Güncel

CHP Kadın Kolları Başkanı Asu Kaya isyan etti! AKP'nin kadın politikası öldürmek...

CHP Kadın Kolları Başkanı Asu Kaya, Mersin'de üç kadın cinayetine isyan etti. Kaya, bu cinayetleri AKP iktidarının politikalarının neden olduğunu belirtti. İşte Kaya'nın yaptığı o açıklamalar...

CHP Kadın Kolları Başkanı ve Osmaniye Milletvekili Asu Kaya, Mersin'de üç kadın cinayetini kınayarak, hükümetin kadınları koruma sorumluluğunu yerine getirmediğini belirtti. Kadınların yaşam hakkının korunmasını ve İstanbul Sözleşmesi'ne dönüşü talep etti. "Artık yeter!" dedi.

Kaya, “Aslında artık buna ‘kadın cinayeti’ diyemeyiz; bu bir katliamdır. Adı konulmamış bir savaş veriliyor bu ülkede: Kadınlar yaşamak için mücadele ediyor, ama onları koruması gereken devlet sessiz. Mersin’de bir gün içinde üç kadın; Aygül, Türkan ve Belkıs erkek şiddetiyle hayattan koparıldı. Aynı gün, aynı şehirde üç kadın...

Bu bir tesadüf değil, iktidarın kadınları yalnız ve savunmasız bırakan politikalarının doğrudan sonucudur. Devletin görevi kadınları korumaktır. Ama bu iktidar, kadınların arkasından koruma kalkanını çekmiş, şiddeti önlemeye yönelik tüm mekanizmaları işlevsiz hale getirmiştir.” dedi.

Kaya açıklamasında; "Ayşe Tokyaz, erkek şiddetiyle katledildi. Kız kardeşi Esra Tokyaz, onu kurtarmak için karakola gitti, polise başvurdu, her yere koştu. Ama tüm çabalarına rağmen Ayşe korunmadı. Ve sonunda Ayşe’nin cansız bedeni bir valizin içinde bulundu. Bu ülkede bir kadın, en yakınının yardım çığlığına rağmen koruma altına alınmadı, vahşice katledildi ve bir valize sığdırıldı.

Kadınların çığlığı devlet duvarlarına çarpıp geri dönüyor. Çünkü bu iktidar, kadının arkasından devletin gücünü çekmiştir." dedi.

Kaya, kadına yönelik şiddetin bu denli artmasının nedeninin hükümetin uygulamadığı yasalar ve ortadan kaldırdığı koruma mekanizmaları olduğuna dikkat çekti ve şunları söyledi:

“Failler bu cesareti kimden alıyor sanıyorsunuz? Yıllardır 6284 sayılı yasayı tartışmaya açan, İstanbul Sözleşmesi’ni tek imzayla fesheden, ‘aile’ kavramının arkasına sığınıp kadınların yaşam hakkını görmezden gelen iktidardan! Tüm bunlar kadınların can güvenliğini tehdit ediyor. Failler ise korunuyor, cesaret buluyor. Kadın sığınma evleri yetersiz, caydırıcı cezalar yok. Kadına değil, katile cesaret veren bir sistemle karşı karşıyayız.”

Asu Kaya, kadın cinayetleriyle mücadelede uluslararası örnekleri de gündeme getirerek, “İtalya’da kadın cinayetlerine karşı ‘amasız, fakatsız müebbet hapis’ cezası getirildi, çünkü orada ciddiyet var. İtalya’nın kadın Başbakanı Giorgia Meloni kadın cinayetlerine karşı çok net bir duruş sergiledi. İtalya’da kadın katillerine artık af yok. Türkiye’deyse iktidar kadın cinayetlerine karşı hâlâ sessiz, hâlâ önlem almak yerine şiddeti sıradanlaştıran bir dil kullanıyor. Bu ülkenin kadınları neden böylesine korumasız?” diye sordu.

Kaya, ”2025’i ‘Aile Yılı’ ilan eden iktidar, Aile kavramı üzerinden kadına görev biçiliyor, kadına ‘doğur’ diyor ama onu yaşatacak tek bir adım atılmıyor. Kadınlar aile içinde katlediliyor. Kimi eşinden, kimi oğlundan, kimi kayınbiraderinden... Ailede şiddetin en çok kadına yöneldiği gerçeğini görmek istemeyen bu zihniyet, kadınları yalnız bırakıyor” dedi.

Kaya, “Her gün başka bir kadının ismini anmak istemiyoruz. Her gün başka bir cenazeye koşmak, başka bir adliyede adalet aramak istemiyoruz. Artık yeter! Hükümetin görevi, kadınların yaşam hakkını korumaktır. Derhal İstanbul Sözleşmesi’ne geri dönülmeli, 6284 sayılı yasa tam anlamıyla uygulanmalı, İtalya’daki gibi caydırıcı, net, amasız cezalar getirilmelidir. Kadının arkasında devletin gücü olursa, faillerin cesareti kırılır. Kadınlar yaşamak istiyor; yaşamak ise devlet güvencesiyle mümkün” ifadelerini kullandı.