Güncel

Gürsel Tekin İstanbul İl Başkanlığı'ndan 'al polislerini git' diye çıkarılmış

Gazeteci Murat Yetkin, Gürsel Tekin’in polis eşliğinde CHP İstanbul İl Başkanlığı’na girişine dair medyaya yansımayan konuşmayı kaleme aldı.

Gazeteci Murat Yetkin, “Tekin’in, tartışmalı bir mahkeme kararıyla kayyum atandığı İstanbul İl Başkanlığına polis zoruyla girdiğine ve ‘Al Polislerini git’ diye çıkarıldığına tanık olduk” dedi. Yaşananları değerlendiren Yetkin, “Eğer iktidar cephesinden Tekin üzerinden CHP’yi bölme planı yapan varsa, doğru tercih yapmış sayılmaz; ama verdiği hasar ne gizlenebilir ne inkâr edilebilir ağırlıkta” ifadelerini kullandı.

Yetkin’in yazısının ilgili bölümü:

-8 Eylül’de CHP’nin 102’inci kuruluş yıldönümüne bir gün kala İstanbul İl Binası önünde yaşananlar CHP’nin olduğu kadar, Türkiye’nin iniş çıkışlarla dolu demokratik hayatı için de kara bir sayfa oldu.

-Geçmişte CHP’de Genel Sekreterlik gibi yüksek bir görev yapan Tekin’in, tartışmalı bir mahkeme kararıyla kayyım (*) atandığı İstanbul İl Başkanlığına polis zoruyla girdiğine ve “Al Polislerini git” diye çıkarıldığına tanık olduk.
Bu son kısmını Ensar Aytekin’den dinledim. Aytekin, CHP lideri Özgür Özel’in parti örgütünden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı.

Konuşmanın bir kısmı medyaya yansıdı. Tekin, dışarıda medyaya söylediği “CHP’yi birleştirmeye geldim” mealindeki sözlerini yineleyince, Aytekin sözünü kesmiş, “5 bin polisle mi gelinir?” demişti.

Size aktaracaklarım medyaya yansımamış kısmı.

Aytekin, konuşmanın “Al polislerini git” sözüyle bittiğini söyledi.

Yaraya tuz basmaktır.

Gürsel Tekin, kırk yıllık üyesi olmakla övündüğü partisi CHP, Ekrem İmamoğlu ve belediyeler soruşturmalarıyla boğuşurken iyi bir sınav vermedi.

Daha birkaç ay önce CHP’ye kayyım olarak atanmayı onursuzluk sayarken, -gerçi kendisi kayyım olmadığını sözlük anlamıyla izaha çalışıyor- kayyım atanmayı kabul etti.

İstanbul İl Başkanlığından değil evden de çalışabileceğini söylerken binaya gideceği tarihi ilan etti.

Binaya polisle gitmeyeceğini söylediği gün, binaya polisle gitti, sonra da -koruma polislerini kast etmiyorum- polisle ayrıldı.

Kırk yıllık siyasi kariyerinin son bulduğuna değil, zirvesinde olduğuna inanıyor olabilir.

Süleyman Demirel’in meşhur lafıdır: ‘Siyasetçi, kendi söylediği yalana ilk inanan kişi olmak mecburiyetindedir.’

Eğer iktidar cephesinden Tekin üzerinden CHP’yi bölme planı yapan varsa, doğru tercih yapmış sayılmaz; ama verdiği hasar ne gizlenebilir ne inkâr edilebilir ağırlıkta.