15 Temmuz darbe girişiminin üzerinden 9 sene geçti. Ancak darbe gecesine geri planda neler olduğuna dair açıklamalar net olmayınca spekülasyonlar da o denli arttı. Darbenin bir numarası olarak işaret edilen eski Orgeneral Akın Öztürk, Yargıtay’ın kısmi bozma kararının ardından Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesi’nce Sincan Cezaevi Kampüsü içindeki duruşma salonunda iki gün boyunca hakim karşısında ifade verdi.
"TÜMÜYLE HULUSİ AKAR'IN TALİMATLARINI YERİNE GETİRDİM"
Müyesser Yıldız'ın aktardıklarına göre Öztürk mahkemedeki sözlerine şu şekilde başladı:
“15 Temmuz’da tümüyle Hulusi Akar’ın verdiği talimatları yerine getirdim. Ama nasıl olduysa, birimiz 15 Temmuz’un kahramanı, birimiz 1 numara olduk. Artık bu tiyatronun parçası olmak istemiyorum. O yüzden savunma yapıp yapmamayı çok düşündüm, ancak son kez anlatmaya karar verdim. Öncelikle Hulusi Akar, Yaşar Güler, Abidin Ünal, eski Milli Savunma Bakanı Fikri Işık, Hulusi Akar Çankaya Köşkü’ne gittiğinde karşılayan Tuğrul Türkeş, Zekai Aksakallı, Sadık Üstün, Nihat Kökmen’in tanık olarak dinlenmesini ve tüm kamera kayıtlarının ham hallerinin dosyaya kazandırılmasını istiyorum.”
"BEN DAHA KAMPTAYKEN KARAR VERİLMİŞ"
Darbe gecesinde Akıncı bölgesinde esir generalleri kurtarmaya çalışırken TV kanallarında hakkında yayınların başlatıldığını ifade eden Öztürk, hakkında önceden karar verildiğini öne sürdü:
“Evet, birilerinin anlaşmasıyla darbenin muhtemel lideri böylece tespit edilerek ismimin lanse edilmesi safhası başlatılmıştır. Lanse edilmesi görevini de Anadolu Ajansı üstlenerek, ben daha Akıncı bölgesinde, bir nevi esir generalleri kurtarmaya çalıştığım sırada ve sonrasında TV kanallarında hakkımda asılsız yayınlar başladı. Meğer yaklaşık 10 saat önce başıma neler geleceği veya gelmesi gerektiği hususundaki planlama uygulamaya konulmuş bile. Sonradan öğrendiğim kadarıyla Başbakan Binali Yıldırım’ın danışmanı emekli Yarbay Murat Aydın da 15 Temmuz sabahından itibaren, saat saat nerede olduğumu araştırmaya başlayıp konut astsubayımı aramış. Demek ki, daha ben kamptayken birileri darbenin başına bir orgeneral katmak lüzumundan hareketle karar vermişler.”
"ULUDERE EMRİNİ KİMİN VERDİĞİNİ BİLİYORUM"
Öztürk sözlerinde Şırnak Uludere'de 34 köylünün bombalanarak öldürülmesine de değindi. Emri kimin verdiğini bildiğini ifade eden Öztürk, bunu şimdi değil zamanı gelince söyleyeceğini belirtti:
“Ben 2011-2013 yılları arasında korgeneral rütbesiyle İzmir Hava Eğitim Komutanlığı görevini yürütmekteydim. Emrimde herhangi silahlı birlik bulunmadığı gibi 28 Aralık 2011 tarihinde meydana gelen bu olay benim görev ve sorumluluk sahamda değildi. Emri kimin verdiğini biliyorum, ama şimdi değil zamanı gelince söyleyeceğim. Ceridelerde geçiyor. O bombalamaya Hava Kuvvetleri Komutanlığı’ndan itiraz edeni de biliyorum.”