Güncel

Ekrem İmamoğlu o 'bilirkişi' nedeniyle hakim karşısına çıktı! Tıpış tıpış gidecekler...

İBB Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu, Saraçhane'de Bilirkişi S.B. hakkında düzenlendiği 'Turpun Büyüğü' başlıklı basın toplantısı nedeniyle ilk kez hakim karşısına çıktı. İmamoğlu'nun "Tıpış tıpış gidecekler" sözü duruşmaya damga vurdu. Duruşma, ertelendi. İşte detaylar...

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu, 27 Ocak’ta yaptığı “Turpun Büyüğü” başlıklı sunum nedeniyle açılan davada ilk kez hâkim karşısına çıktı.

“Bilirkişi ve tanığı etkilemeye teşebbüs” ve “adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs” suçlamaları yöneltilen İmamoğlu’nun yargılandığı dava, Silivri (Marmara) Cezaevi yerleşkesindeki duruşma salonunda yapıldı.

Duruşmaya İmamoğlu’nun ailesi, CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve çok sayıda partili katıldı. İmamoğlu’nun annesi Havva İmamoğlu da ilk kez bir duruşmada oğlunun yanında yer aldı. Salona girerken “Cumhurbaşkanı İmamoğlu” ve “Hak, hukuk, adalet” sloganları atıldı.

İMAMOĞLU GAZZE MESAJI İLE BAŞLADI

Ekrem İmamoğlu, savunmasına İsrail'in işgali altındaki Gazze'ye değinerek başladı:

“Burada kendi davamı savunurken kalbim başka yerlerde. Gazze için yardıma giden cesur insanların filosuyla beraberdir. Bu tüm dünyanın insanlık onurunu koruma mücadelesidir.”

İmamoğlu, Dün Trump ve Erdoğan zirvesindeki, "Rahip Brunson" olayına dikkat çekti. İmamoğlu şunları ifade etti:

“Bir Başkan ‘Rahip Brunson’u bırakacaksınız’ dedi, bıraktılar. Asıl bu yargıya müdahaledir. Saldırıyorlar, saldırsınlar. Korkmayacağız. Bu millet cesurdur. Zulümle kurulan her düzen yıkıldı, bu da yıkılacak.”

SÖZLERİNİ BÖYLE BİTİRDİ

İmamoğlu, savunmasının sonunda şu ifadeleri kullandı:

“Artık değişme zamanı geldi, millet gelecek bu tek kişilik sistem tıpış tıpış gidecek. Barış umutlarını kendi iktidarı için yıpratan, yalnızca iktidarı için yaşayan bir ruh hali istemem. Milletle yürüdüğümüz hedef nettir, önce adalet önce hürriyet. Bu sözler onların kulaklarında çınlayacak. O da ‘Her şey çok güzel olacak’.”

HAKİM BİLİRKİŞİNİN DİNLENMESİNE İTİRAZ ETTİ

İmamoğlu’nun avukatları, dosyada yer alan bilirkişi S.B.’nin duruşmada dinlenmesini talep etti. Avukat Hasan Fehmi Demir, “Müvekkil görev olarak bir basın açıklaması göstermiştir. Bilirkişi S.B. dosyada dinlenmemiştir” diyerek usule aykırılıklara dikkat çekti. Ancak mahkeme, bilirkişinin dinlenmesi talebini reddetti.

DAVA 12 ARALIK'A ERTELENDİ

Yaklaşık iki saat süren duruşma sonunda hâkim, yeni duruşma tarihini 12 Aralık 2025 olarak belirledi. Tutuklu avukat Mehmet Pehlivan’ın duruşmaya katılımı da gündeme geldi.

İşte canlı canlı takip edilen haberde anbean bunlar yaşandı:

DAVA ERTELENDİ | 12.00

Hakim, bilirkişinin dinlenmesini reddetti. Duruşma 12 Aralık'a ertelendi

MEHMET PEHLİVAN'IN DURUŞMAYA KATILMASI TALEP EDİLDİ | 11.47

İmamoğlu'nun tutuklu avukatı Mehmet Pehlivan'ın duruşmaya katılması talep edildi.

İmamoğlu Müdafii Av. Hasan Fehmi Demir:

Sorguya bu aşamada ekleyeceğimiz husus yoktur. Delillerle ilgili talebimiz olacak. Öncelikle tutuklu meslektaşımız Av. Mehmet Pehlivan’ın katılma talebi vardı. Ara karar oluşturulmasını talep ederim.

Hakim: Başka beyanınız var mı?

Demir: Var, buradaki yargılama aleniyeti ihlal ediyor. Müvekkil söz konusu açıklamada adı geçen bilirkişinin 24 ayrı dosyada görev almasını söylüyor, kamuoyunu bilgilendirmeye yöneliktir, ifade özgürlüğünün kullanılmasıdır.

Müvekkil görev olarak bir basın açıklaması göstermiştir. Bilirkişi S.B. dosyada dinlenmemiştir. Başka bir dosyadaki ifadesi alınıp, bu dosya içerisine alınmıştır. CMK usullerine aykırıdır, mahkemede dinlenmesini talep ederiz.

Savcılık lehe delilleri de toplamamıştır. Dosyayla ilgisi olmayan bilgilere iddianamede yer vermiştir.

İMAMOĞLU'NUN SAVUNMASI BİTTİ | 11.43

İmamoğlu, savunmasını şu sözlerle bitirdi:

Artık değişme zamanı geldi, millet gelecek bu tek kişilik sistem tıpış tıpış gidecek.

Barış umutlarını kendi iktidarı için yıpratan, yalnızca iktidarı için yaşayan bir ruh hali istemem.

Milletle yürüdüğümüz hedef nettir, önce adalet önce hürriyet.

Bu sözler onların kulaklarında çınlayacak. O da “Her şey çok güzel olacak”.

İMAMOĞLU TUTUKLU BELEDİYE BAŞKALARINI GÖSTERDİ | 11.40

Savunmasına devam eden Ekrem İmamoğlu, eline bir pano alarak duruşmada gösterdi. İmamoğlu, milyonlarca oy alan belediye başkanlarının hapiste olduğunu ifade etti.

İmamoğlu, savunmasına şöyle devam etti:

Demokrasi, kardeşlik dayanışma kelimelerinden nefret ediyorlar. Yaş ortalamamız 34, Türkiye genç. Ama üretemiyor. Gençlerimiz size inanmıyor. Halkla temas kurduğunuz an yok.

İMAMOĞLU SAVUNMASINA GAZZE İLE BAŞLADI | 10.37

İmamoğlu:

Burada kendi davamı savunurken kalbim başka yerlerde. Gazze için yardıma giden cesur insanların filosuyla beraberdir. Bu tüm dünyanın insanlık onurunu koruma mücadelesidir.

Bu ay bereketli bir ay. Çalışma arkadaşlarım İstanbul’da yirmiye yakın kreş, kavşaklar, arıtma tesisleri vs açıyorlar. Toplam ortaya koyduğumuz bütçe 150 milyar lirayı aşmaktadır. Bu sosyal belediyeciliğin en net tezahürüdür.

İstanbul Büyükşehirde de daha önceki belediye görevlerimde de birlik ve beraberlik için devletin her kademesini davet etmişizdir. Elazığ’daki okul açılışına hiçbir devlet görevlisi gelemedi.

Beylikdüzü’nde okul açtım, gelemediler. Cami açtık, imam gelemedi. Bir kere mevlüt okundu, adamı sürdüler.

Bugün mahkemedeyim, hakim burada. Bilirkişi şu anda hayatımızın her alanında yer alıyor.

Yine bir telaş var. Savcılık başka bir suçlamayı niye bu iddianameye ekleme ihtiyacı hissediyor.

Alınganlık davasının iddianamesinin bilirkişilik mevzusu ile ne ilgisi var? Savcı bilirkişi işini neden panelde anında açılan soruşturmaya bağlamaya çalışıyor? Bu iddialar nasıl kaleme alınabiliyor, nasıl yazılabiliyor?

Adalet Bakanı bir partinin ilçe binası önünde demeç veriyor ama ben etkilemişim. Ve diyor ki bunlar mı Türkiye’yi yönetecek?

Mensubu olduğu parti lehine etkilemek. Nasıl hakkımı aradığımı Allah da biliyor, milletimiz de.

Bilirkişiyi ve bilirkişi raporlarını eleştirmeye ilişkin bir engel yok. Benim bilirkişiyi eleştirmemi suç kabul etmiş. Doğruyu söyleseniz de eleştiri yapamazsınız, bunu suç kabul ederiz demişler.

Bu benim konumum gereği millete verdiğim sözdür, vazifemdir, nokta.

11 aydır maruz kaldığımız saldırılarla, 19 Mart itibariyle yürütülen süreçle, Turpun Büyüğü, Ahtapotun Kolları diyerek daha soruşturma yokken suçlu ilan edenler ile karşı karşıyayız.

Bir Başkan Rahip Branson’u bırakacaksınız dedim bıraktılar dedi. Asıl bu yargıya müdahaledir. Saldırıyorlar, saldırsınlar. Korkmayacağız. Bu millet cesurdur.

Zulümle kurulan her düzen yıkıldı, bu da yıkılacak. ,

Tarihin doğru tarafında duruyorum. 86 milyon yurttaşımızı tarihin doğru tarafında durmaya davet ediyorum.

Hukukun olmadığı yerde hiçbir şey olmaz. Bilirkişi davasıymış, hadi oradan.

Daha önce başvurulmuş çokça mahkemece hakimlerin reddettiği kayyum atanması talebini bir mahkeme kabul ediyor. Siyasi güdümlü harekete geçiliyor. Giden yine herkesin cebinden gidiyor

İki gün önce yine sefil bir karar. Utanıyorum. İcra memurlarının hali ortadaydı. Bu ülkeyi nasıl bu hale getirirsiniz?

Ahmak davası, Ekrem İmamoğlu’na siyasi yasak koymak için bir dava olacak. Peşinde koşacaksınız. Diplomamı iptal etmek için kendilerini paralıyorlar.

Ahmak davası, Ekrem İmamoğlu’na siyasi yasak koymak için bir dava olacak. Peşinde koşacaksınız. Diplomamı iptal etmek için kendilerini paralıyorlar.

18 yaşındaki Ekrem’e bile güçleri yetmiyor.

18 yaşındaki Ekrem cumhurbaşkanı olacakmış. Annem anlamadı, onlar anladı. Annem de ilk defa duruşmaya geldi.


Beni insanlar çok seviyor. Bu akıl 2019’da sevgi pıtırcığı diye dalga geçti benimle. Sevgiyi bilmiyorlar, gayeleri düşman yaratmak.

Şimdi bir de çirkin davası. Bir siyasetçi sırıtarak bana fuarda laf atıyor. Bana terörist muamelesi yapmaya çalışıyor. Ona öyle öğretilmiş, her yol mübah demişler. Ben kendisine ne demişim?

Kürsüye çıktığında kendinden olmayan herkese hakaret etmeye alışmış olan bir kişi siyaset yapacak, ben yapamayacağım öyle mi?

Devre arası hakem değiştirir gibi dava arası hakim değiştirmeler, heyet değiştirmeler.

Yaptıkları ve yaşattıkları her şeye rağmen biz adil olmaya devam edeceğiz.

Ahmak davasında hakim sürüldü. İBB’de Akp’nin grup başkanvekili aynen şunu söyledi: sürdüğümüzü birazdan açıklayacağım.

Diploma idare davası. Yine heyetten iki kişinin yeri değişiyor.

Büyükçekmece davası, hakim 4 celsedir mütalaa bekliyor, savcı vermiyor. 4. celse sonunda hakimin yeri değişiyor.

Beni bu noktaya getiren süreç sadece bir bireyin adalet arayışı değildir. Bu dava ve diğerleri temel hak ve özgürlükler mücadelesidir. Bu yapılanlar Türkiye’nin demokratik yapısına tehdittir.

Ülkemiz yıllardır yargının siyasetin bir aracı haline gelmesini izliyor. Baskılar, yer değiştirmeler, her yerde aynı kişiler.

17 Ocak’ta AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı şu açıklamayı yapıyor “Daha turpların büyüğü heybede”. Masumiyet karinesini yerle bir eden bu ağır suçlamaya karşı ifade özgürlüğümü kullandım ve açıklama yaptım.

Hukukun üstünlüğünde dünyada 117. Sırada, Avrupa’da sondayız

Hepimizin vazifesi bunu sorgulamaktır.

Biz bu mücadelemizi geleceğimiz için, çocuklarımız için veriyoruz.

Bir kişinin iki dudağı arasında bir devlet olmaz. Bunun sonucu ağırdır.

Bilirkişi olayına benziyor. Ben her şeyi bilirim anlayışı.

Bu milletin karakteri var, ben ezelden beri hür yaşadım der.

Attığımız her adıma, her hizmete sakıncalı bakan bu anlayışa göre biz suç işliyoruz. Bu parti devleti anlayışı. İktidarı demokratik yollardan değiştirme suçu işliyoruz. Onun için buradayız.

Bir bilirkişi, nasıl bir bilirkişi ki adı hep bizim davalarda geçiyor?

Biz yapılan yanlışları ortaya çıkardığımız için buradayız, Silivri’deyiz. Ekrem İmamoğlu isminden korkuyorlar, bizi tehdit olarak görüyorlar. Asıl olarak milletin iktidarından korkuyorlar.

Evet, onların verdiği zarara karşı en büyük tehdit biziz. Bu yolda yürüyecek olan millettir diyoruz millet.

Türkiye’de meclis güçsüzleştirilmiştir, milletten uzak bir külliyede alınan kararlar ülkenin kaderinin tayin etmeye başlamıştır.

Türkiye Cumhuriyeti Devleti milletimize aittir.

Günahları olanlar korkarlar, ben korkmuyorum. Kimin rekabetten kaçtığını milletimiz görüyor. Milleti akılsız zannedenler çok büyük bir yanılgı içerisindeler.

Ben aziz milletimize sesleniyorum, adalet yoksa kanunlar uygulanmıyorsa hangi barışı sağlayacağız? Korkuyla mı, tehditle mi? Okyanus ötesindeki bir ülkeyle mi?

AİHM kararlarını, AYM kararlarını niye tanımıyorsunuz? Milletin sandığıyla kutsal oyuyla derdiniz nedir?

İMAMOĞLU'NUN YANITINA ALKIŞ TUFANI | 10.32

İmamoğlu duruşma salonuna geldi. "Cumhurbaşkanı İmamoğlu" sloganları atıldı.

Loading...

Hakim, İmamoğlu'nun tahsil durumunu sordu. İmamoğlu, "Yüksek lisans" yanıtın verince salonda alkış tufanı koptu.

İmamoğlu, "Sabıka kaydı" sorusuna da, "Yok Allah'a çok şükür" dedi.

İmamoğlu, "Sayın hakim sizi hiç göremiyorum" deyince de hakim önündeki ekranı yana çekti.

DURUŞMA BAŞLADI | 10.30

Hakim duruşmayı açtı.

"CUMHURBAŞKANI İMAMOĞLU" SLOGANLARI | 10.28

Duruşma salonunda "Cumhurbaşkanı İmamoğlu" ve "Hak Hukuk Adalet" sloganları atıldı.

Hakim sessizlik talep etti.

HAKİM VE DURUŞMA SAVCISI GELDİ | 10.15

Avukat Kaan Kaplan, duruşma hakimi ve savcısının salona geldiğini aktardı.

Hakim, "Hızlıca herkesin oturmasını sağlayın" dedi. İmamoğlu, henüz duruşma salonuna gelmedi.

ÖZGÜR ÖZEL VE İMAMOĞLU AİLESİ DURUŞMA SALONUNDA | 10.12

İmamoğlu'nun duruşması için CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Dilek İmamoğlu, Selim İmamoğlu, Havva İmamoğlu ve CHP Vekilleri duruşma salonu önüne geldi.

Anne Havva İmamoğlu'nun oğlunun bir duruşmasına ilk kez geldiği öğrenildi.

İMAMOĞLU İLK DURUŞMAYA KATILMAMIŞTI

12 Haziran’da yapılması planlanan ilk duruşma, son anda alınan kararla Çağlayan yerine Silivri Cezaevi yerleşkesindeki duruşma salonuna taşınmıştı. Bu değişikliğe tepki gösteren İmamoğlu ve avukatları, kararı protesto ederek duruşmaya katılmamıştı.

İmamoğlu, sürece ilişkin sosyal medya hesabından şu açıklamayı yapmıştı:

“Aldığımız nefese dava açıyorsunuz. Her davanın savcısı aynı, bilirkişisi aynı, hukuksuzluğu aynı. Bunlar da yetmiyor bir gün önce yargılamanın yapılacağı yeri değiştiriyor bana ve avukatlarıma son anda haber veriyorsunuz. Kendimizi savunmamızdan bile korkuyorsunuz. Savunma hakkımızı engelleyen bu keyfi uygulamalarınızı kabul etmiyorum. Bugünkü duruşma usulsüzdür, yargılama esaslarına uygun değildir. Böyle bir sürecin parçası olmayı reddediyorum ve bu nedenle bu duruşmaya katılmayacağım. Bağımsız Türk yargısına ve yargı üyelerine sonuna kadar güveniyorum, ama planlanan bu sürecin bir parçası olmayı reddediyorum.”

İMAMOĞLU O SUNUMDA NELER SÖYLEMİŞTİ

İmamoğlu, CHP’li belediyelere yönelik davalarda bilirkişi olarak görev yapan S.B. hakkında çeşitli iddialarda bulunmuştu. Beylikdüzü dönemindeki bir ihaleye ilişkin açılan davada, “S.B.’nin olmayan bir raporu varmış gibi mahkemeye sunduğunu” öne sürmüştü.

İmamoğlu ayrıca, İstanbul’da 8 bin 800 bilirkişi olmasına rağmen kendi dosyalarının sürekli aynı kişiye verildiğini sorgulamış, İETT ve İSPARK dosyalarında da yine aynı ismin görev aldığını ifade etmişti.

Beşiktaş ve Esenyurt soruşturmalarında da yer alan S.B.’nin, üç kişilik heyet yerine tek başına imzaladığı bir raporun geçerli sayıldığını belirten İmamoğlu, bu raporun Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in tutuklanmasına gerekçe yapıldığını da dile getirmişti.