CHP Genel Başkan Yardımcısı Ulaş Karasu, Kuşadası-Söke kara yolu Yaylaköy mevkiinde meydana gelen çökme olayına ilişkin Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu'nun yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı'na soru önergesi verdi. Karasu, şunları kaydetti:
"Bu yolu kullanan vatandaşlar, yolun çökmeden önce adeta çökme sinyallerini verdiğini, ancak karayolları ekiplerinin çökmenin gerçekleştiği bölümde çökme olmadan birkaç gün önce sadece delinatörlarla işaretleme yaptıklarını belirtiyorlar. Yani, yolun bu hale geleceği belli olmasına rağmen karayolları sadece delinatör koyarak önlem almış. Gerçekten herhangi bir can kaybı yaşanmaması büyük bir mucize. Aynı zamanda en büyük tesellimiz. Yolun aynı bölümünde daha önceki yıllarda benzer çökmelerin yaşandığını yine vatandaşlarımız belirtiliyor."
"Milletten toplanan vergilerle duble yol yapmakla övünen iktidar, yapmadığı denetimlerin bedelini de yine maalesef vatandaşa ödetiyor"
Yolu yapan firma tarafından yapım garantisi altında olması gereken yolların bu tür çökmeler oluştuğunda firmaya herhangi bir yaptırım uygulanmadığını kaydeden Karasu, "Sadece hasar gören bölüm için yeniden ihale yapılarak başka bir firmaya tekrar kamu bütçesinden ödeme yapılıyor ve yol onarılıyor. Yani milletten toplanan vergilerle duble yol yapmakla övünen bu iktidar, yapmadığı denetimlerin bedelini de yine maalesef vatandaşa ödetiyor" dedi.
İktidarın davet usulüyle adrese teslim yaptığı ihalelerde işleri alan yandaş şirketlerin gerekli mühendislik ve yapım standartlarına uymadan sadece kar etme hedefi ile çalışma yaptığını vurgulayan Karasu, Bakan Uraloğlu'na şu soruları yöneltti:
"Belirtilen yol hangi firmaya ve ne kadar ihale bedeli karşılığında ihale edilmiştir? Yolun hizmete girmesinden, önergenin yanıtlandığı tarihe kadar olan dönemde kronolojik olarak gösterilmek üzere kaç defa çökme olayı meydana gelmiştir? Yolun TEİAŞ tarafından trafo yerleştirmek amacıyla yapılan kazı çalışması sırasında çöktüğü iddiası doğru mudur? Yolun yapımı esnasında ortaya çıkan mühendislik ve yapım hataları bulunduğu iddiası doğru mudur? Yol çökmeden önce sadece delinatör işaretlemesi ile sürücülerin uyarıldığı iddiası doğru mudur? Can ve mal güvenliği ile sürüş emniyeti için başka hangi önlem alınmıştır? Çökmenin standart dışı dolgu malzemesi kullanımı, yol dolgusunun yetersiz sıkıştırılması, drenaj eksiklikleri, gibi nedenlerden oluştuğuna dair bulgular var mıdır? Yolun çökmesiyle ilgili olarak sorumlu kişi ya da kişilerle ilgili herhangi bir idari işlem yapılmış mıdır, herhangi bir rapor hazırlanmış mıdır? Yapılan yolun yeniden çökmesini önlenmek amacıyla alınacak tedbirler nelerdir?"