CHP Genel Başkan Yardımcısı Zeliha Aksaz Şahbaz, 6 Eylül 2025 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanan “Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik” ile ilgili yazılı açıklama yaptı. Şahbaz, şunları kaydetti:
"6 Eylül 2025 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanan 'Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik' AKP hükümetinin sağlıkta piyasalaştırma ve baskı politikalarının yeni bir örneğidir. CHP olarak bu düzenlemenin, aile hekimlerini ve aile sağlığı çalışanlarını hedef alan; halk sağlığını, hekimlik mesleğinin bağımsızlığını ve yurttaşın sağlık hakkını hiçe sayan bir anlayışla hazırlandığını açıkça görüyoruz. Yönetmelik, daha önce Danıştay tarafından iptal edilen maddelerin küçük rötuşlarla yeniden yürürlüğe sokulmasıdır. Bu durum, yalnızca sağlık çalışanlarını değil, hukukun üstünlüğünü de hiçe saymaktadır. Yargı kararlarının bağlayıcılığını görmezden gelen bir Sağlık Bakanlığı ile karşı karşıyayız.
"SORUMLULUK ASIL İŞVEREN OLAN SAĞLIK BAKANLIĞI’NA AİTTİR"
70 puan eşiği: İzlem ve taramalarda 70 puanın altında kalan hekimlerin sözleşmesi yenilenmeyecek. Bu uygulama, toplum sağlığını geliştirme çalışmalarını bir cezalandırma aracına dönüştürmekte, hekimleri ve sağlık çalışanlarını güvencesiz çalışmaya mahkûm etmektedir.
Subjektif kriterler: Hasta memnuniyeti ve akılcı ilaç kullanımı gibi bilimsel temeli olmayan ölçütler korunmuş, ödeme ve sözleşme yenilemeleri bu kriterlere bağlanmıştır. Antibiyotik ve ağrı kesici gibi ilaçların reçetelenmesine getirilen keyfi sınırlamalar, hekim-hasta ilişkisinde bilimi değil, mali yaptırımları öne çıkarmaktadır.
Ağır angaryalar: Entegre sağlık hizmeti veren merkezlerde hekimlere en az 5 nöbet zorunluluğu getirilmiş, tutulmayan her nöbet için maaştan yüzde 8 kesinti öngörülmüştür. Ayrıca ASM personelinin iş sağlığı ve güvenliği sorumluluğu da hekimlere yüklenmiştir. Fiilen yerine getirilmeyen bir yükümlülüğün sorumluluğunu hekimlere bırakmak kabul edilemez.
Hasta-hekim güvenini zedeleyen hükümler: Sağlıklı bireylerin her 12 ayda bir aile hekimine muayeneye çağrılması zorunlu kılınmıştır. Bu, ne uluslararası kılavuzlarda yer alan bilimsel bir yaklaşım ne de vatandaş nezdinde güven yaratacak bir uygulamadır.
Hukuka aykırı mali yükler: Aile sağlığı merkezlerinde görev yapan gruplandırma elemanlarının kıdem tazminatı sorumluluğu, tüm yargı kararlarına rağmen aile hekimlerine yüklenmiştir. Oysa bu sorumluluk asıl işveren olan Sağlık Bakanlığı’na aittir.
"BU YÖNETMELİK DERHAL GERİ ÇEKİLMELİDİR"
CHP olarak herkes için erişilebilir, eşit ve nitelikli sağlık hizmetini savunuyoruz. Ancak mevcut yönetmelik, düşük maaşları, ağır hasta yükünü ve altyapı eksikliklerini görmezden gelerek, sağlık çalışanlarını cezalandırmayı tercih etmektedir. Aile hekimliği sisteminin çöküşü, halkımızın sağlık hakkını doğrudan tehdit etmektedir. Bizim talebimiz açıktır: bu yönetmelik derhal geri çekilmelidir. Sağlık çalışanları, meslek örgütleri ve sendikalarla diyalog kurulmalı, bilimsel ve adil bir reform için katılımcı bir süreç işletilmelidir. Hekimler ve sağlık çalışanları kamu çalışanı olarak istihdam edilmeli, özlük ve mali hakları yasal güvence altına alınmalı, yönetmelikler yargı kararlarına uygun düzenlenmelidir. Aile Sağlığı Merkezleri kamu tarafından çalışma koşullarına uygun şekilde, müstakil binalar olarak inşa edilmeli ve donatılmalıdır. Toplum sağlığı kâr üzerinden değil, dayanışma, eşitlik ve kamucu sağlık politikaları üzerinden inşa edilebilir. CHP olarak hekimi ve sağlık çalışanlarını değersizleştiren, halkı mağdur eden bu anlayışa karşı mücadelemiz sürecektir. Sağlık çalışanları ve halkımız yalnız değildir!"