AKP ve MHP’nin sürece dair hazırladığı raporlar, TBMM’de kurulması planlanan komisyon öncesinde iktidar kulislerinde değerlendiriliyor. Nuray Babacan’ın Nefes'teki yazısına göre, AKP içinde Abdullah Öcalan’a daha geniş iletişim hakkı tanınmasının ve bunun SDG üzerindeki etkisinin “gücünü ve samimiyetini test etmek” açısından kullanılabileceğini savunan görüşler dile getiriliyor.
AKP’lilerin MHP’nin raporunda Umut Hakkı yerine şartlı affa yer verilmesinin daha gerçekçi bulduğu belirtildi. MHP'nin raporundaki, suça karışmayanlar, davası sürenler ve cezaevinde olanlar şeklindeki sınıflandırma ise AKP içinde “geri adım” olarak yorumlandı, silahların bırakılması konusundaki bağlayıcı şartlar önemsendi.
Babacan'ın belirttiğine göre, AKP'liler kendi raporlarındaki zorunlu yasal düzenlemeler ve hangi şartlar altında uygulanacağına ilişkin bölümün, gerektiği kadar net olmadığına ilişkin değerlendirmeler de yaptı. Vatandaşın ikna olmasına sağlayacak verilerin ve bilgilerin daha açık ortaya konulmasını istedi.
Öcalan’a zaman zaman MİT tarafından tanınan iletişim imkanlarının genişletilmesinin, SDG ve Kandil hattındaki belirsizlikleri gidermede etkili olabileceği görüşü iktidar kulislerinde dile getiriliyor.