İki yıl boyunca on binlerce kişi katlettiler, yüz binlercesini yaraladılar, milyonlarcasını yerinden ettiler.

Açlığı silah olarak kullandılar, altyapıları kullanılmaz hale getirdiler, yardım noktalarında pusular kurdular.

Mahkumlara çeşitli işkenceler yaptılar, tutsak kadınlara toplu şekilde tecavüz ettiler, birkaç hafta içinde ateşkesi 200'den fazla kez ihlal ettiler.

Ancak İsrail kana da vahşete de doymuyor. Şimdi de Filistinli tutsakları idam etmenin planını yapıyorlar.

NETANYAHU'NUN DA DESTEĞİYLE KABUL EDİLDİ

İsrail Meclisi Ulusal Güvenlik Komitesi, önceki gün Filistinli tutukluların idam cezasına çarptırılmasını öngören yasa tasarısını görüştü.

Komitede konuşan Esirler ve Kayıplar Koordinatörü Gal Hirsch, geçmiş görüşmelerde Gazze'deki sağ İsrailli esirlere zarar verebileceği gerekçesiyle söz konusu tasarıya karşı olduğunu söyledi. Ancak tüm sağ esirlerin serbest bırakılması sebebiyle artık tasarıya destek verdiğini belirtti.

Yetkili, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun da idam cezasını içeren yasa tasarısına destek verdiğini bildirdi.

Uyulmayan ateşkes bahanesi oldu… Almanya, İsrail’e askerî teçhizat ihracatı yasağını kaldırıyor!
Uyulmayan ateşkes bahanesi oldu… Almanya, İsrail’e askerî teçhizat ihracatı yasağını kaldırıyor!
İçeriği Görüntüle

Komitede yapılan oylamada tasarı kabul edildi ve Filistinli tutuksakların idam edilmesine yönelik tasarının İsrail Meclisi'nde oylanmasının önü açıldı.

Aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir, partisinin sunduğu yasa tasarısının komitede kabul edilmesine verdiği destekten dolayı Netanyahu'ya teşekkür etti. Ben-Gvir, mahkemelerin takdir yetkisinin olmaması ve İsrail vatandaşını öldüren her Filistinli için idam cezası verilmesi gerektiğini savundu.

Bu hafta Meclise gelmesi beklenen tasarının yasalaşması için Meclisteki üç ayrı oylamada kabul edilmesi gerekiyor.

FİLİSTİNLİLERİ ÖLDÜREN İSRAİLLİLERİ KAPSAMIYOR

Tartışmalı yasa tasarısı, İsrail mahkemesinin bir İsrailliyi "milliyetçi nedenlerle" öldürenlere ölüm cezası verebileceğini öngörüyor.

Ancak söz konusu tasarının yasalaşması halinde, bu madde Filistinliyi öldüren bir İsrailli için geçerli olmayacak.

HAMAS: SİYONİZMİNİN GERÇEK YÜZÜNÜ ORTAYA KOYAN BİR ADIM

Tasarının oylanmasının ardından Hamas'tan açıklama geldi.

Komitenin tasarıyı kabul etmesinin, "şımarık işgalci Siyonizminin gerçek faşist yüzünü ortaya koyan bir adım" olduğu, bununla İsrail'in uluslararası hukuku ve uluslararası insancıl hukuku ihlal eden suçlarına bir yenisinin eklendiği ifade edildi.

Uluslararası topluma ve uluslararası insan hakları örgütlerine çağrıda bulunulan açıklamada, şunlar kaydedildi:

İsrail'in bu barbaca cinayet adımlarına karşı acil harekete geçilmesini ve İsrail hapishanelerindeki Filistinlilerin durumunu yerinde görmesi için uluslararası bir komitenin oluşturulmasını talep ediyoruz.

Ayrıca çıklamada, İsrail makamlarının gözetiminde Filistinli esirlere karşı işlenen suçların ortaya çıkarılması ve korkunç işkencelere maruz kaldıklarına dair görüntülerin ortaya çıktığı Filistinli esirlerin derhal serbest bırakılması istendi.

FİLİSTİN YÖNETİMİ: SAVAŞ SUÇLARININ RESMİ İLANI

Filistin yönetimi de yasa tasarısını "savaş suçlarının resmi ilanı" olarak nitelendirdi ve bunu destekleyenlerin cezalandırılmasını istedi.

Filistin Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan yazılı açıklamada, savaş suçları ve insanlığa karşı suçların yasama organı kanalıyla resmi olarak ilan edildiği belirtildi ve bunun da İsrail radikalliğinin ve suçlarının kontrolden çıkıp kronikleştiğini gösterdiği ifade edildi.

Açıklamada, İsrail yargı sistemi ile meclisinin, suçların yasalaştırılması ve cezadan kaçışın araçları haline geldiği aktarıldı.

Tutukluların idamına ilişkin yasanın, yargısız infaz kararı olduğu vurgulanan açıklamada, bunun Gazze Şeridi'nde işlenen ve bugün Batı Şeria'ya, Kudüs'e kadar uzanan soykırım suçlarına bir yenisini daha ekleme niyeti taşıdığı kaydedildi.

Açıklamada, söz konusu yasa tasarısının, İsrail hukuk sistemi içindeki ırkçı radikalizm ve faşistliği gün yüzüne çıkardığı, ayrıca 4. Cenevre Sözleşmesi de dahil olmak üzere tüm uluslararası anlaşmaların, normların ve uluslararası hukukun açık ihlali olduğu aktarıldı.

Söz konusu yasa tasarısının, "bunu öneren, kabul eden ya da oylayanların yargılanması için uluslararası düzeyde herhangi bir adım atılmadan" kabul edilmesinin, insanlığın alnında kara bir leke ve yargısız infazlara suç ortaklığı teşkil edeceğine işaret edilen açıklamada, uluslararası toplum ve hukuk kurumları, işgalci güç tarafından izlenen bu tehlikeli yolla mücadele etmek, hesap verebilirlik mekanizmalarını harekete geçirmek, bu yaklaşımı destekleyen meclis üyelerini terör listelerine almak, onları ve bu ırkçı kurumu boykot etmek için derhal harekete geçmeye çağrıldı.