27 Kasım-2 Aralık arasında izleyiciyle buluşacak olan Uluslararası Suç ve Ceza Film Festivali, bu yıl da adalet, vicdan ve insan hakları kavramlarını merkezine alan bir program sunuyor. Adaletin yalnızca mahkeme salonlarında değil, sinemanın kalbinde de arandığını bir kez daha hatırlatıyor; her bölüm, sinemanın toplumsal tanıklık gücünü farklı yönlerden ortaya koyuyor.

Altın Terazi Uzun Metraj Film Yarışması, kişisel hikâyeler aracılığıyla küresel adaletsizlikleri, savaşın ve sömürünün kalıcı etkilerini, kadın dayanışmasını ve insani direnci ele alıyor. Farklı coğrafyalardan gelen filmler, bireysel vicdan muhasebesiyle toplumsal sorumluluk arasındaki dengeyi sorgularken, insanın en kırılgan hâllerine ışık tutuyor.

Altın Terazi Kısa Metraj Film Yarışması ise savaş, bellek ve özgürlük mücadelesi temaları etrafında şekilleniyor. Yarışmadaki yönetmenler hikâyeleri, susturulan sesleri, bastırılan geçmişleri ve kişisel direniş biçimlerini görünür kılarak sinemanın etik ve politik gücünü yeniden hatırlatıyor.

Adalet Terazisi bölümünde adalet arayışı; suçluluk, vicdan, yalnızlık ve toplumsal eşitsizlik ekseninde inceleniyor. Filmler, bir mahkeme salonunun ya da bir vicdanın sınırlarını aşarak, insanın kendi iç adaletini bulma çabasını odağına alıyor. Zamanın İzleri bölümü günümüz dünyasında savaş, kadın özgürlüğü, çevre felaketleri, eğitim hakkı ve ifade özgürlüğü gibi temel meselelerin izini süren yapımlarla, bireysel tanıklıkları evrensel bir çağrıya dönüştürüyor. Bu filmler, geçmişle bugün arasında köprü kurarak adalet kavramının tarih boyunca değişen anlamlarını sorguluyor.

Tamer Karadağlı'ya yeni ifşa! Dracula'ya 6 milyon lira harcadı iddiası
Tamer Karadağlı'ya yeni ifşa! Dracula'ya 6 milyon lira harcadı iddiası
İçeriği Görüntüle

Bu yıl festivalin tematik bölümlerinden biri olan Filistin ile Dayanışma, Rashid Masharawi’nin inisiyatifiyle çekilen Sıfır Noktasından +: Gazze’nin Bitmemiş Öyküleri Seçkisine ev sahipliği yapıyor. Gazzeli sinemacıların ürettiği yedi kısa ve bir uzun metraj film, savaşın ortasında bile direnen, üreten ve umut eden bir halkın sesini dünyaya taşıyor.

Yeryüzü Hepimizin adlı özel gösterimde ise çevre felaketlerinin eşiğinde duran bir dünyada insanın doğayla ilişkisini yeniden düşünmeye davet eden etkileyici belgesel yer alıyor.