Karaman'da 46 çocuğun istismar edildiği vakayla gündeme gelen Ensar Vakfı "Dünyada Okullarda Din Eğitimi" programı düzenledi.
Vakfın genel merkezindeki programda seçilen ülke örnekleri üzerinden din eğitimi ve öğretimi meselelerine dair bildiriler sunuldu.
Sakarya Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mahmut Zengin ile aynı fakülteden Doç. Dr. Abdurrahman Hendek'in editörlüğü ve proje yürütücülüğündeki çalışmada, 100 ülkenin eğitim sistemleri, eğitim politikaları ve sistem içerisinde din eğitiminin yeri, ülkelerin din eğitimi uygulama modelleri ve yaklaşımları ele alındı.
Çalışma kapsamında 100'ün üzerinde akademisyen ve yazarın katkılarıyla hazırlanan içerikler, 10 bölgede 10 kitap olarak yayımlandı.
Prof. Dr. Zengin, yaptığı açıklamada, 2,5 yıl süren projenin ürünlerini tanıtmak ve kamuoyuyla paylaşmak için programda bir araya geldiklerini söyledi.
Dünyada din eğitiminin çok tartışılan önemli bir konu olduğunu belirten Zengin, "Türkiye'nin 'Türkiye Yüzyılı' konsepti içerisinde yeni bir anayasa öngörüsü var. Dolayısıyla 'Acaba din eğitimi dünyada anayasal olarak nasıl bir görünüm arz ediyor, ülkeler din eğitimi politikalarını, modellerini nasıl gerçekleştiriyorlar?' Bunları ortaya koymak istedik. Bu düşünceden hareketle farklı bölgeleri, coğrafyaları konu edinen 10 farklı kitap çalışması gerçekleştirdik" dedi.
NE OLMUŞTU?
Karaman'da Ensar Vakfı ve Karaman Anadolu İmam Hatip Lisesi Mezunları Derneği'ne (KAİMDER) ait evlerde kalan çocukların cinsel istismara ve cinsel saldırıya maruz kaldığı ortaya çıkmıştı. BirGün'ün ortaya çıkardığı olayın ardından istismarcı önce ihraç edilmiş, ardından tutuklanmıştı.
ENSAR VAKFI KİMDİR?
Vakıf internet sitesinde kendisini şöyle tanıtıyor: "Vakfımız; ülkemiz insanının manevî dinamiklerini zenginleştirmek, ilmi, fikri ve ahlaki yönden gelişmesine katkıda bulunmak amacıyla 1979 yılında kurulmuş ve kurulduğu günden bu güne dek bu amaca ulaşabilmek için çeşitli alanlarda faaliyet göstermiştir. Halen Türkiye genelinde onlarca şubesi ile hizmet vermekte olan vakfımız, son yıllarda ise daha kaliteli ve verimli hizmet sunabilmek için bir alanda uzmanlaşma yolunu tercih etmiş, "din ve ahlak eğitimi" ile "değerler eğitimi" konusunu ulusal ve uluslararası düzeyde kendine amaç edinmiştir."