AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın oğlu Bilal Erdoğan, Şahinbey Kongre ve Sanat Merkezi'nde, ÖNDER İmam Hatipliler Derneğinin ev sahipliğinde düzenlenen 22. İmam Hatipliler Kurultayı'nın açılışında konuştu.
İmam hatiplerin hikayesinin Türkiye'nin siyasi hikayesiyle paralellik gösterdiğini belirten Bilal Erdoğan, "gelinen noktanın takdir edilmesi gerektiğini" belirtip "Bugün Türkiye'de 8 öğrenciden birisi ortaokula, liseye imam hatibe giriyorsa bu aslında Türkiye'nin normalleşmesinin bir parçasıdır. Yani ciddi bir batılılaşma hezeyanları ile geçen belki 200 yılı aşkın bir süreç. Bu süreçte erozyona uğrayan değerlerimiz, kimliğimiz, bizi biz yapan nice kıymetler ve bu yozlaşmanın getirdiği kimliksizleşme ve ondan sonra yeniden halkın iktidar olmasıyla bu yozlaşmanın ortadan kalkıp kimliğimizin, kültürümüzün bizi biz yapan bu toprakları vatan yapan değerlerin yeniden ortaya çıkarılması, elbette ki normalleşmedir. Türkiye'nin yeniden Türkiye olmasıdır, bu milletin yeniden Müslüman Türk milleti olarak tebarüz etmesidir" diye konuştu.
"ÜMMETİN ÖNÜNE GEÇİP YÜRÜYECEK BİREYLER"
Bilal Erdoğan şöyle devam etti:
"O şartlar içerisinde camilerde imam, cenazeleri yıkayacak imam, minarelerde müezzini olmayan devirler için bir meslek lisesi formatıyla kurulmuştu. Rahmetli Celalettin Ökten, imam hatipliği tanımlayan cümlesi bugün ne kadar hala bizim için ilişkili değil mi? Bir imam, müezzin yetiştiren kurumdan bahsetmiyor Celalettin hoca, bir aydından, bir önderden bahsediyor, bir ümmetin geleceğine yön verecek, ümmetin önüne geçip yürüyecek bireylerden bahsediyor. Bugün imam hatip liseleri artık sadece mesleğe değil, bütün eğitime öğrenci yetiştiren nosyonuna yeniden kendini tanımlamaya devam ediyor. Bizler özellikle imam hatiplileri destekleyen sivil toplum kuruluşları olarak bu yeniden tanımlamanın içerisindeyiz. Bu mücadeleyi hep birlikte veriyoruz. Türkiye'de imam hatip okullarının en büyük avantajı arkasında böyle bir mücadeleyle bilenmiş bir kamuoyunun olmasıdır."
"BÖYLE DESTEK BAŞKA OKUL TÜRÜNDE YOK"
İmam hatip okullarının halk desteği aldığını savunan Erdoğan, "Başka okul türünde böyle bir kamuoyu, böyle bir halk desteği yok. İmam hatipleri Türkiye'de halk yapıyor. İmam hatiplilerdeki çocuklara ekstra burs desteğini veren, imam hatiplilerdeki başarılı çocuklara ekstra ödüller veren, sivil toplum kuruluşları. Dolayısıyla biz Türkiye'de her bir çocuğumuzun imanlı, kimlikli, kendi kültürümüzü kuşanmış olarak yetişmesini arzu ediyoruz ama bizim için imam hatipler adeta bunun mayalama merkezi gibi, adeta bunun en yoğun çalışmasının yapıldığı bir miras kurum gibi bizim için. Özel bir önem ifade ediyor" dedi.
"GÖLGEMİZDEN KORKAN BİR KİTLE VAR"
Erdoğan, sözlerini imam hatiplerinin sayısının daha artması gerektiği vurgusuyla sonlandırarak şunları söyledi:
"Elbette ki gölgemizden bile korkan bir kitle var. Söze 'her köşeye imam hatip açtınız da ne oldu' diye başlayan bir cahil cühela kitleden bahsediyoruz. İşte 8’de bir diyorum. 8’de 1’i olmak istiyoruz Türkiye’nin. Başarının 8’de 1’ini paylaşmak istiyoruz. Türkiye olimpiyatlarda 8 madalya aldığında biri imam hatipli olması normaldir, en iyi üniversiteye girişte 8 öğrenciden birinin imam hatipli olması normaldir. Biz bunu normalleşmenin bir parçası olarak görüyoruz ama iğneyi başkasına çuvaldızı kendimize batıracaksak şunu da kabul etmemiz lazım. Madem imam hatiplilerin arkasında böyle bir sivil toplum, kamuoyu desteği, dayanışması var. O zaman biz 8’de birde kalmamalıyız, 8’de birle yetinmemeliyiz."