etmişti.
AVUKATLAR: KAMU GÖREVLİLERİ ZAMANAŞIMINDAN YARARLANAMAZ
Avukat Güçlü Sevimli, mahkemeye sunduğu beyanda idari ve yargısal gecikmeler nedeniyle zamanaşımı kararı verilemeyeceğini savundu. Sevimli, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Anayasa Mahkemesi kararlarını örnek göstererek, kamu görevlilerinin zamanaşımından yararlandırılamayacağını vurguladı.
