Ekonomi

Ciner'in Park Elektrik hisselerinde büyük düşüş

Ciner Grubu'na ilişkin yakalama ve gözaltı kararı sonrası, Park Elektrik hisselerinde büyük düşüş yaşandı.

Turgay Ciner hakkında çıkarılan yakalama kararı, ortağı olduğu Park Elektrik hisselerini olumsuz etkiledi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın, Can Holding soruşturması kapsamında Turgay Ciner hakkında tutuklamaya yönelik yakalama kararı yayımlamasının ardından, Borsa İstanbul’da işlem gören Park Elektrik hisseleri güne taban fiyattan başladı. Ayrıca bu sabah, aynı soruşturma kapsamında Ciner Grubu'na bağlı şirketlerde yönetici konumunda oldukları belirlenen 12 kişi hakkında gözaltı kararı çıkarıldı.

Güne 22,80 TL seviyesinden başlayan Park Elektrik hisseleri, önceki kapanışa göre yüzde 9,95 değer kaybı yaşadı. Hisseler, cuma günü 29,10 TL’den açılış yapmış, gün sonunda 25,32 TL seviyesinde kapanmıştı. Önceki güne kıyasla kayıp yüzde 1,14 olarak kaydedilmişti.

Turgay Ciner’in ortağı olduğu şirket hisselerinde yaşanan sert düşüş, yatırımcıların endişelerini artırdı. Can Holding soruşturması ve Ciner’e yönelik hukuki sürecin hisse hareketleri üzerinde belirleyici oldu.

Bu tür gelişmelerde yatırımcıların panik satışına yönelmesine neden olabiliyor.

NE OLMUŞTU?

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Can Holding ve bağlı şirketlere yönelik yürütülen soruşturmada yeni bir gelişme yaşandı. Ciner Grup’a bağlı şirketlerde yönetici konumunda oldukları belirlenen 12 kişi hakkında gözaltı kararı çıkarıldı. Mali Suçlarla Mücadele ekiplerinin düzenlediği operasyonla şüpheliler yakalanarak emniyete götürüldü.

SUÇLAMALAR VE SORUŞTURMANIN KAPSAMI

Savcılık, şüpheliler hakkında “suç işlemek amacıyla örgüt kurma”, “örgütü yönetme”, “örgüte üye olma”, “nitelikli dolandırıcılık” ve “suç gelirlerini aklama” gibi ağır suçlamalarda bulundu. Soruşturmanın merkezinde, şirketler üzerinden kaynağı belirsiz büyük miktarlarda para transferi yapılması, faturasız işlemler, sahte belge düzenlenmesi ve vergi yükümlülüğünden kaçılması gibi iddialar yer alıyor.

Soruşturmanın merkezinde, şirketler üzerinden kaynağı belirsiz büyük miktarlarda para transferi yapılması, faturasız işlemler, sahte belge düzenlenmesi ve vergi yükümlülüğünden kaçılması gibi iddialar yer alıyor.