6 Şubat 2023'te meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerde Hatay'ın Antakya ilçesi Ekinci Mahallesi'nde yıkılan Atilla Eren Apartmanı'nda 219 kişi hayatını kaybetti.
Binanın yıkılmasına ilişkin yürütülen soruşturmada Hatay Cumhuriyet Başsavcılığı, aralarında müteahhitler, yapı denetim firması yetkilileri ve şantiye şefinin de bulunduğu 11 kişi hakkında "bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma" suçundan 22 yıl 6 aya kadar hapis istemiyle dava açtı.
Geçen haftalarda görülen duruşmada, savcı; çok sayıda kişinin hayatını kaybetmesi, sanıkların suçu işlediğine dair kuvvetli şüphe bulunması ve kaçma ihtimali gibi gerekçelerle tutukluluğun devamı talebinde bulundu.
Buna rağmen mahkeme, 3'ü tutuklu olan sanıkların tahliyesine karar verdi. Tahliye kararı verilen müteahhit Hikmet Günsay'ın, depremde yıkılan Akademi City davasındaki tutukluluğu ise devam ediyor.
TAHLİYE KARARINA İTİRAZ EDİLDİ
Binada yakınını kaybeden Mehmet Ramiz Bakır, tahliye kararına tepki gösterirken, avukatı Emre Gül aracılığıyla da karara itiraz dilekçesi sundu.
İtiraz dilekçesinde, henüz dosyadaki müteveffaların ve müştekilerin ifadeleri dahi tamamlanmamışken sanıkların tahliye edilmesinin yanı sıra, bazı sanıkların hiç tutuklanmamış olmasına dikkat çekildi.
Dilekçede, binaya ilişkin raporlarda tespit edilen yapısal eksikliklerin yanı sıra, 7 katlık imar iznine rağmen binanın 14 kata çıkarılması gibi ciddi usulsüzlüklere de yer verildi.
Sanıklara yurt dışı çıkış yasağı veya elektronik kelepçe gibi adli kontrol tedbirlerinin uygulanmadığına dikkat çekilen dilekçede, kaçma riski bulunduğu gerekçesiyle tutuklanmaları talep edildi.
'YENİ HEYET TEK BİR SORU BİLE SORMADI'
Mehmet Ramiz Bakır şunları kayda geçirdi:
"Bu binada çok fazla rant döndü. Bina yedi kattan on dört kata çıkarıldı. Müteahhit avukatları dahi mahkemelerde belediyenin sorumluluğunu defalarca dile getirdi. Neden belediyeden kimse mahkemeye getirilmedi?
Üçüncü duruşmadan sonra hakimler değişti. Yeni gelen heyet dosyayı incelemeden, sanıklara tek bir soru bile sormadan tahliye kararı verdi. Savcı tutuklama talep etti ama 219 kişinin katilini serbest bıraktılar. Ne yurtdışı yasağı kondu, ne ev hapsi uygulandı.
Diğer müteahhit Ahmet Cambaz önce tutuklandı sonra serbest bırakıldı ve yurt dışına kaçtı. Bu kadar insan öldü, nasıl bu kadar kolay tahliye ediliyorlar anlamıyoruz."
'SÜRECİN TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ'
Müşteki avukatlarından Ecevit Alkan ise sürece ilişkin yaptığı değerlendirmede, şunları kaydetti:
"Rönesans Rezidans'tan sonra en çok ölümün yaşandığı yer Atilla Eren Apartmanı. Ancak yargı süreci çok yavaş ilerliyor. Dosya bilirkişiye gitti, hala rapor çıkmadı. Tutukluluk süresi iki yılı buldu, maksimum süre ise üç yıl. 219 kişinin öldüğü bir dosya iki yılda bitmez.
Bilirkişi raporunun acilen hazırlanması gerekiyor. Şu an tahliye edilenler için herhangi bir yurt dışı yasağı uygulanmadı. Bu karara biz itiraz ettik, savcı da yeniden tutuklama talebinde bulundu. Sürecin sonuna kadar takipçisi olacağız."
NE OLMUŞTU?
Öz Burak İnşaat'ın müteahhidi Hikmet Günsay'ın sahibi olduğu Atilla Eren Apartmanı'nın 2018 yılında yapımına başlandı ve 2021 yılında anahtar teslimi yapıldı.
Hatay'da yaptığı ve depremde yıkılan başka binaları da olan şirket, yapılarının reklamını, "En iyi teknoloji, en iyi malzeme" ve "Yaşlanılacak konut" ifadeleriyle pazarladı. 7 kat olarak tasarlanan Atilla Eren Apartmanı, tamamlandığında 14 katlıydı.
İddianamede, binanın düşük beton kalitesinden statik hesaplara ve proje dışına çıkılmasına kadar birçok sorun bulunduğu, yapım kusurları nedeniyle binanın çöktüğü belirtildi.