CHP Adana Milletvekili Orhan Sümer, TBMM Genel Kurulu’nda 2026 yılı Ticaret Bakanlığı bütçesi üzerine yaptığı konuşmada, esnafın yaşadığı ekonomik krizi çarpıcı örneklerle gündeme taşıdı.
Beraberinde getirdiği yazar kasa ve üzerinde 'Kiralık – Kapalı' yazılı iş yeri fotoğrafını gösteren Sümer, “Esnafın ekmek teknesine kilidi siz vurdunuz” diyerek iktidarı sert sözlerle eleştirdi.

Sümer'in konuşması şöyle oldu:
"Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 2026 yılı Ticaret Bakanlığı bütçesi üzerine söz aldım. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Sayın Bakan, milletin kürsüsünde gördüğünüz bu pankartta, 2002 yılından bugüne 2 milyona yakın, son on ayda 83.300 esnafın ekmek teknesini kapatmak zorunda kaldığını, UYAP verilerine göre 2025 yılında 25 milyona yakın iflas dosyası olduğunu, kredi kartı ve kredi borçlarının 261 milyar seviyesine geldiğini, esnafın borç batağı içerisinde bulunduğunu belki fark edersiniz, önlem alırsınız diye getirdim; dikkatinize sunarım.
Adana'da, Ankara'da, İstanbul'da, İç Anadolu'nun birçok şehirlerinde nereye giderseniz gidin, ana caddede, bir ara sokakta mutlaka dükkânını kapatmak zorunda kalmış, ticaret hayatını sonlandırmış bir esnaf kardeşimize denk gelirsiniz.
Ticaret Bakanlığının 2026 yılı bütçesinde iktidarın esnafı unuttuğu, belli sermaye sahipleri dışında kimseyi düşünmediği açıkça görülmektedir. Sayın Bakan, bakın lütfen, iyi dinleyin. Size ticaretle uğraşan Adanalı bir hemşehrimin, esnaf kardeşimin mektubundan kısa bir alıntı okuyacağım; eminim ki bu mektuplardan tüm milletvekillerimize her ilden geliyordur:
'Sayın Vekilim, yirmi yedi yıldır aynı dükkânda ekmek parası kazanıyorum, günlük cirom da 3 ile 4 bin lira arasında, bunların yarısı da veresiye. Bu ayki 3 faturamın toplamı 29 bin lira, dükkânın kirasını saymıyorum bile, devletten teşvik falan istemiyorum, batmayayım yeter.'
Bakın, Sayın Bakanım, burada, esnafın gönderdiği faturalar da burada, tek tek hepsini not alınmış ama her ay şişkin faturalarını ödemek zorunda kalıyor esnafımız. Hazırladınız bütçede bu duruma bir çare var mı? Maalesef yok.
Türkiye ticaret tarihinin en düşük seviyesine yaklaşırken, küçük esnaf kepenk kapatırken siz hâlâ 'istikrar' diyorsunuz. Perakende fiyatları rekor seviyesinde, bazı şehirlerimizde bir kilo kıyma maalesef asgari ücretin yüzde 10'una denk geliyor artık.
Tedarik zinciri krizde, KOBİ'ler çek ödeyemiyor, iflaslar son on yılın zirvesinde ama Ticaret Bakanlığının önceliği ihracat makyajı yapmak, ekonomide sanal başarı üretmek için rakamlarla oynamak. Sayın Bakan, bunu hatırlarsınız, geçmişte maalesef iktidarları yıktı, iyi bilirsiniz.
Atmayız biz esnafa saygılıyız. (CHP sıralarından alkışlar) Bu sembol olmuştu, esnaf artık yazar kasasını saklayamıyor, hediye olarak da saklayamıyor çünkü durum o kadar çok vahim ki esnaf kasasını hurdacıya götürüyor evine ekmek götürmek için; işte ticareti de, ekonomiyi de, Türkiye'yi de getirdiğiniz durum ortada.
Değerli milletvekilleri, yedi yıldır Ticaret Bakanlığı bütçesi üzerine konuşma yapıyorum. Her sene Bakanlığın bütçesindeki rakamları, söz verip yapılmayanları, ticaret hacminin nasıl gerilediğini, İsrail'le yapılan ithalat ve ihracatı, kendi bakanlığına satış yapan bakanları, yandaş şirketin önünün nasıl açıldığını defalarca buradan anlattık.
Maalesef, ne yazık ki AKP iktidarı bildiğini okumaya devam ediyor. Çok basit bir ekonomik işleyişi size göstermek istiyorum. Bakın, burada cumhuriyet tarihimizde bugüne kadar gelen tüm iktidarların getirdiği durum var, AKP'ninki ortada; AKP iktidara gelmeden önce 2002 yılında Türkiye'de ortalama kira fiyatları 120 liraydı.
Yirmi üç yıllık AKP iktidarında ne oldu? En kötüsü 20 bin lira. (CHP sıralarından alkışlar) Yine 2002 yılında ortalama akaryakıt fiyatı 1 lira 62 kuruştu, şimdi kaç lira? 57 lira 63 kuruş. 2002'de çeyrek altın fiyatı neydi? 26 lira. Şimdi kaç lira? 9.500 lira.
Şimdi sormak istiyorum: Bu basit matematikle hangi esnaf, hangi tüccar, hangi ticaret erbabı ayakta kalabilir? Sayın Bakan, hatırlarsanız geçen sene bu kilidi göstermiştim size "Esnafın ekmek teknesine kilit vurdunuz." diye.
Bu kilidi kıracak adımlar atmanız gerekir demiştim ama maalesef atamıyorsunuz. AKP'nin kapısına kilit vurduğu, anahtarın da ancak Cumhuriyet Halk Partisi iktidarında gerçekleşeceğinin sözünü veriyor, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.





