23 Mart tarihinden bu yanan Silivri'deki Marmara Kapalı Cezaevi'nde tutuklu bulunan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve CHP'nin cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu, lisans diplomasının sahte olduğu iddiasına ilişkin, 'Zincirleme şekilde resmi belgede sahtecilik' suçlamasıyla 2 yıl 6 aydan 8 yıl 9 aya kadar hapis cezası talebiyle ikinci kez hakim karşısına çıkıyor.

Duruşma İstanbul Adliyesi'ndeki 59. Asliye Ceza Mahkemesi salonunun yetersiz kalması nedeniyle Silivri'deki Marmara Kapalı Ceza İnfaz Kurumu yerleşkesinde bulunan 1 No'lu duruşma salonunda görüleceği açıklanmış gerginlik çıkmştı.

DURUŞMA BAŞLAMADAN GERGİNLİK ÇIKTI

Ancak duruşma başlamadan gerginlik çıktı. Duruşma salonunun küçük olduğu gerekçe gösterilerek avukat ve basın mensupları içeri alınmadı, bunun üzerine kapı önünde protesto düzenlendi.

Avukatlar yaklaşık yarım saatlik mücadelenin ardından barikatı aşıp kapıya ulaştı. CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik de avukatlarla birlikte barikatı aşanlar arasındaydı. Gazeteci Hilmi Hacaloğlu o anları kayda aldı.

DURUŞMA BÜYÜK SALONA ALINMAZSA İMAMOĞLU'NUN AVUKATLARI KATILMAYACAK

Gazeteci Hilmi Hacaloğlu, İmamoğlu'nun avukatı ile yaptığı görüşmede bu kötü muamelenin kabul edilemeyeceğini, duruşmanın büyük salona alınmaması halinde İmamoğlu'nun avukatları Fikret İlkiz ve Hasan Fehmi Demir'in duruşmaya katılmayacağını söyledi.

Ayrıca İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik'in de içeri giremediği, CHP Grup Başkan Vekili Gökhan Günaydın'ın hakimle konuşmak için binaya girdiği aktarıldı.

KÜÇÜK SALON KRİZİ

CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik ise Ekrem İmamoğlu'nun "Diploma Davası"nın görüleceği salonunun küçüklüğüne itiraz etti. Çelik "Salon değişikliğini talep ediyoruz. 50 kişilik salonda olmaz bu işler. Burada 15 buçuk milyon oy almış cumhurbaşkanı adayı yargılanıyor" dedi.

Büyük salon için itiraz dilekçesi hazırlandı. Eğer duruşma büyük salona alınmazsa İmamoğlu duruşmaya katılmayacak.

DURUŞMANIN HAKİMİ SALONU TERK ETTİ

İmamoğlu davasındaki küçük salon dayatması nedeniyle büyüyen kriz çözülemedi. Duruşmanın hakimi salonu terk etti.

DURUŞMA SALONU DEĞİŞTİ

İmamoğlu ve avukatlarının duruşma salonun değişmemesi halinde duruşmaya katılmayacaklarını açıklamasının ardından yargılama 2 No'lu salona taşındı.

Söz konusu karar dışarıya da tebliğ edildi. Dışarıdaki avukat ve basın mensupları içeri alındı.

İMAMOĞLU AİLESİ DURUŞMA SALONUNDA

Nuri Aslan, Dilek Kaya İmamoğlu, Selim İmamoğlu ve Hasan İmamoğlu da duruşma salonunda. Ekrem İmamoğlu’nun getirilmesi bekleniyor.

İMAMOĞLU VE AVUKATLARDAN DURUŞMAYA KATILMAMA KARARI

Son dakika bilgisine göre; yaşananlar sebebiyle, Ekrem İmamoğlu avukatlarıyla birlikte duruşmaya çıkmama kararı verdi.

İmamoğlu, İmamoğlu ailesi, avukatlar ve vekiller duruşma salonunu terk etmeye başladı.

CHP'den edinilen bilgiye göre kararın "savunma hakkının kısıtlanması" sebebiyle alındığı öğrenildi.

HAKİM VE AVUKATLAR ARASINDA TARTIŞMA

Hakim ile avukatlar arasında tartışma yaşanıyor.

Müdafi avukatlar ve katılımcılar dışarı çıkınca hakim şu ifadeleri kullandı:

"Mahkemenin tutumunun farkındasınız, neyi kötüye kullanıyorsunuz? Buraya geçtik, son derece makul. 1 No.’lu salon müsait değil. Duruşma zaten 2 saat sarktı, burada tepki göstermenizin sanığa ne katkısı var? Sok derece makul bir çözüm getirdik. Ben sanığı alacağım, müdafiler neden gelmedi bilmiyorum. İnsanlar neden dışarı çıkıyor bilmiyorum. Nezaketi kötüye kullanıyorsunuz. Mazeret kabul etmeyeceğin. Kimseye güneşin altında bekleyin diye talimat vermedik. İnsanları da kışkırtıyorsunuz. Ne gereği var? Sanık müdafileri niçin katılmıyorlar duruşmaya? Mahkeme geri adım atmış gibi bir görüntü oluşturmaya çalışıyorsunuz."

Müdafi avukatlar ise, 2 saat boyunca güneşin altında bekledikleri ve büyük salona alınmadıkları için tepki gösteriyor.

Hakim, avukatlara "Duruşmayı yapacağımıza ve o iletişimi sizinle kuracağımıza hala inanıyorum" dedi.

CHP'LİLERDEN ADALET BAKANI'NA TEPKİ

CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın Adalet Bakanı Yılmaz Tunç'a tepki gösterdi.

Laleli 'Dağ Grup'a yapılan kara para operasyonunda sistem tüm çıplaklığıyla ortaya çıktı! 48 milyar lira...
Laleli 'Dağ Grup'a yapılan kara para operasyonunda sistem tüm çıplaklığıyla ortaya çıktı! 48 milyar lira...
İçeriği Görüntüle

Günaydın, "Ekrem başkan diploma davasında avukatlar, gazeteciler, izleyiciler salona alınmıyor. Duruşmalara rahatlıkla girilsin (!) iddiasıyla Silivri’ye alınan duruşmada, bu kez de duruşmanın küçük salona alınması gerekçe gösterilerek kapılar duvar ediliyor. Duruşmalar aleni, Türkiye bir hukuk devleti değil mi Yılmaz Tunç?" dedi.

"YARGI ADINA ÇOK BÜYÜK BİR AYIP YAŞANIYOR"

CHP Yüksek Disiplin Kurulu üyesi İsmail Emre Telci de yaşananlara tepki gösterdi. Telci, "Burada yargı adına çok büyük bir ayıp yaşanıyor. Biz Adalet Bakanlığı'na bağlı bir duruşma salonuna avukatlar olarak sokulmuyoruz. Bunu herkesin takdirine sunuyoruz. Bu yapılan açık faşist bir uygulama. Burası sıkıyönetim mahkemeleri dönemi değil. Öyle olduğunu iddia ediyorlar. Burası duruşma salonu." değerlendirmesini yaptı.

ZORLA GETİRME KARARI

“Diploma Davası”na katılmama kararı alan Ekrem İmamoğlu’nu, Hakim duruşma salonuna getirilmesi talimatını verdi

"OLAĞAN KOŞULLAR SAĞLANDIĞINDA İMAMOĞLU SALONDA OLACAKTIR"

CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, İmamoğlu'nun duruşmaya katılmama kararına ilişkin yaptığı açıklamada şunları kaydetti:

"Bugün Silivri'de saat 11:00'de başlayan bir ceza davası görülecek idi.

Bugün için 1 No'lu salonda duruşmanın yapılacağı söylendi. Saat 08.00 itibariyle hem avukatlar ve seyirciler duruşma salonunun önündeydi. Saat 12'ye kadar duruşmaya kimse alınmadı. Avukatların adliye binasına alınmaması, duruşma salonuna sığmamak ne demek? Silivri'de en az 2 büyük duruşma salonu varken; avukatların baro odasına bile girmeye izin vermiyorsunuz.

2-3-4 salon tartışmaları arasında hakim en küçük salona geldi ve 'ne demek avukatların salona gelmemesi' dedi.

Ekrem İmamoğlu'nun avukatları, müdafiler içeri giremedi. Duruşmaların aleni olması gerekirken seyirciler de içeri alınmadılar.

Bu nedenle müdafi arkadaşlarımız gönderdikleri dilekçeyle bu şartlar altında giremeyeceklerini söylediler ve kayıt altına aldılar."

Hakimin İmamoğlu'nun duruşma salonuna getirilmesi talimatı verdiği yönündeki iddiaya ilişkin ise Günaydın şunları kaydetti:

"İmamoğlu'nun zorla salona getirilmesi söz konusu olamaz. Olağan yargılama koşulları sağlandığında Ekrem İmamoğlu salonda olacaktır."

İMAMOĞLU SALONDA: KOLLARINI BAĞLAMIŞ PÜR DİKKAT HAKİMİN GÖZÜNE BAKIYOR

Ekrem İmamoğlu alkışlarla duruşma salonuna gelirken, duruşmada da tek bir müdafi avukat bulundu.

Hakim, CMK’da salonda görüntü ve ses kaydının suç olduğuna ilişkin maddeleri okuyor. İmamoğlu kollarını bağlamış bir halde pür dikkat hakimin gözünün içine baktı uzun süre...

"SAVUNMA YAPMAK İSTEMİYORUM"

İmamoğlu, "Sekiz aydır hukuk taciziyle karşı karşıyayız. Bize göre masum olan insanların masuniyet karinelerinin çiğnendiği zor bir dönemdeyiz. Müdafilerin Tora Pekin, Fikret İlkiz, Hasan Fehmi Demir salona giremediler. Savunma yapmak istemiyorum" dedi.

İmamoğlu şu ifadeleri kullandı:

-Şüpheniz olmasın. İzahınızı ve hassasiyetinizi dikkatlice dinledim. O çemberin dışında yaşananlar, burada bulunan müdafilerim başta olmak üzere avukatları ilgilendiren konularda İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca çok fazla şikayetlerle karşı karşıya olduğumuz bir gerçektir.

-Tutuklu bulunan müdafi Mehmet Pehlivan’ın benim adil yargılanma hakkımın da elimden alındığı şekliyle haksız yere tutuklandığını düşünüyorum. 8 aya yakın bir süredir tümüyle yargı tacizi altında, tümüyle hukuksuzluklarla dolu, sabah eve baskın yaparak zor bir dönemin içerisindeyiz. Bizim bugün yapılacak davamızdan salonla ilgili bu sabah haberdar olduk. Cuma’dan bize ulaşan bir detay olmadı

-Bugün gelen kalabalık bir avukat, seyirci kitlesi var. En dar salona alınmasına karşı da içeri giremeyen avukatlarımız oldu. Hasan Fehmi Demir, Tora Pekin ve Fikret İlkiz. Ekip çalışması yapılıyordu.

İmamoğlu duruşmanın ertelenmesini istedi.

P1-25

Ekrem İmamoğlu şöyle devam etti:

"Söyleyeceklerim çok fazla, Bu mahkeme sınırlarına sığmayacak kadar. Tam 2 saat sonra haberdar edildim. 10.30’da buraya geldim, 12.30’u geçerken sizin bu salona geçiş yapmaya karar verdiğinizi bize söylediler. O esnada kargaşalar sürerken adını saydığım 3 müdafinin buradan ayrıldığını öğrendim. 2 saatten fazla durduğum yer de durulacak yer değil. Kendimizi burada ifade etmeye gayret edecektik

Belki de gelmiş geçmiş Türkiye’nin en absürt davası. Yıllar boyunca da konuşulacak. 35 yıl önce yaptığım geçişte tek bir evrakın dahi sahte olmadığı bir absürt mahkeme. Çok zor bir ortamdayız. Daha hassas davranılması gerektiğini düşünüyorum. ‘Yıllık izindeydim, başka salonları gördüm’ demeniz önemli ama dünyanın dalga geçtiği evrakta sahtecilik davasında Ekrem İmamoğlu’nun ve müdafilerinin daha önce bilgilendirilmesi gerekirdi

Bayılan avukat oldu, insanların o duruma düşmesine gerek olmazdı. Sadece bir müdafiim burada şu anda. Bu yargılamanın ertelenmesi gerektiği talebini size iletmek isterim. Yaklaşık 10 aya yakın mahkemeye muhatap hâldeyim”

Ayrıntılar gelecek...