Cumhurbaşkanı Adayı ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun tutuklanmasıyla başlayan 'Millet İradesine Sahip Çıkıyor' mitinglerinin yeni adresi İstanbul'un Kağıthane ilçesi oldu.
Mart ayından bu yana 77'inci kez düzenlenen mitinge yurttaşlar yoğun ilgi gösterdi.
Sabah saatlerinde 276 gündür tutuklu bulunan Ekrem İmamoğlu'nu ziyaret ettikten sonra miting alanına gelen CHP Genel Başkanı Özgür Özel önemli açıklamalarda bulundu.
Nazım Hikmet Ran'ın "Safları sıklaştırın çocuklar" şiiriyle başlayan CHP Genel Başkanı yurttaşlara şöyle seslendi:
"Bugün Silivri'deydim. Burada "İnan Güney onurumuzdur" diye seslenenlere İnan Güney'den selam getirdim. Bu meydanı seçtiğine, seçtiklerine, iradesine sahip çıkmak için dolduranlara; seçtiğinizden, belediye başkanlarınızdan, Büyükşehir Belediye Başkanımızdan, Cumhurbaşkanı adayımızdan selam getirdim.
İstanbul'un güzel insanları; emekliler, emekçiler, asgari ücretliler... Çağırdık, geldiniz. Bugün Kağıthane'yi, emekçileri, asgari ücretlileri bu meydana çağırdık. Aralık sonunda, kışın ortasında, ayazın ortasında bu meydanı dolduranlara selam olsun. Hoş geldiniz, hoş geldiniz, hoş geldiniz!"
"19 Mart günü seçtiğiniz belediye başkanını bir gece önce diplomasını iptal edip, sabahleyin 6'da evine binlerce polisle gelip Vatan Emniyet'e götürdüklerinde hep birlikte bir direnişe, bir mücadeleye başladık. O gün biz "Ne olacaksa bugün olacak" dedik. Onlar da "Olmayacak, Saraçhane'de üç kişi yan yana gelmeyecek" dediler. Tarihi yarımadayı kuşatmaya aldılar. Yolları kestiler, metroları durdurdular, köprüleri kaldırdılar, vapurları bağladılar. 19 Mart akşamı Saraçhane'ye bütün engellemelere rağmen gelip orada İstanbul'un tarihine el koyan, kötü gidişe el koyan, darbeye "Dur" diyen yüzbinlere selam olsun, selam olsun!" diyen Özgür Özel sözlerini şöyle sürdürdü:
"O gün bugün sokaktayız, meydanlardayız. Dedik ki; biz Saraçhane darbenin hedefidir, orayı kayyıma teslim etmeyiz, buradan gitmeyiz. Yedi gün yedi gece Saraçhane'de direndik. Sonra seçilmişe Saraçhane'yi teslim edip, köprüyü geçip Maltepe'de milyonlar olduk. O gün bugün her Çarşamba akşamı İstanbul'da aynı saatte bu otobüsün üstünde bir meydanda, her hafta sonu Anadolu'da bir başka şehirde bir başka meydandayız. "Olmaz" dediler. "Yaz geldi" dediler, "Öğrenciler gitti, sıcak oldu, millet memleketine koştu" dediler. "Meydanlar dolmaz" dediler. 45 derece sıcakta doldurdunuz."
Ayrıntılar geliyor...
İMAMOĞLU SİLİVRİ'DEN YURTTAŞLARA SESLENDİ
Mart ayından bu yana Silivri'deki Marmara Cezaevi'nde bulunan ve hakkında 23 asra kadar hapis cezası istenen İmamoğlu'nun mektubu, CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik tarafından yurttaşlara okundu.
İmamoğlu, Çelik tarafından okunan mektubunda şunları söyledi:
“Sevgili Kağıthaneliler, sevgili hemşehrilerim, değerli hanımefendiler, kıymetli beyefendiler, geleceğimizin teminatı gençler, canımın içi çocuklar; hoş geldiniz. Özgürlüğün, adaletin, mücadelenin meydanına hoş geldiniz. Bu soğuk havada bile bu meydanı doldurduğunuz, demokrasi ve adalet mücadelesine var gücünüzle destek olduğunuz için sağ olun, var olun. Sizlerle gurur duyuyorum.
Sizleri çok seviyorum, sizleri çok özlüyorum. 2025 yılının sonuna yaklaşıyoruz. Hepimizin temennisi, 2026’nın daha güzel, daha aydınlık geçmesi yönünde… Umudumuz, isteğimiz bu. Ama 23 yıldır bu ülkeyi yönetenlerin, vatandaşın hayrına adım atmaya niyeti de yok mecali de yok. Öyle büyük bir adaletsizlik, liyakatsizlik bataklığına gömüldüler ki; bırakın ülkeyi, kendilerini kurtaracak halleri kalmadı. İcraatla, projeyle, hizmetle seçim kazanacak halleri kalmadı.”
“BÜTÜN ENERJİLERİNİ RAKİPLERİNİ SAF DIŞI BIRAKMAK İÇİN KİRLİ
OPERASYONLAR, KUMPASLAR ORGANİZE ETMEYE HARCIYORLAR”
“O nedenle, işi gücü bıraktılar, bütün enerjilerini rakiplerini saf dışı bırakmak için kirli operasyonlar, kumpaslar organize etmeye harcıyorlar. Sokaklarda, meydanlarda yoklar. Çarşıda, pazarda yoklar. Milletten saklanıyor, milli iradeden kaçıyorlar. Kaçamayacaklar! ‘Derhal seçim’ talebiyle yürütülen kampanyaya, 25 milyonun üzerinde vatandaşımız imza verdi. Her birine yürekten teşekkür ediyorum. 25 milyonun üzerinde vatandaşımız, ‘Adayımı yanımda, sandığı önümde görmek istiyorum’ dedi.
Bu sesi duymazdan gelenleri, millet de sandıkta görmezden gelir. Türkiye’nin en kısa zamanda yapılacak, özgür ve adil bir seçime ihtiyacı var. Milletin hakemliğinde, milli iradenin yol göstericiliğinde tüm dertlerimizi çözeriz.
Çünkü bu aziz millet, kimin bu ülke için çalışacağını çok iyi takdir eder. Kimin bolluk ve bereket, adalet ve hürriyet getireceğini çok iyi bilir. Onun için biz, her seçimde İstanbul’da oylarımızı artırdık. Geçtiğimiz 6 yılda bile, onların 25 senede yaptıklarının kat be kat fazlasını yaptığımızı, en çok da siz kıymetli İstanbullular biliyor.”
“MİLLETİN PARASINI DOĞRUDAN MİLLETE
VERDİĞİMİZİ EN İYİ SİZ BİLİYORSUNUZ”
“Kutuplaştırmadan, ‘bizden, onlardan’ demeden; hakkaniyetle, liyakatle, adaletle yönettiğimizi, milletin parasını doğrudan millete verdiğimizi en iyi siz biliyorsunuz. Bu şehrin her mahallesini, her sokağını bir bildik, İstanbul’un her ferdine ayrı ayrı değer verdik. İstanbul’un her caddesinde, her sokağında olduğu gibi, Kağıthane’de de hayatını kolaylaştırıp güzelleştiren, şehre değer katan işler yaptık.
Yıldız-Mecidiyeköy-Mahmutbey Metro Hattı'nın ‘Yıldız-Mahmutbey’ arasını açarak, Kağıthane'ye ulaşımı kolaylaştırdık. Haliç’i bir uçtan bir uca bağlayan T5 Tramvay hattı inşaatı, biz geldiğimizde çökme ve kayma sorunları nedeniyle durmuş haldeydi. Hattı, neredeyse baştan sona yeniden yapıp, hizmete açtık. Cendere Yaşam Vadisi’nin birinci etabının ilk kısmını hizmete açtık. Çocuklarımızı geleceğe ve hayata hazırlayan Yuvamız İstanbul kreşimizi hizmete soktuk. Kağıthane’ye spor merkezleri, zemin altı otopark, pazar yeri, İstihdam Ofisi kazandırdık. Ailelerimize, görülmemiş ölçüde ve en adaletli biçimde, maddi desteklerde bulunduk. Öğrencilerimize, gençlerimize burs olanağı tanıdık. Kağıthane içme suyu hattını, çok büyük bir yatırımla yeniliyoruz.”
“GÜN GELECEK, DEVRAN DÖNECEK”
“Bütün bu projelerimizi hayata geçirirken de bu vatanın evlatlarının hakkına, rızkına el uzatmadık, boğazımızdan haram lokma geçirmedik. İstanbullular da kendine hizmet edeni gördü, takdir etti ve büyük farklarla bizi yeniden seçti. Tarih yine tekerrür edecek. Sandık önüne geldiğinde, vatandaşımız, ülkenin yönetimini bize teslim edecek. Milletimiz; kendisini yokluğa, yoksulluğa mahkûm eden, memleketin huzurunu, bereketini kaçıran tek adam rejimini baştan aşağı değiştirecek.
İcraatçı, halkçı, adaletli, liyakatli bir yönetim iş başına gelecek. Bir kişinin aklıyla hareket edenler gidecek, milletin ortak aklının ve ortak çıkarlarının temsilcileri gelecek. Milletin sesine kulağını kapatanlar, milletin isteklerini görmezden gelen, milletin sıkıntılarına sırtını dönenler gidecek; gözü de kulağı da millette olanlar, millete hizmet etmek için var gücüyle uğraşanlar gelecek. Millet; enflasyondan, işsizlikten, yoksulluktan kırılmayı değil, refah içinde, bolluk içinde yaşamayı seçecek. Baskıyı, haksızlığı değil, adaleti ve hürriyeti seçecek. Az kaldı. Gün gelecek, devran dönecek; Türkiye, mutlu ve huzurlu insanların yaşadığı, geleceğe güvenle bakan, güçlü ve adil bir ülke olacak. Her şey çok güzel olacak. Ekrem İmamoğlu. Silivri Zindanı.”
Kale siyasetinin sona erdiğini bir kez daha vurgulayan Özgür Özel, "Kağıthane olsa olsa milletin kalesidir!" diyerek "İşte bu akşam Kağıthane'de tam 77. kez sokaktayız, meydandayız. "Miting olmaz" diyenler haklı; miting yapmıyoruz, eylemdeyiz, eylemdeyiz!" şeklinde konuştu.
"BU MEYDANDA SANA DİRENENLER VAR"
AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a seslenen Özgür Özel, "Ey Erdoğan! Saraydan çık, bu meydanı, bu meydanı gör! Bu meydanda olup da sende olmayanları gör!" dedi ve şöyle devam etti:
"Bu meydanda cesaret var, bu meydanda haklılık var, bu meydanda ahlaki üstünlük var, bu meydanda psikolojik üstünlük var, bu meydanda çoğunluk enerjisi var! Haklıların dayanışması, mağdurların dayanışması var! Zalime, sana direnenler var bu meydanda!"
ÖZGÜR ÖZEL'DEN BİR KEZ DAHA 'DURUŞMALAR CANLI YAYINLANSIN' ÇAĞRISI
İBB davasında 9 Mart 2026'da başlayacak duruşmalarının TRT'de yayınlanması çağrısını Kağıthane'den yineleyen CHP Lideri Özgür Özel, Erdoğan'a "Savcına güveniyorsan, savcının arkasında durabiliyorsan, o perişan iddianameye sahip çıkabiliyorsan –15 gizli tanıktan kalmış yedi tane gizli tanık, her gün de birisi çekileceğim diye adliyeye koşuyor. Diyor ki: 'Adımı gizleyecektiniz, gizleyemediniz" ifadeleriyle seslenerek şöyle konuştu:
"Ben bunları kendim duymadım, siz söylediniz. Ben gördüğümü değil, sizden duyduğumu anlattım. Altına imzamı attım ama anlıyorum ki kul hakkına girdim. Hala tutuklu insanlar var, utanıyorum, çekilmek istiyorum.'– Şimdi Erdoğan'a sesleniyorum: Ya bu rezaletin arkasından tam çekil, Ak troller çetesini dağıt, arkadaşlarımızı gerçekten bağımsız yargıçlar tutuksuz yargılasın ya da arkasında duruyorsan, kendine, savcına güveniyorsan bütün duruşmalar canlı yayınlansın! Hodri meydan, hodri meydan!"
"Buradan Kağıthane'nin AK Parti'ye, MHP'ye oy veren ama vicdanı olan insanlarına sesleniyorum: Biz haksız olsak, biz söylendiği yalanları gerçekten o suçları işlemiş olsak; 'Biz bu iddianame canlı okunsun, duruşma canlı yapılsın, sorular sorulsun, cevaplar verilsin' der miyiz? Bakın Sayın Bahçeli'yi de vaktiyle yanılttılar. O da düşündü ki sağlam bir iddianame, gerçekten işlenmiş suçlar var. Dedi ki 'Canlı yayın doğru karar'. Erdoğan da o zamanlar 'Münasiptir' dedi. Şimdi iddianame çıktı, boş bir peçete gibi tel tel döküldü peçete torbası gibi. Şimdi diyoruz ki canlı yayın olsun, ret oyu kullanıyorlar. Madem iddianamenin arkasında duramıyorsunuz o zaman arkadaşlarımızı bırakın. İnan görevine dönsün, Ekrem Başkan görevinin başına dönsün, 16 belediye başkanımız görevinin başına dönsün. Adana Zeydan'ına kavuşsun; Ceyhan, Seyhan başkanlarına kavuşsun. Antalya'da Muhittin Böcek hastalıkla boğuşuyor, sağlığına kavuşsun; milletin dedikleri belediyelerini yönetsin. Yargılama tutuksuz yapılsın."
"Erdoğan yıllarca tutuksuz yargılandı. Bir gün eve polis gitmedi, bir gün Vatan Emniyet'e götürülmedi, bir gün koluna girip de fotoğraf verilmedi, bir gün cezaevinde tutuklu yargılanmadı. Kendine yapılmayan zulmü arkadaşlarımıza yapana açıkça söylüyorum: Artık yeter, artık yeter! Rakibinden korkma, cesaretin varsa çık karşımıza!"
"ASGARİ ÜCRETLİLERİ AÇLIĞA, YOKSULLUĞA MAHKUM ETTİLER"
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan'ın 2026 yılı için açıkladığı 28 bin 75 TL'lik asgari ücrete tepki gösteren CHP Genel Başkanı Özgür Özel, açlık sınırını hatırlattı.
CHP olarak asgari ücretin en az 39 bin TL olmasını savunduklarını belirten Özgür Özel, "Biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak; birincisi en düşük emekli maaşının asgari ücrete eşit olmasını, ikincisi asgari ücretin hiç değilse insanca yaşama sınırını yakalayamasa da açlık sınırından uzaklaşıp hiç değilse iki asgari ücretin yoksulluk sınırına biraz yaklaşmasını savunduğumuzdan en az 39 bin lira bir asgari ücret olmasını; bunun için de küçük esnafa, tekstilciye 10 bin 400 lira SGK prim desteği yapılmasını, yani alan 39 alırken verene yükün 10 bin lira hafifletilmesini savunduk" dedi.
Tekliflerinin kabul edilmediğini hatırlatan CHP Genel Başkanı, "Bu yapıcı önerimizi meclise sunduk. Bizi duymadılar, dinlemediler. İşveren desteğini 1200 lira yaptılar. Asgari ücreti maalesef 28 bin lira olarak ilan ettiler ve asgari ücretlileri sefalete, asgari ücretlileri açlığa, yoksulluğa mahkum ettiler" dedi.
"EVDE OTURARAK BU HÜKÜMET DEĞİŞTİRİLMEZ"
Yurttaşların bir araya geldiği Kağthanı Kent Meydanı'ndan sendikalı, sendikasız işçi ve emeklilere tarihi bir çağrıda bulunan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, "Evde oturarak bu hükümet laf dinlemez, evde oturarak hak alınamaz, evde oturarak bunlardan kurtulunamaz. Hepinizi mücadeleye davet ediyorum, meydanlara davet ediyorum, direnmeye davet ediyorum!" dedi.
CHP LİDERİ'NDEN KYK BURSU ÇAĞRISI
Erdoğan'ın "Biz gelmeden önce üniversitelilerin KYK bursları 45 liracıktı. Biz 3000 lira yaptık" şeklindeki ifadeleri üzerinden KYK burslarına değinen CHP Genel Başkanı Özgür Özel, "Yalanı doğru gibi anlatandan korkacaksın. Hemen gidip kontrol edeceksin. Baktım; rahmetli Ecevit’in Sayın Bahçeli ve rahmetli Mesut Yılmaz’la birlikte üçlü koalisyonu son olarak öğrenciye 45 lira burs yatırmış" diyerek şöyle knuştu:
"Bakarsan burası doğru. Peki o 45 liracık kaç çeyrek altın alırmış? Çeyrek altın fiyatına baktım: 30 lira. 2002’nin Kasım’ında, Ekim’inde çeyrek altın 30 lira, öğrenci bursu 45 lira. Bugün çeyrek altın 10.000 - 10.500 lira. 1,5 çeyrek altın olsa burs olacak 15.000 lira ama bugün öğrenci bursu 3.000 lira."
"Şimdi bir yerde 1,5 çeyrek altın alan 45 liraya '45 liracık' diyen, üçte bir çeyrek altın almayan bursu övünerek söyleyen bir iflah olmaz utanmazlıkla karşı karşıyayız. Şimdi burs fiyatları, burs ücretleri belirlenecek. Görünen o ki 3.000 lirayı 4.000 lira yapıp geçecekler. Buradan bir kez daha hatırlatıyorum: 3.000 lira günde 100 liradır. İstanbul’da en ucuz mercimek çorbası 100 liradan pahalıdır. Belediyelerin sabahleyin kampüste bedava dağıttığı çorbayı şu dükkanda 150 liraya içemiyorsun."
ÖZGÜR ÖZEL ANKARA CUMHURİYET BAŞSAVCISINI İŞARET ETTİ
"Geçim yoksa seçim var! Buradan tüm Türkiye'ye ses veriyoruz. Getirin sandığı millet versin kararı! Bu ülkede enflasyonla mücadele eden bir hükümet yoktur. Enflasyonla mücadele eden halk vardır. 2024 yılını emekli yılı ilan ettiler, emeklinin canına okudular. 2025 yılı aile yılı dediler, ailenin canına okudular. 2025 aile yılı, aile perişan. 2026 yılı, AK Parti'nin belirleyeceği bir alan değildir, seçim yılıdır!" ifadelerini kullanan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, "Ankara'da başsavcılığa atanan bir isim var. Şimdi dört bir yandan, AK Partililerden belgeler uçuşuyor. Hepsini HSK'ya veriyoruz. Çayyolu'ndaki avukat bürolarından haberim var. Buradan açıkça söylüyorum. Bu iktidar değişecek. CHP'li ne AK Partiliye ne MHP'liye ilişecek" dedi.
"ERDOĞAN TAHT KAVGALARININ ARASINDA KALMIŞTIR"
"Erdoğan, bir oğlan, bir damat, bir yeni bakan, bir eski bakan taht kavgalarının arasında kalmıştır. Birbirine düşmüştür" diyen Özgür Özel, "Biz bunların seviyesi inmeyiz. Umrumda değil. Onların seviyesine inersek çıkarken vurgun yeriz. Bu ülkede sandık vardır, onu kimseye kaptırmayız. Erdoğan'ın mahdumları artık bu işin sandıkla olmayacağına inanmış. Bu millet, açlığa dayanır. Ama sandığa el uzatanın elini koparır. Buradan Erdoğan'a sesleniyorum. Ama sen ama oğlun ama damat ama kuyunu kazan bakan... Çıkın karşımıza, sandıkta mücadele edelim" şeklinde konuştu.
YILIN SON AKET SONUCUNU AÇIKLADI
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, sandığın bu millet için vazgeçilmez olduğunu vurgulayarak "Kimse sandığa el uzatmaya kalkışmasın" dedi. 2025 yılında yapılan anketlerin ortalama sonucunu açıklanayan Özel, kararsızlar dağıtılmadan AKP'nin oyunun yüzde 29, CHP'nin ise yüzde 33 olduğunu belirtti.
Kararsızlar dağıtıldığında ise bu oranların AKP'de 33 CHP'de 38 olduğunu açıkladı.
Özel, "Buradan Erdoğan'a bir yılbaşı hediyem var. 28.5'tan 29 Erdoğan, yüzde 29 ile seni o koltukta oturtmam! Sandığa el uzatanlar bilsin, toplanırız ama dağılmayız" ifadelerini kullandı.




